evet çok uzun yıllar geçmedi üstünden ama teknoloji gelişiyor, 10 yıl gibi bir süre teknoloji için çok uzun artık.
neydi o ya? xp'ye format atanlara dahi gözüyle bakılırdı. format kolaydı ama şimdiki gibi değil tabi. o kullandığın, içine 5 sezon lost ve 8 sezon himymatabildiğin usblerin yerinde disketler vardı, unutma bu yılları. hiç unutmam lise birdeyken babamdan iş yerinden "xp'ye nasıl format atılır" diye bir yazı çıkarmasını istedim adam 30 sayfa yazı getirdi amk! format böyle bir şeydi. bir heybeti vardı şimdiki gibi mi? daemon tools programını kurduktan sonra bilgisayarı 5 defa restart yapardın o da kolay iş, zorluğu kullanmak.
zor yıllardı vesselam. teknoloji dediğin işleri kolaylaştırmak için var. seneler bunu gösterdi.
Türkiye'de öğrenim hayatını sürdüren Sosyal bilimler öğrencilerin, bu ülkede ki konumu, değeri, yeridir.
şimdi öncelikler ben uluslararası ilişkiler okuyorum. vakti zamanın da dinlemişim tercih robotumu, gelmişim. ismi de güzel iyi kötü okumuşum. en başlarda gayet güzel olan üniversite hayatım son zamanlar da girdiğim zilyon sınav sayesinde bom bok olmuş durumda. Sormadan edemiyorum "ne yapacam lan ben bu devlete?"
kimse kimseyi kandırmasın beyler her mezun olan ahmet davutoğlu olmuyor. sanki çok övünülecek bir dış politikamız var da her yıl binlerce öğrenciye bu politikaları anlatıp uluslararası ilişkiler uzmanı (bak hele bak) diye mezun ediyoruz.
iktisat denen bilime nobel veriliyor, bizde puanı düşük olana iktisat yazdırıyorlar.
lan sosyoloji şu anda dünyanın en çok önem verdiği bilim dalı, bizde? bizde mezunları dersanelerde 400 liraya çalışıyor. o da rehber öğretmen ha. diğer milletlerin tek amacı var şu anda toplumu kontrol eden dünyayı kontrol eder, bizde bu bilim yerlerde sürünür.
hukuk desen sanki her mezun olan suits dizisindeki adamlar gibi imaj yaratmışlar, okuyanına bir dokun bin ah işit.
önümüze konmuş kpss diye bir illet yarış atı gibi çalışıyoruz aq. öğrenim hayatım boyunca almadığım muhasebe gibi işletme gibi dersleri de yapmam gerekiyor yani öğrendiklerimden de sormuyorlar. ne bu yani sitem mi? bir insanın genel kültürü senin kpss1 de sorduğun sorularla mı ölçülür? hepsini geçtim ben üniversiteye hazırlanırken de coğrafya çalışıyodum şimdi de çalışıyorum neden lan neden?
bitti aq. buraya kadar okuyan varsa gelsin çay ısmarlayım.
insanın arayanının olmayacağını bilmesi, bu rahatlıkla ya da bunun bir rahatlık olduğunun avuntusuyla yaşamaya başladığını fark ettiği an bu galiba.
Sanırım 1 haftadır telefonumu almıyorum yanıma. Bir zamanlar sevgilimle konuşmak için, arkadaşlarımla rahat rahat sohbet edebilmek için edindiğim avea'nın 3000 dk lık paketinin yüzde 99 luk kısmı (hatta daha fazlası küsürat olsun istemedim yoksa bilimsel araştırmasını yaptım yüzde 99,7 gibi bir şey. Kpss çalışıyoz olum yüzde problemi filan kaçırmam yani) götüme kaçıyor.
lan arayacak kim var ki zaten, arkadaşlar arasa ziktiret aq okulun son senesi zaten her gittiğimiz yerde feryat figan. okul bitiyor ağlaşmalar, lan okul bitiyor hayat devam ediyor. açmıyorum dürzülerin telefonunu şu okul bitsin numaramı da değiştiricem.
sevgilim? o yok. ayrıldık zaten. gidişi götüme kaçan 3000 dakkadan daha fazlasına mal oldu. toparlıyorum ama yavaştan. dediğim gibi o da bitti ama hayat devam ediyor.
babam ay başından ay başına arar, "git paranı kontrol et itovlit" demek için. olum 5 senede değişmedi bu adamın kontrol hastalığı.
annem, hatırlar arada sırada, haftada bir belki.
güzel böyle yaşamak. 10 saat telefonunu yanına almasan eve gidip telefonun ekranına bakma zorunluluğu hissetmemek güzel bir şey aslında. hayat tabi, kuşlar böcekler.
