hayatımda ürettiğim en güzel cümlelerden bi tanesi. bilmiyorum ben mi ürettim belki duymuştum daha öncedende bilinçaltı olaylarından felan olmuştur... Neyse süpersonik ama bi o kadarda merak uyandıran cümle. Lakin sevişme karşılıklı yapılan bi şeydir. Ya şimdide başka bişey geldi aklıma sevişmek karşılıklı mı yapılır yoksa birlikte mi? Dur ben bi başlık daha açayım...
(bkz: Sevişmek karşılıklı mı yapılır yoksa birlikte mi?)
bunun nedeni şöyle açıklanabilir:
sahurda imamlarımız yemeğini yer doyar, keyfi, gücü yerindedir. başlar bağıra bağıra okumaya**. yemeğini yiyip yatmış ev ahalisi tekrardan uyanır tabi.
iftar vakti ise tam tersidir. imam güçsüz ve kuvvetsizdir. okumaya hali yoktur. Herkesin acaba ezan okunuyor mu diye camdan bakması da bu sebeptendir. Bu arada iyi bir tespit daha vereyim. sahurda okunan ezan uzundur, iftarda okunan ise kısa. iftardakinin kısa olmasının sebebi imamın yemeğe yetişmesi içindir*...
başrollerini will ferrell, Jon Heder ve Will Arnett gibi komedi oyuncularının paylaştığı güzel ve bir o kadarda komik 2007 yapımı film. Birbinine düşman iki buz patencisi mecbur kaldıklarında birbiriyle çalışmaları gerekir. Ve düşman olan bu adamlar zamanla kardeş olmaya başlarlar. izlenilesi bir film, bakalım türkçe adı ne olacak...
asıl internet adresi http://www.tatilsepeti.com olan bir tatil sitedir. güzel bir sitedir, ama fiyatlar ve resimler uydurmadır. kafaya göre fiyat yazılmaktadır. 2 gün sonra gidilecek dönemin 60 ytl olması ve birden fiyatın değişip 80 ytl olmasının mantıklı bir sebebi bulunmamaktadır. Gerektiğinde çok önemli bilgilerde verilir. otellerin özellikleri felan güvenilebilir ama rezervasyon ayırtılmadan önce otel mutlaka görülmeli karar öyle verilmelidir**...
internetten görüp beğendiğimiz bir oteldir. rezalet bir oteldir. internette görülüp aldanılmalıdır. havuzu en az 2 kat büyütülmüştür fotoğraflarda. photoshop'un kralı yapılmıştır. ssgoldberg kardeşimle gittiğimiz bu otelde günlük normal fiyat 90 ytl olup, adam bizi enayi sanmış ve 120 ytl fiyat çekmiş. hatta 80 ytl'ye kadar inmiştir. ama biz prensiplerimize önem verdiğimiz için 70 ytl'den fazla vermeyiz diyerek çıkmışızdır. otel çalışanları cıvıktır. hatta otelden çıkarken tamam bir bakalım bulamazsak gene geliriz dediğimizde ise resepsiyondaki arkadaş keskin zekasıyla "dikkat edin güneş çarpmasın" diyerek yerlere yatırmıştır bizi *. yaptığımız araştırmalara göre buranın işletmecisi çalışanlara parasını vermeyip kayıplara karışmış, bunun neticesinde aşçı yemek yapmayıp müşterilere para vermeleri amacıyla bıçakta çekmiştir. Bunu buraya oteli kötülemek adına değil, herkesi bilgilendirmek adına yazdım. Arkadaşlarımızdan duymuştuk bizde 2 ay önce, onlar bayağı bir övmüşlerdi. lakin onlar gittiğinde güzelmiş, tabi işletmeci çalışanları kazıklamadan önce. Şimdi gidilmesi için 10 kere düşünülmeli 1 kere karar verilmelidir. Allah gidenlerin sonunu hayır eder inşallah*...
Seray sever'in yeni bir karar adlı parçasına ferhat güzelin balıklama dalmasıyla oluşan bir düettir. hayatımda duyduğum en komedi düetlerden birtanesi olmakla beraber güldürerek beni koltuğumdan düşüren bir düettir. ferhat güzel'in yeni bir karaaaaar diye kasmasıda ayrı bir güzellik verir düete.
