Hakkında doğru düzgün hiç bir bilgi olmayan, unutulmuş bir eyaletimsidir. eyaletten insanlarla konuştuğum kadarıyla hangi tarzda yaşamak isterseniz gideceğiniz bir yer. hayat ucuz olduğu için para biriktirmesi ayrıca kolay.
Evde birileri varken yapılacak en çılgınca ve toplumun kabul etmeyeceği davranışlardır. Cenaze evinde fıkra anlatmak gibi saçma örnekleri mevcuttur.
(bkz: Ev boşken yapılan en çılgın şeyler)
Adana da 2 yıldır kamuoyu bulan bir konudur. Twitter de #UğurMumcuMeydanınaUğurMumcuHeykeli Etiketi ile insanlara anlatılmaya çalışılıyor. Meydanın en kötü yanı da Uğur Mumcu gibi emperyalizme karşı mücadele etmiş bir insanın isminin verildiği bir alanda (bu alan şehrin en merkezi yeri) emperyalist bir marka olan coca cola nın reklamını yapmak uğruna bir çam ağacı dikili olmasıdır..
twitter de 24 ocak günü tag yapılması gereken başlıktır. başlığın içeriği Adana Uğur Mumcu Meydanında dikili olan ve cocacola gibi bir emperyalist markanın reklamını yapan belediyeye sitem etmektir. Uğur Mumcu gibi emperyalizme karşı mücadele etmiş bir insanın anısına hakaret edilmesine izin verilmemelidir.
Düzenli olmasa da sık sık bu tarz olaylarla karşılaşılır. Karnı acıkır ve bir döner söyler. Döner alacak parası olmayanlar üniversiteye hazırlık olsun diye makarna yapar.
lise sonuncu sınıflar için açılan; en düşük düzey matematik sınıfıdır. en bomba espriler buradan çıkar. 20/30 da 0'ların sadeleştiğini öğrenen öğrenciler 173/3 sorusu ile karşılaştığı durumda 3'leri sadeleştirmek ile meşgul olurlar.
herkes kendine göre en dürüst kişidir. herkes kendi tuttuğu siyasi parti liderinin dürüst olduğunu söyler. ispatlamış oluruz ki dürüstlük günümüzde görecelidir.
bakanlar kurulunda yer alan iki kişiden bahsedeceğim bugün. idris naim şahinden bahsedelim biraz. içişleri bakanımız.
bakanımız hafta sonunu deprem bölgesini araştırmaya gidiyor ve bir deprem çadırına giriyor. çadırda yaşayan depremzedelere söylediği bir cümle saray gibi yerde yaşıyorsunuz vallaha biz de mi çadır kursak ne ? evet gerçekten insanı düşünmeye yönelten bir cümle.
insanlar akrabalarını, dostlarını, canını kaybetmiş. bir çadır bulup başını sokmuş bey efendinin söylediğine bak biz de mi çadır kursak ne
boşuna heveslenmesin bakan beyimiz çünkü çadır filan kuramaz kızılay elindeki bütün çadırları depremzedelere vermesine rağmen devletin elindeki çadır miktarı buna bile yetmemiştir. yine düşündürmeyi seven bakanlarımızdan beşir atalaydan bahsedelim biraz.
deprem bölgesine yardımda bulunmak isteyen katkı koymak isteyen birçok devletin talebini bir süreliğine kabul etmedik. düşünceli bakanlarımız kriz durumunda bile sakinliğini korumuş ve durumu değerlendirip hızlıca bir karar vermiş. ülkenin kapasitesini test etmek adına yardımları geç kabul etmişiz. evet gerçekten de kapasitemizi gördük. istanbula 2. boğazı yapacak kapasitedeyiz ama depremden doğan hasar ile mücadele etmeyi bile başaramıyoruz. insanlarımız çadırdan saraylarda, hükümet bakanları ayakta uyuyor gerçekten yanlış bir durum hemen çadır kurun bakan beylere .
bakanlık seviyesine yükselmişler nerede ne konuşmaları gerektiğini bilmiyorlar. canım ülkemi yönetenlere bak. insanları deney faresi gibi görüyor bunlar. enkaz altında bekleyen canlar var ülkenin kapasitesini test ediyorlar. kardeşim olağanüstü hal için doğal afet durumları için önceden tedbir alıp tatbikatlar yapsanız daha makbule geçmez mi?
