jigsaw2
131 (şirin baba)
beşinci nesil yazar 9 takipçi 201.43 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    amerika katil diyerek solculasmak

    1.
  1. hatanin en buyugudur. bir millet katil olmaz, iktidar katil olur. o iktidari yuzde 51 de secer yuzde 49 da secer. sonucta bir ulkeyi tamamen katil olarak suclamak katili aklamakla es anlamli olabilir. dikkat.
    0 ...
  2. namaz kilarken deprem olmasi

    1.
  3. devrime isarettir.

    not: tikko tunceli yapilanmasi
    0 ...
  4. ikinci viskiyi indirdikten sonra devrimcilesmek

    1.
  5. son zamanlarda yasadigim durumdur. birincide hemen olmuyor, daha sosyal demokrat, daha ilimli takiliyorsun. ikinciyi bitirende vay anaamm ibrahim kaypakkaya halt etmis, direk munzur cayindasin, cudi nin tepesindesin lann. vay canina yandigim halklarin kardesligi, nettin lan kafami.

    not: jack daniels ( revolution edition)

    not2: ne cok ibo cu varmis arkadas. alti ustu ornek verdim ibo yla alip veremedigim yok. sakin.
    0 ...
  6. alyssa branch

    1.
  7. yasayan en seksi canli türü.
    0 ...
  8. ictv

    1.
  9. mit e kayyum atanması

    1.
  10. ilerleyen saatlerde beklenen gelisme.
    0 ...
  11. evet diyerek entry bitirme özentiliği

    1.
  12. aptal turnusoludur. eksisozlukten her boku kopyala sonra eksici picler siktirip gitsin diye baslik ac. yok ya? amk bebeleri, ne siktigimin ozenti boklarisiniz ya. iki kelimeyi zor araya getirir ama sonuna evet koyup sozumona cool luk taslar. evet ne lan mal? soru mu cevapliyorsun?

    soyle bir sey yazayim o zaman, bu tarz bir sozluk yazarligini benimsemiyorum. hayir.

    oldu mu simdi? olmadi. nasil olumsuz cumleden sonra hayir yazmak gereksizse olumlu bir cumle icin de evet kullanmaya gerek yoktur. okulda boyle mi ogrettiler size?

    ha simdi birkac ergen cikip, inadina evet ile biten entry girecek. o zaman ben de diyorum topunuzun amina koyayim. evet. hadi siktirin gidin simdi.

    edit: edebiyatta yeri varmis ahahah. hangi edebiyat lan o? sozluk edebiyati olmasin sakin?
    0 ...
  13. ukrayna tv kanalındaki pornografik görüntü

    1.
  14. oysa ne kadar sakin gidiyordu hersey. yorgun bir is gununun aksaminda ayaklarimi zigon sehpaya uzatmis elimde telefon asphalt 8 oynuyordum usulca. çarlar sehri kiev in insani canindan bezdiren trafigi o gun de beni yine alt ust etmisti.

    aksamlari genellikle ukrayna nin en populer kanallari olan STB, Inter, 1+1 ve Ukraina kanallari arasinda zapping yaparim, bizim ulkemizdekilerle kiyaslanamayacak seviyede kaliteli programlari izlerim. STB kanali persembe aksamlari oldukca populer bir program yayinlar: Vucudumdan utaniyorum.(Я стесняюсь своего тела) Orijinal ruscasini da yaziyorum ki troll oldugum zannedilmesin. Neyse, bu programda her hafta enteresan hastaligi olan insanlari cikarip tedavi etmeye calisiyorlar.Bir saglik programi oldugu icin bircok tuhaf hastaligi sansursuz gosteriyorlar. Oldukca populer bir program, prime time kusaginda yayinlaniyor ve ulke capinda izleniyor. bu arada bu STB kanali populerlik olarak bizim turkiye deki star tv veya show tv nin ayarinda, onu da belirteyim.