Bursa erkek lisesinin en eski matematik hocalarından. hatta bazı rivayetlere göre eski binayı kendi elleriyle yapmıştır(ki buda 200 sene evveli oluyo). Nasıl ders anlattığını, bizimde nasıl anladığımızı bir türlü anlayamadığımız hocamız. Gerçekten zeki bir adamdır. Çözemediği soru yoktur. Bulgaristan göçmenidir, macırdır, iyi bir adamdır aslında ama sınavları zor sorar. birçok kereler emekli olmaya çalışmış olamamıştır. gerek sınıfta söylediği kelimeleri telaffuzuyla gerekse söylediği laflarla bizi yerlere yatıran hocadır. örnek olarak şunları demiş bir adamdır:
-aramızda kendini insan zannetmeyen arkadaşlarımız var. kim onlar?
-hazır mısınız? trigonometri başlıyor... (trigonometri begining)
-maymuna yelek yakışmaz... (bak dikkat edin alayı saçmalık)
-herkes defterini açıp yazsın 15 güne kadar eşitsizlik öğreneceğime söz veriyorum... (bütün sınıf yerlere yattı bu laf yüzünden çünkü lise3'teyiz ve salağın teki soruyu yapamadığı için bize patladı)
Bu olay benim favorilerimden hocanın ne kadar vurdumduymaz olduğunu gösteriyor.
hoca - 2 bilinmeyenli denklem çözmesini biliyor musunuz?
sınıf - hayııııııır (hep bir ağızdan)
hoca - bir gün öğrenirsiniz...
başrollerini adam sandler ve Bridgette Wilson'ın paylaştığı komedi filmi. Adam sandler'ın ilk filmlerindendir. salak ve zengin bir adamın(adam sandler) babasına kendisini kanıtlayıp şirketin başına geçebilmek için verdiği komik mücadeleyi anlatır...
aslı maddua'dır, çılgın dua anlamına gelir. olmasına imkan olmayacak bir şeyin, olmayacağını bile bile edilen duaya denir. bu duayı ederken değişik figürlerde yapılabilir*. bu duayı en çok kullanan kişiler; deliler, çocuklar, yaşlı teyzeler...
örneğin meddua eden bir teyze:
-teyzecim kepek ekmeği yokmuş, odun ekmeği aldım bende.
+allah müstakını versiiieeeennn...
yada meddua eden bir çocuk:
+ya kesin 0 alacam bu sınavdan inşallah şu okul bir yansada bizim sınav kağıtlarıda güme gitse...
bursada maksemin altında bulunan, internet kafe hariç birsürü işte de kullanılan(bakkal, çakkal, tuvalet, stüdyo, sinema, yemek) süper bir mekan. Marsnet internet kafe zincirlerinin ana bürosudur. (bkz: mahmut bilen)
shanghai noon adlı filmin ikincisidir. ilk filmi aratmıyacak güzelliktedir. Oyuncu kadrosunda yine "jackie chan" ile "owen wilson" bulunmaktadır. konusu:
Chon Wang ile yolunu birkaç ay önce ayıran Roy O'Bannon kendisini yayıncılık işine adamıştır. Kendisine ait yayınevinde Roy O'Bannon ve Şangaylı Çocuk; adını taşıyan ve abartılmış maceralara yer veren kitap ile bir efsane yaratmaya çalışır. Öte yandan Nevada'ya yerleşen Chon Wang da orada sakin bir yaşama başlayıp Carson City şerifi olmuştur.
Wang bir gün kızkardeşinden mektup alır. Kızkardeşi ona Şangay'daki babasının ölüm haberini bildirmektedir. Katilleri adalet önüne getirmek için yemin eder. Bu arada paraya sıkışan Roy da yeni girişimler için New York'tadır. Wang eski arkadaşının izini sürdüğünde onu Ritz Hotel'de bulur. Ancak ortağının yüksek yaşam standartları nedeniyle paranın suyunu çektiğini anlamakta gecikmez. Para çoktan bitmiştir ama dostlukları kalıcıdır. Wang'in Londra'ya yapacağı cesaret isteyen intikam yolculuğuna Roy da katılmaya karar verir.