çift yumurta ikizlerinin dna'larının aynı olması dolayısı ile birinin çocuğunun dna testi sonucunda diğerinin de çocuğu gibi olacağını fırsat bilip bir kadına tecavüz eden 2 vahşinin öyküsüdür. bu iki kardeşten biri bir kadına tecavüz eder ve hamile bırakır. dna testi tek yumurta ikizi olan iki kardeşten hangisinin baba olduğunu tespit edemez. iki kardeş de suçunu itiraf etmediği için ikisi de cezaya çarptırılır.
tartışmaya açık bir konudur. içinden bir ses gelip şu hayvanın memelerini sık da çıkan sıvıyı iç demediği kesindir. ilk inek sütünü bulan adamın/kadının amacını merak ediyoruz.
(bkz: bilen varsa şimdi konuşsun.)
google sevgililer günü resmi olarak kendisine robert indiana nın 1960 yılında eşcinsellere destek amaçlı çizdiği resmi kullanmıştır. hepimize hayırlı olsun.
miting alanına girerken, stada girerken, herhangi bir arama noktasından geçerken görevli polis memurunun zorbaca dokunmalarına karşı tikim var yavaş dokun denilmesi durumudur. meraklı gibi elini sağa sola attığında küfür edince tikim var seni uyarmıştım denilebilecek alt yapıyı hazırlamak için söylenmiş beyaz yalandır.
bu gün karşılaştığım iştir. paketçi elemandan para bozdurmasını istedim ve 200 tl yi eline verdiim. iki adet 100 tl ile geri geldi. kendisine teşekkür ettim.
şerefsizliğin en büyüğünü yapan bir insana karşı allah a inancı olmadığı için imanına(inancı her neyse) sövmektir. sadece ateistler üzerinde etkisizdir.
cana geleceğine mala gelsin sözünün cılkını çıkaranlara karşı söylenmiştir. durduk yerde bir objeye zarar verir ve cana geleceğine mala gelsin derler. kardeşim cana gelmeyecek yerde niye mala geliyor ki? sorusunu doğurur.
1957 yilinda o zamanki tribun liderimiz i murtaza abimiz guney amerikanin amazon nehrine timsah avina cikmistir. yanina rehber olarakda jim isimli avusturalyali arkadasinida almistir.jim avusturalyali oldugu icin timsahlar hakkinda bilgisi coktur. murtaza abimiz ise timsahi sadece gulhane parkinda gormustur. zaten bugunki discovery channel da crocodile hunter isimli programiyla izledigimiz timsah avcisi, murtaza abimizin yaninda bulunan ve rehberlik yapan jim'in oz ve oz amcasinin ogludur.
simdi gel gelelim cim bom bom kelimesinin nereden gelmistir. bildiginiz gibi malum cim sozcugu o zamanki avusturalyali rehberlik yapan jim"in isminden uyarlanmistir. ingilizcede "j" harfi turkcemizde "c" sesi verdigi icin , sozcuk "j" harfinle degil "c " harfiyle yazilir.
o zamanin amigosu murtaza abimiz ( nur icinde yatsin) eger nehirde timsah gorurse jim'in eline silahini alip hazir olmasi icin "bom bom" kelimesini soyler.tipki silah patladiginda cikan ses gibi, yani bom!! bom!!. murtaza abimiz samiyende dogup buyumus, ve hic bir zaman yurt disina cikmamistir. taaki bu bahsettigim timsah avina kadar. bu yuzdende ingilizcesi yoktur. onun icin jim'i timsah gordugunde hazir olmasi icin "jim, bom bom!!!" diyerek timsah gordugunu ve jim'in eline silahini almasini anlatmak istemistir.
murtaza abimiz haftalar suren timsah avindan sonra liglerinde baslamasiyla samiyene geri donmustur. tribunde amazon nehrinde basindan gecenleri anlatir. tribunler gulmekten yerlere yatarlar. olay tribunlerde agizdan agiza yayilir ve hep beraber cim bom bom !!! diye tempo tutarlar.
bu konuda iki söylenti var:
1- "bir zamanlar galatasaray forması altında dövüşen jim adlı amerikalı ya da ingiliz bir boksör varmış, taraftarlar işbu jim'i şevke getirmek ve rakiplerini daha verimli pataklamasını sağlamak için "jim bom bom" diye tezahürat yaparlar imiş, bu laf da buradan çıkmış."