    Gelelim bugunku programa. Acikcasi hikayeye tam odaklanamadim ama bir kizimiz var 16 yasinda falan. 14 yasindan beri cinsel iliskiye giriyor. Ve bir cinsel sorunu oldugundan hareketle bu programdaki doktora basvuruyor. Jinekolog teyzemiz bir sure kizimizla sohbet ediyor sikayetini dinliyor sonra muayene kismina geciyor. Dananin kuyrugu da burada kopuyor! Kizimiz ic camasirini cikarip sedyeye uzaniyor ve ayni anda kamera kizin cinsel organina zoom yapiyor hem de ne zoom! Dusunun, 16 yasindaki bir kizcagizin cinsel organi tum insanlarin coluk cocuk ayakta oldugu bir saatte close up pozisyonunda yayinlaniyor ve hem de birkac kez ve sansursuz bir sekilde! Ben 36 yasindayim arkadaslar. Bugune kadar cok travma gecirdim, sarsinti yasadim, gelgitlerim oldu. ama boylesini kesinlikle gormedim!

    Bu goruntuleri sozkonusu Tv kanali ayni zamanda kendi internet sayfasinda da yayinliyor ve youtube kanalina da koyuyor. ben youtube ta buldum bu goruntyu az once. ve istedim ki ukrayna ve turkiye toplumu arasindaki ahlak, namus, adet. tore anlayisi arasindaki ucurumu herkes gorsun. bakin birisi iyi veya digeri daha kotudur demiyorum. herkesin mutlaka bir fikri vardir. ben bu tartismalari yillarca yaptim ve sonuc alamadim. benim derdim o degil. benim derdim, beni 3-5 saat once essekten dusmus karpuza donduren bu goruntuyu sadece paylasmak. herkes kendince yorumunu yapsin, bin fikir yarissin bin cicek acsin.

    Zall kardes eger bu saatte ayaktaysan umarim bu goruntu paylasimini basit bir pornografik paylasim olarak nitelendirmez ve cope atmazsin. sadece link veriyorum, isteyen seyretsin isteyen seyretmesin, 15-20 saniyelik bir goruntu. Sunu unutmayin ki bu goruntuyu ukrayna da milyonlarca insan genci yaslisi colugu cocugu seyretti.

    buyrun link:
    https://www.youtube.com/watch?v=qdZTW5tP4Zs

    goruntu tam olarak 22.40 ta

    edit: bir ergen de bizi am gorunce travma geciren yazarlar dernegine uye yapmis. cok samimi bir uslupla yazmistim ama illa ki bir liseli zipir cikip isi boyle sulandiracak iste. aklima geldiydi. neyse, guldum gectim.

    edit2: bir vatandas da pornografik sozcugune takilmis. TDK ya gore pornografi :cinsel organların ön planda olduğu görüntü. burada olumsuz bir niteleme yok.

    edit3: neden bu kadar sasirdigima sasiranlar da olmus. normalmis bu goruntuler. arkadasim bu ukraynalilar icin evet normal. bunu yargilamadik zaten. ama biz turkler icin cok olagandisi, sasirtici ve hatta ayip. bak benim icin demiyorum, tekrar tekrar yaziyorum. ben bir sosyolojik fotograf cektim ve attim sozluge. yorumum yok. bu bir sosyolojik tespittir. elestirilerinizi benim sahsim uzerinde yogunlastirmayin. yeter.
    18 ...
  15. solomon adaları s ligi grup c

    1.
  16. birbirinden zorlu takimlarin mucadele ettigi lig. arkadasin dedigine gore messi bu lige goz kirpiyormus. transfer her an bitebilir.

    1-JP Su uria
    2-Solomon Warriors
    3-Gizo United
    4-South Central Gold
    2 ...
  17. haznedar abdi ipekci ilkokulu

    1.
  18. imam hatibe donusturuldugunu duydugum, mezun oldugum okulum.allah belanizi versin. imam lazim bu memlekete, tabi, bilim adami degil.

    http://odatv.com/n.php?n=zorla-imam-hatip-0708151200
    0 ...
  19. dhkp c nin iftar vermesi

