Milletin bu kadar uzun itiraflar girebilmesi ister istemez bende bir eziklik psikolojisi oluşturdu. işte bunu itiraf ediyorum. Bunun haricinde hayatımda itiraf edebileceğim çok şeyin olmaması hayatımın aslında çok tek düze ve monoton olduğunu gösteriyor sanırım. Evet sözlük itiraf ediyorum ben geçmişimi unutuyorum, unutmak istediğimden değil ama unutuyorum işte, buna imrenerek bakan gerizekalı arkadaşlarımın varoluşu ayrıca beni rahatsız ediyor. Ulan ben daha dün ne yaptığımı hatırlayamıyorum sen bana 'ah bea abi, senin gibi olsaydım da eski sevgilimi unutabilseydim' diyorsun. Mal mısın arkadaşım genç yaşımda bunadım lan ben. Neyse belkide bir doktora görünmeliyim.
Sürekli etrafımda bitip 'yakışıklı abim bir sigara verebilir misin bize' diyen Beykozlu lise öğrencilerinin, bana 'size keşke paket paket sigara alsaydım da bunu yapmasaydınız' dedirttiği trajedik olay.
-uyuyakalmışım hayatım, yoksa neden telefonumu açmayayım.
-ulan madem uyuyakaldın, uykunda mı reddet tuşuna bastın.
-aaa reddet tuşuna mı basmışım ben, bir ara babam gelmişti, bak sen tesadüfeki tam o anda aramışsın, babamda ben uyanmayayım diye reddetmiş işte
-allah allah ben senin telefonunda 'aşkım' diye kayıtlı değilmiyim aşkım?
-babam geldi kapatmam lazım aşkım, arayacağım ben seni, öptüm seni, görüşürüz.
-???!!!
Televizyonun başında otururken bana 'ne oluyor lan burası bizim okul' dedirten dizi. Dizi Bilgi Üniversitesi'nde çekilmiş, olay zaten oldukça klişe; fakir kız okuldaki atmosfere adapte olmakta zorlanır, yalanlar söyler. 3 yıldır bu okuldayım ben daha böylesini görmedim, olur da gerçek bir Feriha gelirse okulumuza, gidip hayranı olmak istiyorum.
Sthendal'ın ünlü romanı kızıl ve kara'nın baş kahramınıdır yükselme hırsına olan sevdası yüzünden sürekli kendime benzetmişimdir fakat julien sorel'in sonu idam olmuştur. *
aslında arasında çok bir fark yoktur özellikle mesaj yazarken kullanan uzay kaçkınlarını bir türlü anlayamamışımdır 5 tuşuna iki kez basdığınız zaman k yı elde edersiniz 7 tuşuna bastığınız zaman ise q yu elde edersiniz.
Tahir Efendi'nin kendisine kelb(köpek)demesiyle tarihe geçen dörtlüğü yazan Nefi'nin sözleri örnekdir buna. Zira tokat gibidir etkisi yüzyıllardır devam etmekdedir dörtlük de şöyledir:
Bana tâhir efendi kelb demiş
iltifâtı bu sözde zâhirdir
Mâlikî mezhebim benim zirâ
i'tikâdımca kelb tâhirdir
Sefaköy'de açılan ilginç alışveriş merkezi.Binanın fiziksel açıdan hiç bir sorunu yokdur hatta mükemmeldir fakat çevresi gerçekten enteresandır gitmeden önce 2 kez düşünülmesi gerekir çünkü açık otoparkda ki arabanıza giderken'heyt sen gel bakayım buraya nereye gidiyordun' gibi cümlelerle karşılaşabilirsiniz.Çevresi gerçekten berbattır özellikle gece saatlerinde dikkat edilmesi gerekir.
Aslında çok sportmen çok ahlaklı bir insandır fakat kendisi hep şundan yakınır 'Beni yanlış anlıyorlar' tabii ki öyledir sanırım Kayseri'de yaptığı boğaz kesme hareketi 'abicim boynunda bişey var bi bakarmısın?' anlamına geliyordu.
Fenerbahçelilerin 'Yok efendim tamam gol atmıyor ama defansı yıpratıyor' şeklindeki cümle ile sahiplendikleri 2008-2009 futbol sezonunun en çok defans yıpratan oyuncusu Guiza'nın gol atması çok fazla yaşanmaz çünkü defans yıpratılırken gol atılamaz.
Kuştepe kampüsünde okulun karşısındaki iki bina arasındaki bir binalık araziyi araba fuarına çevirebilen üniversite.Efendim öyle arabalar görmüştür ki o arazi,sahibi üzerinden geçen arabaların hürmetine araziyi kendi değerinin 4 katına satabilir.