ortadogu; medeniyetlerin en agir ve yogun mekani ve dünya haritasinin kangren olmus bir bölgesi ve bir tarafta tuzu kuru devletlertarafindan bu bölge üzerine oynanan siyonist ve kapitalist oyunlar ve diger tarafta kontrolsüz,egitimsiz,bolluk icinde elleri kollari bagli ortadogu halki, ve bu cografyaya yüzyillarca güclü bir kontrol saglamis ama simdilerde sesi titreyen Osmanli torunu türkiyemizin yetersiz iktidari...
+ seninle bir daha görüsemeyebiliriz (görüsemiyecek olmanin verdigi sona erme korkusudur bunu söyleten ve karsi taraftan teselli anlaminda bir cift güzel söz beklentisidir..)
- evet bir daha seninle hic görüsmeyecegiz! Hoscakal! (Diyerekten karsi tarafin gelecekteki görüsme ihtimallarini azaltmasini protesto edici,ama ici kemiren bir sonun baslangici ve bir iliskiye koyulan son nokta..)
1996 tanistigim, iki katli otobüsü ile Istanbul dan Izmir e seyahat etmeye calistigimiz ama tüm günümüzü almasina sebep olan, motor arizasini gidermek icin yolcularin da müdahele etmeye calistigi, hatta bir yolcunun kolunu yanlislikla sicak motor gövdesine cosss diye yapistirdigi, saatlerce oyalan-diril-digimiz seyahat sirketi.
10 Kasim 1928 Roma dogumlu,italyan film müzisyeni, komponist ve orkestra sefi. Ayni zamanda Dan Savio ve Leo Nichols isimlerini de (Pseudonymen) kullanmistir.
500 den fazla filmmüzigi bestesi yapmistir,ve ismi bu nedenle Italo-Western Filmgenre leri ile anilmistir,fakat ortalama sadece 30 kadar (bu tarz) filmmüzigi yazmistir. Santa Cecilia konservatuari Trompet ve koromüzigi tahsili bulunmaktadir.
1964 de Sergio Leone (okul arkadasi) ve Bernardo Bertolussi ile beraber calismalari baslamis ve büyük baarilar yakalamistir.
1959 da Haci Murat ile basladigi calismalari ve albumleri heryil devam ederek 2005 e kadar süregelmistir..
soundtrackleri ennio morriconne ye ait olan tüm zamanlarin efsane filmi
The Good, The Bad And The Ugly (Il Buono, Il Brutto, Il Cattivo)//soundtrack ennio morriconne-1966
Mustafa Kemal in sevmedigi iki zumre vardi. Birincisi donmeler, ikinci ise masonlardi... Bir gun eski Adliye Vekili Mahmud Esat Bozkurt u cagirdi. Kendisine masonlarin taksimat, teskilat, ahvalini bildirir bir kitap verdi.Bunu guzelce mutalaa et, bir takrirle Halk Partisi grup baskanligina ver, grupta bunlara siddetli hucum yap ve grupca kapanmasina dalalet et. Senin de bu iste buyuk seref payin olacaktir; dedi. Grup danismani Mahmut Esat Bozkurt riyaset makamina bir takrir verdi ve takririnin okunmasini reisten rica etti. Hulasasi soyleydi: Masonluk koku disarida bir yahudi tarikatindan baska bir sey degildir, memleketimizde bunun ne isi vardir? Bunu da grup karariyla kapatalim...
Ertesi hafta Recep Peker geldi ve kursuye cikarak su mujdeyi verdi: Arkadaslar yarindan itibaren Turkiye de masonluk kalmamistir ve butun localar kapanmistir... salonda bir kiyamet koptu, alkislar, bagirmalar kahrolsun yahudi usaklari sesleri tavanlari cinlatiyordu. Sukru Kaya ve arkadaslari sirra kadem basmislardi. Grup dagildiktan sonra Dr. Mim Kemal öke i one katarak meclisteki masonlar toplu olarak Reis-i Cumhur a gitmislerdi. Mim Kemal Reis-i Cumhur a hitaben: Efendimiz biz zaten maiyet-i devletindeyiz fakat siz Mesrik-i Azamiz olursaniz, bir pervane gibi etrafinizda donup dolasiriz, demis. Reis-i Cumhur:Peki bir sey soracagim, bana cevap veriniz de sonra... Siz Avrupa da hangi locaya baglisiniz ve mektubunuzun ismi nedir?
Biz Cenovaya tabiiz ve Reisimiz Barca Mison cenaplaridir; demis. Bunun uzerine kuplere binen Mustafa Kemal Pasa onlara hitaben: Haydi defolun buradan cehennem olun gidin. Yahudi usaklari! Benim milletim bana kahraman sifati verdi ben sizin gibi bir cift yahudiye usak mi olacagim? Bu gece sabaha kadar Turkiye deki butun localari kapatmadiginiz taktirde, yarin teskil edecegim, Divan i Harb-i Orfi ye hepinizi verir ve astiririm. Haydi defolun karsimdan, diyerek onlari kovdu, onlar da yildirim telgraf ve telefonlarla vaziyeti Izmir, Istanbul ve Adana ya bildiriler ve sabah olmadan hepsini kapanma kararlarini getirip, henuz sofrasindan kalkmayan Reis-i Cumhur a verdiler ve derin bir nefes aldilar. Reis-i Cumhur Mustafa Kemal bu suretle butun mason localarini kapatti.(Ibrahim Arvas, tarihi hakikatler, s.71-72)
siyaset bilimi okunmasi, ve tez hazirlanmasina yollarin acik olunasi, fekaaat önüne gelen adamin forumlarda sözlüklerde meclislerde iki gramlik bilgisini kullanarak yalan yanlis beyanatlarda bulunmasi, ve bunu aliskanlik haline getirip güzelim temiz sayfaciklarin degersiz ivirla zivirla doldurulmasi kastedilmesi,elbetteki bilimsellligin önünde saygi gösterilmesi ve asil bu bilimsel bilgilerin pratige gecirilmesidir. Bunun da yaninda sorarim size ey sayin sözlük sakinleri bir siyaset bilimi ögrencisi olanlar!, okudugunuz bölümdeki ögretim üyelerinin bu sözü gecen bilgi-tecrübe-yetenek kombinasyonundan kismen mahrum olmalarini ve dolayisiyla da size verilen egitimin kabak tadinda olmasini ne derece arzu ederdiniz. Ve genc bir siyaset bilimcisinin tecrübesi ile, yillarca agirlasmis adeta cinar agaci gibi hasmetini ortaya koyan bir siyaset adami arasinda fark yok mudur acaba? denilmek istenmesi..