    1.
  20. yillar once devrim sehitleri icin mevlut okuttuklarina sahit olmustuk. benim anlamadigim su: hani din halklarin afyonuydu. Marx amca oyle dememis miydi? peki nasil oluyor da dhkp-c gibi marksist leninist bir orgut kalkip iftar verebiliyor? hem de sibel yalcin parkinda! yuh!

    sagliginda sibel e şöyle deselerdi mesela, sibel 5 yil sonra devrim sehidi olacaksin, adini bir parka verecekler ve o parkta senin orgutun iftar cadiri kuracak. Ne derdi acaba rahmetli? cok merak ediyorum sahsen.

    aha link: https://www.facebook.com/...ew/posts/1617988988443166

    ayrica (bkz: sibel yalçın)
    2 ...
  21. subaru levorg

    1.
  22. subaru nun yeni oyuncagi. iyi hos da bu nasil isim amk. levorg ney lan? yani pust gibin ipne gibin bir sey mi?

    http://s1.cdn.autoevoluti...et-coming-fall-2015_9.png
    0 ...
  23. ukrayna supermarket fiyatlari

    1.
  24. 1 lt sut 1 tl
    1 paket makarna 80 kurus
    1 kg sera domatesi 4.5 tl
    1 kg dana eti 9 tl
    1 kg koyun eti 10 tl
    1 kg tavuk 6.5 tl
    1 somun ekmek 50 kurus
    1 sise ithal kirmizi sarap 8 tl
    1 lt kefir 1 tl
    2 lt maden suyu 75 kurus
    1 sise nemiroff votka 7 lira
    1 sise bira 70 kurus
    1 kg kuru sogan 80 kurus
    1 kg muz 3 tl
    1 kg patates 60 kurus
    tek yumurta 15 kurus
    1 kg tavuk gogsu 6 tl
    1 kg beyaz mantar 4 tl
    1 kg un 1.10 tl
    1 kg toz seker 1,5 tl
    1 lt jack daniels 65 tl
    1 lt aycicek yagi 3 tl

    seklindeki fiyatlardir. dolarin onlenemeyen yukselisi ukrayna yi yerle bir etti maalesef.

    edit: yukaridaki rakamlar gun itibariyle tarafimdan yerel para birimi grivnadan tl ye cevrilmistir. bu edit ukrayna da tl gecmedigi bahanesiyle bendenizi suclayan ve sinkafli entry yazan ahlak yoksunu yazarlar icin zorunlu olarak yapilmistir.
    1 ...
  25. ukrayna da bir macera

    1.
  26. ben ukrayna nin baskenti kiev de yasiyorum agalar. havasi suyu herseyi cok guzel buralarin. dilerim herbirinizin gorme olanagi olur bu muhtesem ulkeyi. gectigimiz pazar gunu paskalya muhabbetine, yengeniz marina dedi ki, hadi piknige gidelim hava da guzel. arkadaslarim da gelecek. iyi dedik, aldik nevaleyi. cok icen biri degilim aslinda, haftada iki en fazla uc gun 3 er sise bira icerim. buranin insanina kiyasla az sayiliyor bu , hatta yesilayci sayiyorlar beni. varin siz dusunun buradaki alkol tuketim oranini. neyse aldim yanima 1 litre chivas regal i. millete de sekil yapacagiz ya bok varmis gibi. marina nin arkadaslari gariban tipler biraz, yanlarinda 2,5 litrelik dandik yerli biralar getirmisler. benim chivas i gorunce gozler acildi tabi elemanlarin. neyse giristik 4 bir koldan emanete. hava guzel, savasin eritip bitirdigi zavalli ukraynalilar cimlere yayilmis, kimisi mangal yapiyor kimisi kitap okuyor. tam bahar havasi.

