bekareti kaybetmek önemsizdir. sonuçta iki bacak arasındaki lanet bir zar. fakat? bakireliği kaybedince "nasıl olsa deldirdik neden özgürce sevişmeyeyim. zamanı gelince de bulur zengin, kariyerli bir salak" evlenirim düşüncesi türk kızının temel varoluş felsefesidir. ha bence bu hafifliktir. sevişebilme özgürlüğü diye adlandıranlar var, saygı duyuyorum.
şahsıma terbiye nasihat eyleyen yazardır. kendisine aynen iade ediyorum bu lafı. camii ya da kutsal bir yer değil burası ayrıca yazma özgürlüğümüz kısıtlanamaz.
şimdik kadınına göre değişkenlik gösterir. şöyle temiz, mis gibi parfüm kokan, beyaz tenli, pembe renkli, sağlıklı bir amı yalamak var.
bir de sağlıksız, mantarlı, kanalizasyon çukurunu.
dolayısıyla ilkini yalayan erkek bilir ki am yalamak güzeldir. ama hayatında karısının mantarlı ve kötü kokulu amından başka am bilmeyen adama göre kötüdür.
sevgiliyi sıçarken düşünmek en sık kullanılan yöntemlerden birisi olmakla birlikte montla sıçmanın da iyi geldiği söylenegelir.
ciddi konuşmak gerekirse aşk boş adamın işidir. keyif adamının işidir. hayatı doldurduğunuz takdirde aşk denilen illetten de kurtulursunuz.
götten uydurma bu lafların hepsi inanmayın!
aşktan siz kurtulmazsınız ancak aşk kurtulur sizden bu kurtuluş kendisini hayvani ölçülerde bir acı şeklinde yan etki bırakır ki sadece bunun geçmesinin tek yolu zamandır.
aksini iddia eden var mı? hiçbir şey hakkında hiçbir şey söyleyen, akılda kalacak tek bir cümlesi ve fikri olmayan, ne şiş yansın ne kebapçı, zamanını-ömrünü medya patronlarının kucağı, şevkatli kollarında geçirmiş lüzumsuz bir yazardır güneri civaoğlu. hatta yazar da değildir. tamamen gereksiz bir adamdır. düşünün türkiye böyle insanlarla yıllardır oyalanıyor...
12 haziran gecesi türkiye cumhuriyeti'nde yeri yerinden oynatacak olan ve türkiye'den kıvılcımla (eğer abd-cia ve akp-feto hile yapmazsa) dünyada güzel günleri ve güzellikleri doğuracak durum.
çok fazla kalmadı. lütfen sandıklara sahip çıkalım. ülkesini seven sandığa sahip çıkmalı.
bütün sosyologlar, toplum bilimciler tarafından bilinen ama dile getirilmeyen durum. 12 eylül olmasaydı ne şeriat yeşili ne de bu şalvarlı faşist akp olacaktı.
yolda giderken trilyon kaybeden tanzanya cumhurbaşkanı'nın ta kendisidir. bu parayla oğluna bir sürü şirket kuracaktır ya da zaten kurmuştur tam bilemedim...
bir şey hayatına girmeden onun hayatında bir eksiklik olduğunu zaten bilemezsin. ancak o şey hayatına girdikten sonra onun senin için bir ihtiyaç olduğunu farkedersin.
"Bir ruh, ancak bir benzerini bulduğu zaman ve bize, bizim aklımıza, hesaplarımıza danışmaya lüzum bile görmeden, meydana çıkıyordu.Biz ancak o zaman yaşamaya,-ruhumuzla yaşamaya- başlıyorduk"