çok başımıza gelir, kıçımıza navigasyon bağlı değil bilmediğimiz yerler oluyor. böyle zamanlarda 10 kişiye sordum 5 popüler cevap aldım. anladım ki dostlar, türk insanına adres sormak bazen işkence olabiliyor.
+ abi afedersin. Buralarda Ziraat Bankası var mı?
- Türkiye Ziraat bankası mı?
+ Yok Arjantin aq!
ya da
+ Abi merabalar. buralarda ziraat bankası var mıdır?
- şimdi kardeş bak bu yolu takip et bi 100-150 km kadar git sonra sola dön. öyle miydi kamil, oradaydı ya heralde?
kamil: abi yoksa tam tersi miydi?
- bilemedim ki şimdi.
bunu bile gördük
+ abi ziraar bankası var mı buralarda?
- buralı değilsin herhalde.
+ yok abi değilim.
- hayırdır ne işin var adana'da?
+ abi eş dost ziyareti.
- beğendin mi bari?
+ beğendim abi güzel yer. bu arada bizim arkadaşlık neredendi?
yok abi yok. artık son bi umut ve isyanla;
+ abi adana da ziraat bankası var mı?
- o ne demek kardeş var tabi 2 sokak ötede.
(2 sokak sonra)
- ana? halk bankası bu aq?
süpürgeden kasıt pek tabi ki elektrikli olanıdır a dostlar.
her gün kapıyı çok güzel bir bayan çalmıyor tabi bir şaşırdım karşımda görünce sorma. bi 10 saniye konuşamadım zaten komşumuz biliyorum da gelip gitmişliği yoktur. o gelmese ben hiç gitmem, kaçan kovalanır breh breh breh. o değil de, heyecandan evde elektrikli süpürge olduğunu unutmayaydım iyiydi.
ilişki sırasında ya da bir şekilde ayrılmış ve ilişkiden sonra aradaki bağı koparmamışsanız, bunların üstüne sevginizde bir nebze körelme olmuşsa bu anın yaşanması çok muhtemel canlar.
o öyle bir andır ki çok sevdiğiniz, bir zamanlar uğruna ölürüm dediğiniz bireyin sevginizde ki düşüşle beraber her hareketinin gözünüze battığı her sözünde ayrı bir iticilik bulduğunuz anlatılmaz yaşanır bir zaman dilimidir.
mesela ben bir zamanlar sevgilim olan kızın "şimdiki kızlar çıtır biz olduk kıtır be jayzad" dediğinde kafasında çay bardağı kırmak istedim. ve çok ilginçtir bu sözün üstüne güldüğünde iğrendiğimi hissettim. bir zamanlar gülüşü dünyamı aydınlatırdı. zaman çok vefasız. Sadece geçmiyor, geçerken kimleri, neleri götürüyor..
futbolda yaşanan kaostan feyz alan sözlük yönetiminin başlatacağı soruşturmadır..
pazartesi sözlüğe girmişsin gelişmeler kutusu ışıldıyor bak deyu.
kamuoyuna duyurulur.
yaptığımız araştırmalar sonucu bazı yazarlarımızın uludağ sözlükte okurlarında oy kullanabilmesi uygulamasından sonra kendi kendilerini oyladıkları ve bunun karşılığında kendi hesaplarına para yatırdıkları, cool adam ve lahmacunun kıymaya doyduğu an nickli yazarların aynı yazarı oylamak için 10 saniye kuralından sıkılıp kendilerini oylamak için başka yazarlara para gönderdiklerini tespit ettik ve etik kurulumuz bu yazarlarımızın hesabını silme kararı verdi.