    neyse gelelim benim kodumun chivas ina. hersey onla basladi cunku. ben agir abi pozu kesecem ya, ha bir de alkolun sahibiyiz, top benim hesabi. basladim sek gitmeye. neyse aksama kadar devirdik koca siseyi, 700 gramini ben icmisimdir rahat. sonra yetmedi bu, gittim bir de ufak jack aldim. o da bitti. sonrasini hatirlamiyorum agalar. film koptu. bundan sonrasini marina anlatiyor bana. hepsi koluma girmisler, taksi ye bindirmisler beni. eve gelmisiz. yolda fikra anlatmisim falan(yok artik!), sonra ben direk tuvalete kosmusum tabi. marina nin degine gore 7-8 defa arka arkaya cok kuvvetli sekilde kusmusum. ve ben bunlari hatirlamiyorum arkadaslar. sonra neyse sizmisim. sabaha karsi bir kalktim, bu sefer kendimdeydim ama, paldir kuldur tuvalete kostum yine. bir baktim simsiyah bildigin kahve telvesi kusuyorum. bu ne lan dedim, o kafayla bir de kendime dibek kahvesi mi yaptim yoksa gece vakti. marina dedi ki, yoo kahve falan icmedin. dedim marina cagir su ambulansi, normal degil bu. bildigin kan bu ya. neyse, cagirdik, dediler ki haydin gidiyoruz hastaneye, muhtemelen mide kanamasi geciriyorsunuz. tamam dedim ben geberiyorum. marina ya sarildim simsiki. korktum, cunku ikl defa basima geliyor boyle bir sey. kanama durmazsa olup gidecegimi dusundum ukrayna ellerinde.

    getirdiler bir devlet hastanesine. hastane bildigin kelepir. hurriyet emlak a koysan ilk gunden alicisi cikar.her yani dokuluyor. sanirsin, 2. dunya savasini hala atlatamamis memleket. hele endoskopiye goturdukleri koridora sanki iki gun once bomba dusmus gibi. o nasil bir tavan oyle, sariyla siyah arasi sivilar siziyor yukarilardan bir yerden, berbat bir koku, curuk ve rutubet kokusu her yerde. sonradan ogrendigim kadariyla, dogudaki cepheden de bircok yarali getiriyorlarmis buraya. endoskopiye gelip karsimda ameliyata hazirlanir gibi musambalar giyen adamlar gorunce isin vehametini anladim. daha once hic endoskopi de olmamistim cunku. marina ya baktim huzunlu gozlerle. elimi tutmus zavallim kosuyor sedyeyle birlikte o da, gozleri yasli. elinde bahce hortumu gibi simsiyah ucu kamerali boruyu bogazima sokmadan once sunlari soyledi teknisyen: mideni tarayacagiz, kanamanin yerini tespit etmek istiyoruz. kanamayi durdurmanin tek yolu bu. bize engel olmak istemezsin degil mi? simdi rahatla ve gevse. tabi yarisini rusca yarisini ukraynaca soyledi ama bende konsantrasyasyon hangi noktaya geldiyse artik, her dedigi kelimeyi aklima yazdim. ukraynaca pek bilmiyorum cunku. korkunc bir 3 dakika gecirdim dostlar. adam bildigin comakla piknik atesindeki kozde patatesi cevirdi icimde.

    neyse, iki tane nineyi benim sedyeyi surumekle gorevlendirmisler, nineler aldi beni bu sefer kan verme odasina goturdu. oradan ciktik, toksikoloji odasina. tavandaki lambalari sayiyorum gectigim koridorlarda. sekiz saat once gokyuzundeki yildizlari sayiyordum halbuki marina yla. yok dedim, benim olumum kiev devlet hastanesinde olmamali. hasta psikolojisi cok farkli bir sey arkadaslar. akliselim seyler dusunemiyorsunuz. got korkusunun ne demek oldugunu dilerim ki hicbiriniz yasamazsiniz.

