bol entry içeren başlıklardaki daha önce yazılan entryleri okumaya üşenip, "kesin yazmışlardır ya bunu" diyip entry girmemek. sözlüğe ve yazarlara yapılan saygısızlıktır, yavşaklıktır.
dananın kuyruğunun koptuğu gündür. boğaz izci düğümleri içinde, sürekli telefona bakmalar, avea dan gelen boktan bilgi mesajlarını okuyup küfretmeler ve sezen aksu. ya tamam ya devam.
"oha lan oha amca dedi piçe bak" nidalarıyla beyninize bir an tecavüz eden olay. "diyete giriyorum lan bu göbekten herhalde, ulan saçlar da açıldı, evleneyim bari bir an önce" düşüncelerine sevk eder insanı.
bir ilişkide duyabileceğiniz en acı sözlerden biri. kulağınızda defalarca yankılanır... "beni bırakma beni bırakma beni bırak beni" sonra tekrar "beni bırakma beni bıra beni..."
küçük sözlüklerin en büyük sorunu. modlar herkesi tanır. onu kırmandan, buna dokundurmadan işleri yürütmeye çalışırlar. zamanla hayat kadını gibi davranmaya başlarlar.
yaşadıkça görülenler bazen insanın kanını bile dondurabilecek nitelikte oluyor, yavaş yavaş soğukkanlı oluyor insanlar ve dolayısıyla şaşırmıyorlar hiçbir şeye. hayatta yalama olmak bir bakıma, çıkıntılarınız törpüleniyor, boşluklarınız artıyor.
insanı berraklaştıran şarkıların yorumcusu. o kadar güzel ki, insandaki tüm bayvani duyguları alıp götürüyor, maddi manevi tüm hırsları siliyor. eşsiz.
tamamiyle hayal kahramanı olan kızdır, çünkü gerçek hayatta yoktur böyle bir kız. çok bilmişlik değil kastım lakin kızların hayattaki tek amacı tatmin olmaktır, hem maddi hem manevi. "hadi len her insanın amacı bu hayatta tatmin olmaktır" diyenler olacaktır ve sonuna kadar da haklıdırlar. ancak bir erkekle bir kızı tatmin eden olaylar arasındaki fark çok büyüktür. erkekler olaylara daha duygusal yaklaşırken kadınlar daha akılcı yaklaşmaktadır fakat erkekler duygusal yanlarını belli etmemek için demirden maske takarlar, kadınlar ise ağlayan bebek maskesi. bu sebeplerden ötürü bir kadının bakir erkek aradığını düşünmem hatta ve hatta yatakta da mutlu olmak için görmüş geçirmiş erkekleri tercih ederler bana kalırsa.
müziğin dini, dili, ırkı olmadığını ispatlayan fransız müzik adamı. şarkılarını istisnasız herkes sever, anne, baba, dede, küçük yeğen, eve gelen temizlikçi teyze, işyerindeki işçiler... insanlar bu adamın şarkılarını duyunuca bir an duraksıyorlar ve soruyorlar "kim bu?" diye. önemi yok, müzik bu.
güce tapan bireylerin iq seviyeleri yükseldikçe, insan kendini tanrılaştırır. tanrı inancının azalmasının aksine kendi yarattığı tanrıya inancı artar, kendine fazla güvenir. bununla birlikte insanın dürüstlük seviyesi arttıkça da tanrı inancı azalabilir. yaptığı hatalar ne kadar az ise o kadar büyütebilir kendi vicdanını ve yine tanrılaştırır. sonuç olarak insanın süperegolarından kaynaklanan bu vaziyetler için kimse kesin yargılar içeren yorumlar yapamaz. yaparsa gülünç olur.