2013 ün mayıs ayı idi, doğum günüme yaklaşık 1 hafta kalmıştı. hayatımın merkezine koyduğum o kişinin beni aldattığını kendi gözlerimle gördüm. o andan sonra anladım.. aslında hiç birşey anlamadım..
Bitmişiz, bitmişiz. Gökte dolunay tabak gibi. Dolunaya bakıyorum. Seni görüyorum o an. G-3 var bende, canavar... 3 kilo, 30 kilo olmuş. Sarılmışım, makineye sarılmışım. Sen sanıyorum. Sonra yanağımda bir sıcaklık fark ettim. Senin dudakların sanki. Sonra…Sonra binlerce kurşun binlerce çığlık. Silahım parlamış dolunayda. Silahım değil diyorum…Gül’ün yüzü parladı dedim hep. Gül’ün yüzü…
başka semtin çocukları
doğa bilimciler bu soruya bigbang ile yanıt vermekte ve öncesinin olmadığını kabul etmekteler. felsefeciler bunun net olarak bilinemeyeceğini ve zamanın hep var olduğunu fakat içerisine insan ve madde faktörü girince zamanın anlam kazandığını öne sürmekteler.
Bu tartısmalar akabinde; felsefeciler doğa bilimcilere "büyük patlamadan önce zamanın olmadığını kanıtlayabilir misiniz ?" diye sordular ve herhangi bir yanıt alamadılar. ve ardından doğa bilimcilerde felsefecilere "ya siz olduğunu kanıtlayabilir misinz ?" diye sordular, yine net bir cevap çıkmadı. kısacası bir hiçlik içinde devam etmekteyiz. zaman kavramı bir hiçlikten ibaret ve sınırları yok.
Mezara girmeme lüzum kalmadı, Ölmeden öldürdün beni çilem dolmadı. Bir aşk için insan ölür mü derler, Meğer sevmek çok zor imiş gücüm kalmadı. Aşkın öldürdü beni, derdin soldurdu beni, Bende Allah kuluyum yazık değil mi? Bir gün sen de çekersin, ektiğini biçersin, Of Of... sende çekersin. Bana yaptığını sana yapsaydım, Benim gibi hergün sende içer ağlardın. Dayanılmaz acıların esiri olsaydın, Sokak sokak dolaşır ölüm arardın..
Bir güzel sevmiştim yanağı gamze, Benziyordu gülüşü saz ile söze. Aldılar elimden kader ile felek, Ayırdılar sevenleri kıydılar bize. Önce Kerem oldum Aslı'yı seven, Sonra Ferhat oldum dağları delen. Şimdi Mecnun oldum çöllerde gezen, Razıyım yarabbim razı var ise cezam.
uzun yazıları olan koca yürekli yazar..
iyi arkadaşlarımdan biride sessiz sedasız gitmiş. uzunca bir süredir ugrayamadım, keşke bir haber edeydin. üzdün.
edit: üstelik mesajını bile kapatmış. üzmekle de kalmadın...
Geçmişten geleceğe yaratılmış ne varsa, Unutma ki hepsinin bir sahibi var evlat. Kul kaderini yaşar bahtında ne çıkarsa, Düşmez kalkmaz bir allah. Unutma sakın evlat, Sev bütün insanları say bütün insanları. Kin gütme unut gitsin geçmişte olanları. Dürüst ol insancıl ol düşün öbür dünyayı, Bir karıncayı bile incitme sakın evlat..
pes 2016 ya benzemekle beraber bir takım farklarıda var tabi ki.
fakat oyun içi bazı ekstrem durumları soylemek ıstıyorum..
ibrahimovic ile ortasahadan vurduğunuzda gol olma ihtimali yarı yarıya (%50), fakat diğer takımlarla oynadığınızda değil orta saha, kalenin dibinden vurunca bile gol olmuyor. ya oyuncular cok yavaş vuruyor, yada top saçma sapan bir yere gidiyor.
Ara pasların biraz daha zorlaştıgını söylesem yalan olmaz. pes 2013'de city ile oynadığınızda nerden ara pasa atsanız agüero ya gidiyordu bu oyunda hiç bı takımda böyle bişey soz konusu olmuyor. belki nadiren..
birde bir cok takım lisanssız ve isimleri saçma sapan. mesela real madrid, md white olarak geçiyor. sanırım isim verirken kaçak sigaralardan esinlenmişler..
Birde dünya klasında puanlama sıstemı gıbı bı sacmalıgı var. güzel gol attığınızda yada isabetle ve güzel pas yaptığınızda size bazı puanlar veriyor..
birde türk takımlarından sadece beşiktaş var.