    sonraki gunler komik dis goruntusunden dolayi marina yla kendi aramizda cok geyigini yapacagimiz sevgili doktorum valeri karsima gecip beni hastanede yatirmalari gerektigini soylediginde bir guven duygusu sardi icimi nedense. nineler yapisti yine sedyenin uclarina. asansore bindik, oylesine eski ki, sanki 2 tane amca yukaridan halatlarla cekiyorlar kabini. hoplaya ziplaya cikiyoruz, sagdan soldan envai cesit ses. nineler beni bir odaya getirdi, bos yataga yerlestirdiler beni. iki kisi daha var benimle beraber odada. selam verdim kader arkadaslarima. birisi eski ukrayna kazaklari gibi, pos biyikli 55 yaslarinda bir amca. 8 gundur orada yatiyormus. geldiginde bilinci kapaliymis. 4 gun sadece yatmis, ayaga bile kaldirmamislar. sonra yavastan yurumeye baslamis, yemege baslamis. ertesi gun de taburcu oldu gitti zaten. beni yatirdiklari yatak muhtemelen brejnev doneminden kalmaydi, yatirdiklari an ortasinda bir cukur olustu ve ben 4 gun o cukurdan cikarilmayi bekledim. komunist sovyet doneminin yaylarini hissediyordum popomda.

    velhasil kelam, serum baglandi, kan pihtilastirici,agri kesici, kalp ritmi duzenleyici ve bulanti giderici igneler yapilmaya baslandi duzenli olarak. ilk gun gercekten cok tedirgindim. cunku kimse gelip adam gibi bir aciklama yapmiyordu ve benim sorularim vardi. en onemli sorum, hayati tehlikem var miydi? yasayacak miydim? yoksa lanet olasi bir icki yuzunden bu dunyadan yok olup gidecek miydim? bu sorularin acilen cevaplanmasi gerekiyordu. terliyordum, tansiyonum dusuk gibiydi, kalbim ritmsiz atiyordu, basim donuyordu ve berbat bir bulantim vardi. sandalyede kipirtisizca duran marina nin cigerime kursun gibi saplanan aglamakli bakislari butun bunlarin ustune tuz biber ekiyordu. alkol almami engellemedigi icin kendini suclu hissediyordu. kontrolden ciktigim ani gorememisti.

    tabi ilk saatlerdeki bu bilgi eksikligini kapatmak icin kendi yontemlerime basvurmam gerekmisti. marina dan telefonumu alip, eksi sozlukteki mide kanamasi basligina baktim. bir yakinimi bu illet uzunden kaybettim diye yazan mi dersin, kardesimi gecen sene mide kanamasindan kaybettim diye aglayan mi. okuduguma okuyacagima pisman oldum. kolum kanadim iyice kirildi. artik son anlarimi yasadigima kanaat getirip pencereden gokyuzundeki bulutlara bakmayi denedim. hayatimdaki son karelerin brejnev donemi hastanesinin sivasi dokuk duvarlari olmasini istemiyordum. tanrim, o nasil bir travmaydi. simdi dusunuyorum da, acil durum yasayan hastayi bilgilendirmek hayati onemde bana kalirsa. cunku zaten mide kanamasi geciriyorum, bir de moral bozuklugu ve derin uzuntu o kanamayi keinlikle daha da tetikleyebilir ve hersey daha kotuye gidebilirdi. gerci marina ciddi bir seyimin olmadigini soyluyordu ama ben onun beni avutmak icin doktorla isbirligi yaptigini dusunmeye baslamistim coktan. bilgisizlik beni paranoyaya suruklemisti.

    3 gun yemeksiz ve yatar vaziyette gecti. ve bu sirada buyuk abdestimi yapmam gerekliydi cunku kanamanin durup durmadigiyla ilgili hayati bilgiyi evet bildigin bokum verecekti. duphalac denen ilacla da bu sirada tanistim. neyse o berbat sahneleri anlatip mide bulandirmak istemem. sonuc itibariyle kanamam durdu ve olmeyecegimi anladim. bu nasil bir sevincti, yeniden dogmus gibiydim. marina nin gozyaslari artik sevinc gozyaslarina donusmustu, evde yapip getirdigi haslanmis patates ve kefirle beni yeniden besleyip ayaga kaldirmaya calisiyordu.

