takımın bir araya gelmesi aşağıdak soruların cevabı anlamında kesinlikle şart olmuştur:
Takım birbirini ne kadar tanıyor? Birinci ve yedek kadro nasıl oluşturulacak?
Teknik direktör ve yardımcısı takım üzerinde ne kadar etkili olacak, etkili olacaksa bu arkadaşlarımızın bilirkişiliği üzerine konuşuldu mu?
Takım ya da takımdan herhangi biri daha önce büyük bir sahada oynadı mı? Tam saha ile halı saha arasındaki farkları ne kadar biliyoruz?
Takımımızın fiziki durumu nedir? Taktiksel açıdan bir sistemi var mıdır?
biliyorsunuz ki artık sözlüğün boku çıktı. yıllardır uludağ' da sözlükte yazan bir sürü arkadaşımız var. hepisinin alnından tek tek öpüyorum ancak bu iş böyle yürümez. sol frame çalkalanıyor. sözlükte aşağı yukarı savaşları hat safhada. artık olaylara bir dur demenin zamanı gelmiştir diye düşünüyorum. zall arkadaşımıza ve diğer ekibe bu zamana kadar verdikleri emekleden dolayı çok teşekkür ediyoruz. an itibari ile sözlükte okuma yazma ve bütün fasitileleri durdurdum. bir nevi hacked by jam olduk. akşama doğru yeni yönetimi siz seçeceksiniz. şu an ofiste olduğum için pek bişey yapamıyorum. akşam şeyapıcam siteyi. tek başıma iktidar oldum ben kendim. darbe falan değildir şaka hiç değildir.
uludağ sözlüğün adını da palandöken sözlük olarak değiştireceğim. bu da böyle biline. artık gerisini siz getirirsiniz. görüşürüz öptüm. "
işten çıkarsınız bir yorgunluk içerisinde. minibüsten inip binersiniz metroya. tam metronun ne kadar yararlı ve güzel bir ulaşım aracı olduğunu düşünürken ineceğiniz durağa gelirsiniz ve kapıya doğru yönelirsiniz. o da ne!!? öküzün biri tam önünüzde duruyor arkasında topladığı adamlarla. geçmek için yer ararsınız zaten kalabalıktır. geçmeye çalışırsınız, ha bu arada geçmek derken, metrodan inmekten bahsediyorum yanlış anlamayın ha. inenlere öncelik tanınır ya o açıdan. neyse geçerken bunun omuzuna sürtersiniz ve bakarsınız arkadan surat yapıyormu diye. burun deliklerini ispanyol boğası gibi açmış of çekiyo ibne. lan ibnetor ben mi önce inicem sen mi önce binicen, bekle bir ben ineyim gine binersin. ne angut insanlar var ki bu memlekette hakikaten anlam vermek güç a dostlar.
kendi başına iş yapamayan koyundan henüz gelememiş karaktersiz, hatta karakter sınırına takılan tiptir bu. hatta karaktersizdir bu. ye demesen yemek bile yemez aç kalır. herşeyi önce sizin yapmanızı beklerler. genellikte ofiste olur böyleleri. saat bir olur yemeğe incem diye düşünürsün sandalyenin arkasında dolanır. tam yemeğe inerken sizinle birlikte merdivenlere yönelir, o sırada telefon çalar oda durur. inersin aşağı yemek ısıtırsın kendine geç indiğin için, oda ısıtır, ekmeği kesersin kestiğin dilimleri alıp ekmek sepetine koyar. adama bak sanki taşşak geçiyo lan. neyse konuyu bölmeden, sen oturmazsanda oturmaz masaya. hasbinallah yarabbim. lan at boku, ben öl desem ölücen mi, yemek yiceksen git kendin ye, yemiceksen de ayak altında dolaşma, zaten hava bok gibi anasını satiyim, bide kendinle uğraştırıyosun gergin ofis ortamında beni ya.yok abicim yok.çıldırmam an meselesi.
cinsellik konusu sadece ülkemizde bu kadar büyütüldüğü için neredeyse %90'ı türiye'de yaşayan erkek türüdür.süregelen mantık cinseliğin doğanın bir kanunu olduğunu, kız için de erkek içinde yaşanılabilmesi normal olan birşey olduğunu savunsaydı, bu türden erkek veya kızların hatta bunun gibi bir başlığın açılmasına bile gerek kalmazdı.
efendim şöyleki, anlayamadığım şekilde microsoft marka mouseumun içinden bir sıvı çıkmış, akabinde havlu ile kurulamama rağmen herhangi bir değişiklik olmamıştır.sorduğum ve aynı mouse i kullanan arkadaşımın da başına gelen bu olaya halen anlam verememişimdir.