rixos otellerinin antalya kemer ilçesi tekirova beldesindeki güzel oteli. 2009 yazında ordaydım bu yaz için de rezervasyonumu yaptırdım. yemekleri ve içkileri mükemmeldi hala öyle mi bilmiyorum. rusların zenginlerinin tercih ettiği otel aynı zamanda. 2009da tanıştığım bir rus geceliğine 250 euro verdiğini söylemişti doğru mudur bilmiyorum ama bizim verdiğimiz paranın neredeyse 3 katıydı söylediği rakam. tanıştığım ruslardan 2si doktor biri men health's dergisi editörü, bir diğeri büyük bir tekstil şirketi sahibiydi ayrıca tabaklarını tepeleme doldurmuyorlardı hakikaten. ayrıca otelin partileri de mükemmeldi. özellikle herkesin beyaz giydiği white party olağanüstüydü.
batı ataşehir'de tem otoyolunun kenarında ortadan birbirine bağlı 30'ar katlı a ve b bloktan oluşan 2 büyük binaya verilen ad. alt tarafı da uphill court olarak biliniyor. önce ikamet edilecek daire olarak tasarlanmış ancak daha sonra dairelerin büyük bir bölümü ofis olarak kullanılmaya başlanmış. dünyanın aidat ücreti alınmasına rağmen asansörleri sürekli bozuktur, otobüs bekler gibi asansör beklersiniz, berbat bir site yönetimine sahiptir. otoparkına 2+1 daireler 1 araç, 3+1 daireler 2 araç sokabilir. otopark girişlerinde kartlı geçiş vardır ve o kartlar ve kartların okutulduğu cihazlar hep bozuktur. dağın başında olduğunu da söyleyebilirim. örneğin sigaranız bittiyse ve arabanız yoksa bittiniz. en yakın büfeye gidip gelmek için bir kısmı yokuştan oluşan uzunca bir yol tepmeniz gerekir. arabanız yoksa yine bittiniz çünkü buraya toplu taşıma kullanarak gelip gitmek imkansıza yakındır. arabanız varsa da bittiniz çünkü otoparka alınan araç sayısı kısıtlı olduğu için arabanızı dışarı bırakmak zorunda kalırsınız ve dışarıda da araba parkedecek çok fazla yer yok. o yüzden bence buradan uzak durun. gidin başka bir şirkette çalışın.
özellikle 15-25 yaş arası kızların birbirleriyle konuşurken sürekli bir şımarıklık, sürekli bir dalkavukluk içerisinde olması durumundan ötürü yasaklanması gereken durumdur. lütfen konuşmayın kendi aranızda.
galatasaray ile şampiyonluk sayıları aynı olmasına, 28 yıldır türkiye kupası alamamalarına ve avrupada herhangi bir kupa hatta yarı final görememiş olmalarına rağmen kıskanıldıklarını iddia eden eziklerin iddia ettiği durumdur. kıskansak galatasarayı kıskanırız sizi niye kıskanalım. nefret ediyoruz işte. fenerliler dışındaki herkes nefret ediyor. çünkü antipatiksiniz, çünkü sevimsizsiniz, çünkü medya-fenerasyon-mhk üçlemesi arkanızda olmasına rağmen sürekli ağlıyorsunuz. fenerbahçeden kıskandığımız için değil, nefret edilecek bir kulüp olduğunuz için nefret ediyoruz.
nedense bu gibi durumlarda fener taraftarı kendilerinin kazandığı maçlarda şaibe aramazken, trabzon kazandığında rakibi maçı satmış oluyor.
beşiktaş-fenerbahçe maçında maç 2-1 iken ve fenerbahçenin maçı çevirecek dermanı kalmamışken anlamsız bir kırmızı kart gören ferrari sayesinde maçı 4-2 aldıktan sonra aynı beşiktaşın 1 golü ve 1 penaltısı verilmeyen maçta trabzona 2-1 yenildiğinde ortaya çıkan iftira türüdür. fener-bjk maçında ferrarinin yaptığı maç satmak değilse bu dünyada kimse maç satmıyordur.
şimdi bu ezikler kendileri gsaray karşısında 1-0 gerideyken ve bütün maç hiç bir bok yapmıyorken haginin yaptığı saçma değişikliklerle maçı 2-1 aldılar. aynı galatasaray 2 hafta sonra trabzona yenilirse seyredin siz fenerlileri. galatasaray nasıl da trabzona maç satmış nidalarıyla ortalığı ayağa kaldırırlar.
bizim basınımız öyle fenerli ki gençlerbirliği-trabzon maçından sonra g.birliği oyuncularından bazılarının " kendimiz için değil trabzonspor için oynadık" dediğini yazdı. böylece gençlerbirliği oyuncularının trabzon maçına ekstra motive olmalarını sağladı. 1 puan için nasıl kıçlarını yırttıklarını gördük.
ama olsun. fenerliler arkalarına aldığı bu medya, federasyon ve mhk desteği ile bu yıl da 2 dakikalığına şampiyon olur 2 dakika boyunca sevinirler.