    yalniz su detayi yazmadan da gecemeyecegim. hastaneye yattigimin ikinci gunu sol tarafimda yatan 40 yaslarindaki adamin durumu cok iyi gozukmuyordu. sonradan ogrendik ki, 5 gundur yatiyormus ve kanama durmuyormus. ve ameliyata karar vermis doktorlar. zavalli adamin hali icler acisiydi. abisi devamli yanindaydi ve ameliyattan birkac saat once sakalli bir rahip getirdi ve benim moralim iyice goctu. ameliyat basarili gecmisti ancak onu zor bir hayat bekliyordu. 2 ay boyunca hortumla beslenmesi gerekiyordu. ameliyat sonrasi mikrop kapmamasi gercekten bir sansti cunku bildigim kadariyla en kucuk bir bakteri bile ameliyat sonrasi enfeksiyon yaratabilir ve hastayi oldurebilir. yattigi yatak ve yorgana baktim les gibiydi. tuvalet ise tam bir rezillikti. bir hastanenin boyle bir bir tuvalete sahip olmasini aklim kesinlikle almiyor.

    3. gun sabah saatlerinde odaya yine bir rahip girdi fakat bu seferki baskaydi ve bize duaya ihtiyacimiz olup olmadigini soruyordu! bunlar ya hasta psikolojisinden anlamiyorlar ya da gercekten olecegimize inanmis olmalilar! odadaki 3 hasta da birbirimize baktik ve normal insanin hissedemeyecegi duygulari hissettik. boyle rezillik olmaz.

    bu arada yattigim sure boyunca hemsirelere ve doktorlara kucuk kucuk paralar verdik cunku bu, ukrayna da ve tum eski sovyet cografyasinda dogal bir davranis. bana bakan dahiliye doktoruna hergun 200 grivni para sikistirdik eline, yaklasik 9 dolara denk geliyor. hemsirelere 50 ser grivna verdik. bu davranisin yaygin olmasinin en buyuk nedeni ulke genelinde doktor ve saglik personeli maasinin dusuk olmasi tabii ki. pratisyen hekimin 150 $, uzman hekimin 200 $ maas aldigi bir ulkede kimse rusvetin gecerli ve dogru bir davranis olmadigini iddia edemez.

    bu arada bir ayrinti daha gozume ilisti. hastaneden taburcu olurken ikinci binanin restore edilmis oldugunu farkettim ve ayni ayna gozume turk-ukrayna isadamlari dernegi nin (tuid) tabelasi ilisti. gorunuse gore tadilat islerini bizim turkler ucretsiz olarak yapmisti, gercekten gurur duydum. dernek baskani degerli insan burak pehlivan a da takdirlerimi iletiyorum.

    sozun ozu su, bu yaziyi hem biraz kucuk bir ukrayna profili cizebilmek icin biraz da mide kanamasi gecirip benim gibi bilgi almak maksadiyla sozluge saldiranlar icin yazdim. degerli arkadaslar, kesinlikle korkmayin. bu olumcul bir hastalik degil. kanama belirtilerini gorup hemen hastaneye gelir ve doktorun soylediklerini harfiyen yerine getirirseniz siz de bir gun benim gibi hastane anilarini yazmaya baslayabilirsiniz. hic endiseniz olmasin. ve taburcu olduktan sonra diyet de cok onemli. kesinlikle en azindan bir ay boyunca yagsiz tuzsuz haslanmis sebze yemekleri yenmeli, kahve kola alkol kesinlikle tuketilmemeli.

    gecmis olsun!

    tanim: kimselere tavsiye etmeyecegim macera turu.
    2 ...
  27. 27 haziran 1989 seyyal taner gülhane konseri

    1.
  28. oncelikle yeniyetme kardeslerimiz icin (bkz: seyyal taner)

    mukemmel bir yaz gecesi cok buyuk zevk alarak izledigim konserdi. Seyyal taner ilk ergenlik caglarimin basrol oyuncusuydu. bir insan ancak bu kadar seksi olabilir arkadaslar. leopar desenli tayt veya gomleklerin en cok yakistigi insanlardan biriydi. sahneye ciktiginda gulhane deki 10 15 bin kisi ayni anda seyyaaaaal diye bagirmaya basladi.

    o konserden goruntuler icin buraya https://www.youtube.com/watch?v=Oh5q5orJsac

    cok guzel kadin lan. hala yok boylesi. bir sarkisi var leyla diye. ilkokul 5 te soylemistim lan o sarkiyi.