soruşturma da kendini oylamak isteyen fakat bitmek tükenmek bilmeyen reklamlar yüzünden sözlük giriş sayfasında oyver butonunu bulamayan ve bunun üstüne oy ver butonunu bulamadım yardım edin panpalar diye utanmadan başlık açan jayzad nickli yazar sadece teşebbüs seviyesinde kalabildiği için çaylaklık ile cezalandırılmıştır.
soruşturma dahilinde 19 entry'de şike tespit ettik.
elimizde özel mesaj ve telefon kayıtları ve bazı yazarların para sayarken çekilmiş fotoğrafları var. ayrıca kukla isimli yazarında hatun kaldırırken çekilen fotoğraflarına ulaştık, onların olaylarla alakası yok tabi.
gidince anladığım, misafir olunan üniversite hocalarına ciddi problemler yaşatan ingilizcedir.
bu bir nevi amerikan ingilizcesi, ingiliz ingilizcesi(nası bi tamlamaysa aq) gibi bir şeydir. tarzancaya yakındır. bir kademe daha büyüğü bu kategoriye girer. arkadaş erasmus'a gelip de şöyle adam akıllı, şakır şakır ingilizce konuşanı görmedim. bin bir türlü üniversiteden adam gelmişti bulunduğum okula, bende dahil olmak üzere hepimiz güzel türkiyemizin bu konuda ki yetersizliğini onayladık.
mesela, bir hocamızın derste verdiği ödevi anlamadık. aq ne dedi bu deyu hoop daldık odaya.
- Ne dedin sen hocu? ödev ne paşa? (ingilizce)
+ Now, firstly..
baktım herkes başını sallıyo dedim bunlar anlıyo heralde aq dinlemeye hacet yok. dinlesem çok mu bi bok anlayacam afedersin, o da yok..
odadan bi çıktık.
+ ne dedi hocu?
- bilmem ben de sana soracaktım.
+ la Maho! ne dedi olum bu hoca? ödev ne?
- ne bileyim la emre kafa salladı bende o anlamıştır diye çıktım.
+ eee ödev ne?
annenin hoşlanılan kızı beğenmemesinden çok ayrı bir durumdur. baba duruma daha duygusuz yaklaşır. objektif davranır. daha sağlıklı yorumlar alabilirsiniz.
lise yıllarımdı. Bir kızı sevdiğim için okulun istisnasız bütün bireylerinden dayak yedim aq. kız çok güzeldi herkes aşıktı. E benle de çıkınca olan oldu. babam da hergün "düştüm baba" yalanını yutmadığından kelli, araştırma yapıp benim kız davasından dayak yediğimi duyunca bastı okulu kardeşimle beraber. Babam sorar kardeşime:
- lan göster bakalım bizimkini dağıtan çocukları.
+ gelirler birazdan baba.
- kimi seviyo bizim faydasız.
+ aha baba işte geliyo. gülçin adı.
- bunun için mi bu kadar dayak yedi çocuk.
+ heralde.
- (arabayı çalıştırır)
+ ne yapıyon baba beklemeyecek miyiz?
- dur oğlum bizimki biraz daha dayak yesinde belki aklı başına gelir. bu kız için dayak mı yenir lan!
genelde nba maçları için geçerli olan eylem. çok bekledik nba all-star maçlarını, lig maçlarını gece üçlere dörtlere kadar. Ama keyif verir uykusuz kaldığınıza değer yani. ben hatayı gece geç saatte boks maçı izlemekle yaptım.
31 temmuz 2004. mike tyson - danny williams maçı. izleyenler hatırlar aq. geçe maş saat 4'de sözde. önce muhammet ali'nin kızı çıktı, leyla ali. neyse bir kadın maçı izledik. sonra ne üdüğü belirsiz genç maçı. maçlarda bitmitor aq hep puanla.
En son dedik ki; aha baba çıktı. tyson lan tyson. O ki, ringlerin efendisi. o ki, nakavtları sıradanlaştıran adam. o ki... neyse aq işte başladık maçı izlemeye. o heyecan o adrenalin. nasıl izliyorum ama. 4. raund danny bismillah deyip bi koydu. tyson mort.
hayattan kısa süreli offline olan bünyenin sarf ettiği saçma cümlelerdir.
zaten siz sarhoşken ne dediğinizi bilmezsiniz ama sarhoş olan arkadaşların yanında bulunup, bu felsefi cümlelere tanık olabilirsiniz..
dün gece bizim arkadaştan geliyor:
(çek ccumhuriyetin'den gelen bir kıza)
+ i didn't she..
- ?^'!^+%&
nedense adını bir türlü doğru telaffuz edemediğim yiyecektir bu profiterol efendim. biliyorum ki cool adam ın fakir diyaloglarına konu olacak cinsten biriyim ama napalım.. lan arkadaşlarla gittik güzel lüks bir lokantaya. herkes yemeğini yedi tatlılar sipariş edilecek. aynen diyalog şu:
garson tatlı olarak bir şey alır mıyız?
+ ben bi profiterol rica edeyim..
benim içses: profiterol ne a q.
-: bende bi profiterol alayım..
benim içses: güzel bir şey heralde..
?: bana da bi profiterol..
benim içses: bende yiyeceeem..
işte öyle öyle sıra bize geldi.
garson: siz ne alırsınız beyefendi..
ben: ebele hübele şey. neydi lan o.
garson: efendim anlamadım.
ben: prof.. profo.. profi. (neydi a q)
garson: anlamadım efendim..
ben: bi künefe alayım..
masadaki kızlar hep bir ağızdan: ıyyy
Van'da 3000 yıllık urartulardan kalma höyüğe belediye tarafından asfalt dökülmesidir. ancak türkiye'de olur türünden bir olay tabi ki. bir de yapılan yol da gereksizmiş ne için yapıldığını bile bilen yok. yine buna şükür diyoruz belediye seçimini sen halk olarak dtp'ye verirsen alır tarihi eserin üstüne ya asfalt döşer ya c4 patlayıcı. bunlar başka birşeyden anlamaz ki. yazık çok yazık. gerçi halk olarak belediyeyi onlara verirsen diyoruz da sanki halkın çok mu umrunda. "bir höyüğümüzde eksik olsun. ne yaptın bizim çiğköfteden haber var mi gurbann?"
evet efendim..
iki nadide yazarımızın karşılaştırılmasıdır.
- maldanadam fransız hbbia arap hayranıdır..
- maldanadam au revoir diye entry bitirir hbbia evet efendim diye entry açar..
- maldanadam türk kızına kültürlü ol soyun der hbbia lan günahtır kapan der..
- maldanadam her entrysinde kültürlü fransız erkeğinin koynunda uyanmaktan bahseder(kendisi bayağı memnun kalmış
anlaşılan) hbbia rüya da uyarılmayı bekler..
- ortak özellikleri
- ikisi de kızlarla bozmuştur..
- ikisi de sözlükte sevilmeyen eleman olmak için ellerinden gelen herşeyi yapar..
tam da geçen gün yaşadığım olay. lan sabahın yedisinde kalkmaya başladım durduk yere sınav yok birşey yok zıbar a q. hep şu sınavlar bitsede gömülsem bilgisayara der dururdum olmuyor sözlük sana gömüldüm bakalım halimiz daha nice olacak.
evet hiç beklemediğim beni bir hayli rahatsız eden durum. Geçenlerde bir kart başvurusu yaptım gitti geldi babadan yedi vetoyu alamadık. Ama numarayı verdim bunlara tabi. Sonra 0212 ile arayan bir numara devamlı aramaya başladı. Lan açıyorum ses yok seda yok birisi nefes alır gibi sanki. Bu ne aq dedim kapattım. böyle arada sırada çaldırıp kapatıyor filan numara da hoş fiyakalı birşey hani. Sonra birgün yine çaldırdı ben baktım numaraya internetten 444 le başladığı için şirket hani ana çıktı finansbank. mına koyim dedim kontörleri filan mı bitti acaba bunlar arayamıyor beni bizde öğrenciyiz en nihayetinde. Yine baba yüreği dayanamadım aradadım. Lan nedir ne değildir bir cumartesi pazarım var sabahım köründe arıyorsunuz derken özür filan dilediler kapattık şimdilik mevzuyu hadi bakalım.