2- "zamanında galatasaray liseli çocuklar, [veya ona benzer kimseler,galatasarayla bir ilgileri var ama] şeker satarlarmış ve satarken de "j'aime bon bon" (şeker severim) derlermiş. cimbombom lafı da buradan gelmekteymiş"
cimbom is the nickname of galatasaray. nobody exactly knows the origine of this word. but there are some urban legends :
1. in the past, there was an american or english boxer, whose name was jim and who played for galatasaray sports club. to support him and to give him motivation, the fans were singing something like "jim bom bom". and this became cimbom.
2. a player of galatasaray went in switzerland and came back a few years later. in the team where he played in switzerland, the fans used to say songs like "cimbom, cimbom". when he went back to turkey, he brought with him this word and this became the nickname of galatasaray.
3. in front of the galatasaray college, girls were selling sweets. because they didn't speak turkish very well, they were mixing turkish and french. to speak from sweets, they use a word maybe inspired for french like "jelibom". the word would have been modified and became cimbom...
4. on an early school trip of the galatasaray high school to switzerland the students learned a swiss football song with the name "jim, bom, bom" and took it back with them to istanbul. the song stayed with the team to this day and earned them their famous nickname, cim bom.
actually, they are maybe more legends, and nobody can know exactly the story of cimbom. but it is the property of all legends (like galatasaray) to have a mistery in their history.
alıntı burası
galatasaray spor kulubü nün kurulduğu 1905 yılından itibaren bazı sloganlar kuluple özdeşleşmiş ve tarihsel bir boyut kazanmıştır.bu sloganlardan en ekisi galatasaraylı ruşen eşref ünaydın a ait olan :"dayan galatasaray" sloganıymış .1924 yılından itibaren yepyeni bir slogan "re re re ra ra ra galatasaray galatasaray ci̇m bom bom ".mektepli mektepsiz binlerce galatasaraylı artık bu sloganla takımı coşturmaya başlamış.bu sloganı türkiye ye getiren sabit cinol dur. cinol eğitim için gittiği i̇sviçre de aynı zamanda futbol oynuyordu futbolcusu olduğu servette kulubünün sloganından esinlenen cinol bu sloganı galatasaraya uyarlamış ve bu adptasyon çalışması kulüp ve geniş çevrelerce benimsemiş.75 yıllık bu tarihi slogan bugün galatasaray ile aynı anlamı taşımaktadır
3 anlama gelir;
1) bir dostunun eline verirsen senin kurşun yerim sen de benim için ye anlamı taşır.
2) düşmanının eline verirsen bu kurşunu ya sen bana sık yada ben sana sıkacağım demektir.
3) bir kadına verirsen nikah yüzüğü gibidir. ölene kadar benimsin eğer başkasına gidersen bu kurşunu sana sıkarım demektir.
tansu çiller
"merhaba asker!" (çiller, belediye zabıtalarına sesleniyor)
süleyman demirel
"ege bir yunan gölü değildir, ege bir türk gölü de değildir. binaenaleyh ege bir göl değildir."
zekeriya beyaz
"ne yaptıklarını anlamaya çalışıyordum" (zekeriya beyaz'ın otelde porno film izlemesi hadisesi)
mustafa sarigül
"yiğidi öldürmek lazım, hakkını yememek lazım..."
erol büyükburç
"zekâ düzeyimin yüksek olduğunu düşünen ajanlar peşime takıldı, senelerce sperm almak için uğraştılar ve aldılar."
osman durmuş
"aha işte bele açarsan bulaşır!.." (osman durmuş´un mektup ile gelen şarbon tehlikesine karşı halkı bilgilendirirken mektubu paramparça etmesi...)
demet akalin
pek keyifli bir şekilde konserine devam eden demet akalın seyirciden umduğu coşkuyu bulamayınca lafı yapıştırır!...