    dinleyin ( veya izleyin amk ne bileyim) https://www.youtube.com/watch?v=sJFdcbXyPwM
    0 ...
  29. starbucks masasını spor arabaya fırlatmak

    1.
  30. yeni aldigim ferrarimin anahtarini masaya koydugum halde kimsenin iplememesi sonucu gerceklestirdigim hareket.
    2 ...
  31. 13 ocak 2015 askerin hala konuşmaması

    1.
  32. 2 ay once pet shop tan aldigim yavru papağanım asker`in konusamamasidir. halbuki satici bu konuda cok inandirici konusmustu. su gunlerde ciddi ciddi iadeyi dusunuyorum. insanlari kandirmak bu kadar kolay olmamali.
    0 ...
  33. 11 ocak fransa yürüyüşü rezaleti

    1.
  34. basbakanimizin yuruyus esnasinda protokolde israrla ikinci siraya atilmasiyla gerceklesen rezalettir. saygisiz fransizlarin bu tutumuna karsin sayin basbakanimiz finlandiya basbakaniyla irak basbakani arasindan bir hamle yapmaya calisti ancak bsarili olamadi. neyseki necip komsumuz ukrayna basbakani teveccuh gosterdi ve basbakanimiza yaninda bir yer acti. gercekten utanc verici bir durum. hollande sen nasil bir adamsin?
    0 ...
  35. göt serip vermeyen kizlar

    1.
  36. 9 ocak 2015 fransa rehine krizleri

    1.
  37. dhkp c nin ustlenebilecegi krizlerdir. faili derhal bulunmali. ortada eylem birakmayin amk, adamlar hemen ustune atliyor.
    3 ...
  38. 19 ekim 2013 illichivets shakhtar donetsk maçı

    1.
  39. yarrak gibi maç. top gitmiyor lan. saha yağmurdan dolayı sincan-uygur özerk bölgesi çeltik tarlalarına dönmüş durumda.
    0 ...
  40. mehmet yenigün

    1.
  41. geleceğin büyük sanatçılarından. eurovisiona dahi katılabilir. Antalya - kemer lidir. kankamdır. beraber gittiğimiz karaoke bar da söylediği rusça şarkılarla mekandaki ruslar dakikalarca ayakta alkışlamışlardır.
    bu adam ilerde çok ünlü olacak olm. aha yazdım buraya.
    0 ...
  42. cemil sonses

    1.
  43. son yılların flaş fake starı. işini güzel yapıyor, sağlam ti ye alıyor. koptum. fenomenim oldu.

    http://alkislarlayasiyoru...-arayan-adam_ref=facebook
    1 ...
  44. che nin çantasından midye dolma çıkması

    1.
  45. che nin boğazına düşkün olduğuna işarettir. ağzının tadını biliyormuş rahmetli.
    3 ...
  46. che nin çantasından devam sütü çıkması

    1.
  47. uludağ sözlük che nin çantası envanterinde kaydına rastladığımız bir diğer nesne. fakat anne sütünü erken kesmiş diyolla.
    1 ...
  48. che nin çantasından jacobs 2in1 çıkması

    1.
  49. kahve seçiminde şeker tercih etmediğini gösteren bir hadisedir. aspartam kullandığına dair çeşitli rivayetler vardır.
    1 ...
  50. che nin çantasından caillou posteri çıkması

    1.
  51. içindeki çocuğun hala büyümemiş olduğunu göstermiştir.
    1 ...
  52. che nin çantasından nutella çıkması

    1.
  53. bir insanın hem devrimci hem nutellacı olabileceğini gösteren yegane örnektir.

    (bkz: nutella ulan)
    1 ...
  54. che nin çantasından iddaa kuponu çıkması

    1.
  55. iç burkan hazin bir hadisedir. paraya kıyıp sistem oynamamış, tek maçtan yatmıştır. soğudum iddaa dan yeminle.

    (bkz: hayata dair iç burkan detaylar)
    0 ...
  56. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük