40 yaşıma kadar hep intiharı düşündüm, ama 40 yaşımdan itibaren insanların intihar etmeye değmeyeceklerini düşünmeye başladım. Bana göre intihar, geride kalanlara yönelik ağır bir suçlamadır. Bu mesajı verebileceğin tıynette insan olmadığını düşününce de intihar etmiyorsun. ismet Özel.
Yaşadım yeni zaman içinde,
Bol yıldızlı gecelerde sevdalandım.
Bahar derdinden başka,
ekmek karnesiz,
parasız,
Portakalsız kaldım.
Hatta ikinci cihan harbinden beri,
bir de yalnızlık derdim var.
çok acıdır. ilk defa birini sevmişsindir.. gerçekten sevdiğini, onun hayatından hiç çıkmaması gerektiğini düşünüyorsundur. o sanmışsındır; ama sonra onun tarafından sevilmediğini anlarsın. sen, onu o kadar severken, hep onu düşünürken, rüyalarında bile sürekli onu görürken o seni aklına bile getirmez ve sen ondan kaç kere nefret etmeye çalışmışsındır. evet, belki etmişsindir ama ona olan sevgini öldüremedikten sonra bu hiçbir işe yaramamıştır. ben şimdi bunu kendime nasıl açıklayacağım diye düşünür durursun..
sözlüğün eski zamanlarını özlüyorum o yüzden artık pek takılmıyorum burada. eskisi gibi değil hiçbir şey zaten eskisi gibi olan ne var ki? Yarın saat üçte dersim var gitmek istemiyorum onu görmek istemiyorum. Bir daha onunla konuşmayacağım, yaptıklarını unutmak istiyorum. her an onu düşünmek istemiyorum, her gece onu rüyamda görmek istemiyorum. nasıl biliyorsa öyle yapsın.. bitsin artık..
bazen nedensiz olur ya da nedeni bildiğin halde kendini üzmemek adına hatırlamamaya çalışırsın ama kurtulamazsın bu acıdan.. hep seninle kalacağını, peşini bırakmayacağını bildiğin için yokmuş gibi yapmaya başlarsın, içinin acıdığını gizlemek için insanlardan uğraşırsın; ama günbegün değişerek..
aşık olunan kişinin, hayalinizdeki kişiden farklı olduğunu anladığınızda olabilecek durumdur. veya size kötü davranması sonucunda da olabilir. örneğin sizi görmezlikten gelmesi.
Tellerin sesleriyle doğdum ben
Her şeyimi verebileceğim biri için
Yalnızca senin hislerini anlatan bir şarkı olmak için...
Gözlerini kapat, girmeye çalışacağım içeri
Bahar gibi uyandırmak için kalbini
Çünkü ben, senin duygularına dokunmak için doğdum.
Zamanını çal, bir şarkı çal ve mutlu ol.
Üzülme, kuşlar kadar özgür ol,
Zamanın geldiğinde hissettireceğim
Yağmur sonrası güneş gibi genceciksin hâlâ
Takibet ışığı, boşa değil ya
Ve göreceksin, dokunacağım duygularına.
Her gün için şarkıların var
Bir süreliğine iyi hissetmek için
Tek yol onlar...
Kazanmak, ya da kaybetmek için doğdun sadece
Rüzgarda, birilerinin çocuğu olmak için
Aklın ve hislerin arasında yaşamak için
Kendi yolunu çiz, kontrol et ve öğren her gün.
Takibet ışığı, boşa değil ya
Ve göreceksin, dokunacağım duygularına.
Dalga mı geçiyorsun düşler mi kuruyorsun
Öyle sonsuz sınırsız düşler kur ki çocuğum
Düşlerini som somut görüp şaşsınlar
Böyle bir dalgacı daha dünyaya gelmedi desinler.
Yenilirsem yenilirim, ne çıkar yenilmekten?
Seninle çarpışmak kişiliğimi pekiştirir benim.
Ayak bileklerime kadar bu deredeyim işte,
Yerin yassı taşları tabanımın altında,
Alnımda birleşmekte güneşin raylarından
Hışırtıyla geçen kartalların sesleri.
Unuttuğum bir bitkinin yaprakları gibi
Göğsüme değerse kurşunların, ne çıkar?
artık konuşmak istemiyorum çünkü konuşmak için ağzımı her açtığımda senin adını söylemek geliyor içimden ve kurduğum cümlelerin bütün kelimeleri senin adına çarpıp dağılıyor. topladığım harflerden senin adın çıkıyor. artık seni unutmak istiyorum; ama rüyalarım izin vermiyor..