"abi diyarbakır'dan mı geldiniz, hepiniz dağdan mı geldiniz? nereden geldiniz anlamadım ben? haaa? moron moron bakıyorsunuz. bari insan bir tempo, bir alkış, birşey yapar yaa..."
nehir erdoğan
"sette metin akçatepe abimiz ile çok iyi anlaştık." (halit akçepe'den bahsediyor.)
mahmut tuncer
"onun adı bir balık, onun adı balıkta yüzen bir şey, onun adı yunus bülbül geliyor..."
ebru destan
ebru destan: bana göre 20 yaşına kadar herkes teenage'dir.
zaga'da bir seyirci: do you speak turkish?
ebru destan: ayıp ayıp, önce türkiye'de türkçe konuşmasını öğren!..
hande ataizi̇
"bu tokat olayından sonra hayata bakış açım değişti, artık her şeye daha pozitif bakıyorum..." (sevda demirel'in canlı yayında tokadını yedikten sonra...
petek dinçöz
"savaşı istemiyorum tabii ki, beni çok etkiledi. benim makyaj masrafım var, elbise masrafım var..."
fatih terim
"seyretmedim, görmedim ama gördüğüm kadarıyla söylüyorum gol değildi..." (adanaspor-galatasaray maçı sonrasındaki toplantıda
reha muhtar
reha muhtar telefondaki adama fırça atıyor!
reha muhtar: bütün bunları nasıl yaptın ha? cevap ver?
telefondaki adam: bakın efendim şöyle izah edeyim...
reha muhtar: sus konuşma, hala utanmadan izah ediyorsun! cevap versene?!...
telefondaki adam: ......?
osmantan erkir
şemdinliden gelen 6 şehit haberi tam da eğlence programlarının canlı yayınlandığı saate denk geldi. daha önce de benzer hadiseler geçiren popstar alaturkanın sunucusu osmantan erkır, ne diyeceğini bilemedi.
canlı yayının da etkisiyle erkırdan şu tuhaf sözler döküldü:
"bu eylemlerin yarışma ve şov programlarının yayınlandığı hafta sonuna denk gelmesi, bende acaba özellikle mi bu günler seçiliyor kuşkusu yarattı!"
pinar altuğ
"evet, bugün perşembe, haftanın son günü, yani bugünü saymazsak..."
sinan çetin
"yani şimdi sizin annenizin bütün evliliklerinden elde ettiği toplam çocuk sayısı kaç? (film gibi programında konuğuna)
nefise karatay
muhabir: nefise, somali'nin başkenti neresidir?
karatay: bu konuda yorum yapmak istemiyorum!.
seda sayan
"bugün çok önemli bir konuğum var ama önce daha önemsiz biri gelicek! safiye soyman"
ismet badem
ismet badem bir basketbol maçında seyircilerin arasına çıkar ve bir kızla röportaja başlar.
badem: sizin gibi güzel bayanları salonlarda görmekten çok mutlu oluyorum. basketbola bu ilgi nereden?
kız: ben efes kızlarından biriyim zaten.
badem: aaa öyle mi çıplak değilsin ya tanıyamadım.
bu diyalogdan sonra anlatım masasında olan murat murathanoğlu ise: ya ismet bir de sana bu iş için para veriyorlar değil mi?
hilal cebeci
sunucu: hilal hanım takip mesafesi nedir?
cebeci: takip mesafesi, mesela ben şu anda 40 km hızla gidiyorum ya, önümdeki araçla aramdaki mesafe de 40 kilometre olmalıdır.
sunucu: ama hilal hanım, bu durumda istanbul-ankara yolunda sadece 13 araç olabilir.
deniz akkaya
"birçok arkadaşımın içime girmesine izin verdim ve ben öyle her arkadaşımı içime alan biri değilimdir!"
emrah
"mozart dinlemiyorum ama türkiyeye gelirse konserine mutlaka giderim."
insan hayatında en fazla önem taşıyan şeydir gizlilik. bilgisayarda yaptığımız şeylerin gizli kalmasının da farklı nedenleri vardır. bilgisayar başında geçirdiğimiz zamanın da kişisel kalması için geçmişi sileriz.