Türkiye'ye "Zor Baba" olarak gelen ben stiller ve usta oyuncu robert de niro'nun başrollerini paylaştığı 2000 yapımı bir filmdir. ikisininde oyunculukları izlenilmeye değerdir. Zamanında 13 ödüle aday gösterilmiş 7 ödül kazanmış bir filmdir. izlenilmeye değerdir. Konusu da şöyle olmaktadır:
Greg Focker sırılsıklam aşık olduğu kız arkadaşı Pam'e evlenme teklif etmeyi planlarken, Pam kızkardeşi Debbie'den sürpriz bir telefon alır. Debbie evlenmek üzeredir. Greg ve Pam New York'a Pam'in ailesinin yanına gelirler. Karşılaştığı son derece mutlu aile tablosunun içerisinde Greg'i, büyük kızı Pam'in üzerine adeta titreyen Jack'in meraklı bakışları beklemektedir. O güne kadar ki damat adaylarının hiçbirisini gözü tutmayan ve asla kızına layık bulmayan emekli bahçıvan ya da eski CIA ajanı Jack Byrnes'le baş etmek hiç de kolay olmayacaktır. Hele bunu deneyen kedi düşmanı bir erkek hemşireyse...
2000 yapımı başrollerini "Jackie Chan" ve "Owen Wilson"'ın paylaştığı süper ötesi komedi filmidir. Aynı zamanda kovboy filmidir de denebilir. Komedi ve kovboy olayını çok iyi harmanlamışlar. Dövüş sahneleri güzel. Hikaye güzel. Oyunculuk güzel. Müzikleri bir harika. Tam anlamıyla 10 numara bir film. Konusu şöyledir:
Prenses pei-pei yasak şehirden kaçırılınca, sakar bir çin imparatorluk muhafızı olan cho wang diğer muhafızlarla onu geri getirmek ister. Amerikaya kadar giderler ve nevada'da sıcak bir iz üstündedirler ki, wang gruptan kopar ve kısa zamanda kendine yeni ve garip bir arkadaş bulur. Büyük hayalleri olan bu küçük çaplı hırsız, Rob O'Bannon'dır(owen wilson). iki sakar tip, birbiri peşisıra garip olaylara bulaşırlar...
Rob Schneider'in başrol oynadığı süper eğlenceli bir film. Hatta bence en iyi filmi denilebilir. Kesinlikle izlenilmelidir. insana her dakikasında kahkaha attırır. Konusu şöyledir:
Ufak tefek ve ezik yapıda bir adam olan Marvin, hayattaki en büyük amacına ulaşamayacak, yani polis olamayacak gibi görünmektedir. Fakat bir araba kazasında ağır yaralanmak, şaşırtıcı biçimde, hayatını olumlu etkiler. Şöyle ki, deneyci bir doktorun eline düşmüştür ve onun hayvandan alıp bünyesine naklettiği organlar sayesinde Marvin değişmeye başlar. Polisliğe kabul edilir, üstüne üstlük, mesleki başarılarıyla bir efsaneye dönüşür . Ne de olsa tazı gibi koşmakta, öküz gibi dövüşmektedir. Rianna adlı bir de kız arkadaş bulur kendine. Fakat hayvana ait organların etkileri hep bu denli dengeli olmaz. Marvin yavaş yavaş hayvansal içgüdülerin esiri olmaya başlar. Hem de en aksi zamanlarda...
Rob Schneider'in başrolünde oynadığı güzel komedi filmlerinden bir tanesidir. Mutlaka izlenilmelidir. Gülme garantilidir. Daha sonra bu filmin 2.si çekilmişti (bkz: deuce bigalow european gigolo). O da komik olsada ilki kadar tutmadı.
Gerçek adı "Robert Michael Schneider" olan 31-Ekim-1963 San Fransisco doğumlu, kıvırcık saçlı ve sempatik bir komedyen abimizdir. Tanınmaya başlamasına vesile olan film ve de en güzel filmlerinden biri Deuce Bigalow: Male Gigolo adlı filmidir. Çoğu filmi güzeldir. insan izlediğine pişman olmaz. Filmleri arasında Deuce Bigalow: Male Gigolo, The Animal, The Hot Chick, 50 First Date gibi filmler yer alır. Adam Sandler ölümüne kankasıdır. Her filminde beraber oynadıkları bir sahne mevcuttur. Amerikadaki komedyenlerin çoğu gibi yahudi olduğu da gözden kaçmamaktadır.