Olaya birkaç sokak ötedeki binada bir evde oturmamız sebebiyle yazma gereği duydum.
1- Van depreminden sonra en çok sallandığım olaydı diyebilirim.
2- Patlama anında evimizin iskele caddesine bakan tarafında çay içiyorduk. ilk gördüğümüz gökteki kıpkırmızı duman bulutu oldu.
3- Olaydan hemen sonra dışarı çıktık ve gördük ki çatışmalar hala devam ediyor.
4- Dün o akşam gelişen bu olaylar neticesinde yine bir rüya gördüm. Sanırım yazmama bu vesile oldu.
Ama olayla ilgili olarak tedbir baştan alınmıştı zaten. Polis karakolunun çevresi dört metrelik beton bloklarla bir ay evvelinden çevrilmişti ve çevre binalar/yollar denetleniyordu. Bunlar olmasa kim bilir ölü ve yaralı sayısı kaç olacaktı. O gece sabaha kadar toma, akrep, ambulans üçlüsünün sirenleriyle geçti. Neyse, her türlü teröre lanet olsun. Son olarak söylemek istediğim; olay son derece kanlı bir olay ve onlarca kişi yaralanıp hastaneye kaldırılıyor ayrıca iki ölü var. Gel gör ki patlama olduktan yarım saat sonra bile sadece televizyonda alt yazı geçiyorlar. Bu mudur? Bu kadar basit midir yani? Canımızla cebelleştik o gece. Haberlerde tık yok.
nihilist aforizmaları ile , rust abimizin sigaraları ile, introsu ile, senaryo ve kurgusu ile, her şeyi ile insanı içine çeken efsane dizi. cohle sayesinde camel içiyorum, pişman değilim.
Bizim dizi senaristleriyle bu dizinin senaryosunu yazan abinin başarısını tartışmak dahi absürt. Matthew Mcconaughey karakteri için 400 sayfa analiz notu yazmış. Bizde hangi oyuncu yapar böyle bir şeyi. Diyalog, monolog, senaryo vs. nasıl yazılır biraz bakıp öğrensinler. diyalog arasına aforizma nasıl sokulur görsünler.
ezcümle : kurgulanmış en iyi dizi karakteridir diyebiliriz.
-Donnie brasco( al pacino ve johnny deppin beraber kotardıkları şahane bir film. Al pacino oyunculuk dersi verir)
-American History x(izlememiş olanlar çok şey kaybettiler)
-Blow (johhny deppin en baba filmidir.bence.. )
-Guguk Kuşu (bir jack nicholson efsanesi)
-carlitonun yolu ( al pacinonun karizmasını gözümüze soktuğu filmlerden .izleyin)
-king of comedy ( martin scorsesenin bilinmeyen ama en kral filmlerindendir,robert de niro şahanedir)
van depreminden sonra denizliye taşınmıştık. yeni okul, yeni şehir, yeni çevre ve arkadaşlar derken hayat normale girmeye başlıyordu. gel zaman git zaman, kütüphenede ders çalıştığım anlardan birinde kızın biri karşı masada beni kesmeye başladı. alışkanlık mıdır nedir bilmiyorum ama bir kız beni kesince hemen anlıyorum. neyse sonraki günde ders çalışıyorum , bu yanıma geldi ve tanışmak falan istedi. tanıştık . güzel bir kızdı da bir şey hissetmiyordum . bir hafta geçmeden beden dersinde benden hoşlandığını , beni sevdiğini falan söyledi. sıkı durun piçler. kızı reddettim.bu ağladı falan. sevgili olamazdık . yürütemezdik ilişkiyi çünkü bir sene olmadan bizimkiler evi yine vana taşıdılar. e haliyle bize de yol göründü . kızı üzmek istemezdim.
-üç sene geçti . hala yazışıyoruz. o günden beridir iki kıza açıldım , yürüdüm. . ikisiyle de yol verdi. az önce anlattığım kızın ahı kalmış üstümde büyük ihtimalle . bu da böyle bir anımdır.
otlu peynir(van),tantuni(mersin),kebap(adana),ayran,dondurma,onlarca tatlı(fıstık burma,baklava,tulumba) olabilir yani.
-ilim adamlarından; ilber ortaylı,yaşar nuri öztürk,halil inalcık,aziz sancar,cahit arf.
-edebiyatçılardan;ihsan oktay anar,orhan veli,adalet ağaoğlu, nazım hikmet ran,fuzuli, baki, karacoğlan,abdülbaki gökpınarlı,yunus emre,hakan günday,oğuz atay,nurullah ataç,enis batur,ataol behramoğlu, cemal süreya ve namık kemal sayılabilirler .
-müzisyenlerden; barış manço,ahmet kaya, cem karaca, erol büyükburç, selda bağcan,fazıl say, arif sağ,ali ekber çiçek, buharizade mustafa ıtri, dadaloğlu,ercişli emrah ve daha niceleri...
sinemada;sadri alışık, kadir inanır,tarık akan, yılmaz güney, cüneyt arkın,ekrem bora, kemal sunal, türkan şoray, filiz akın, fatma girik, ahmet kural, kenan imirzalıoğlu, kıvanç tatlıtuğ, çağatay ulusoy, ayhan ışık gibi oyuncular ve şakayla karışık, uçurtmayı vurmasınlar, tatar ramazan, toprak ana, kibar feyzo, tomruk, ah nerede, hababam sınıfı,eşkıya,neşeli günler, vizontele, gora, yatık emine,dünyayı kurtaran adam, kaybedenler kulübü gibi filmler sayılabilir.
edit 1:-siyasileri unutmuşuz- mustafa kemal atatürk, ismet inönü, celal bayar,bülent ecevit, kenan evren, cemal gürsel, cevdet sunay, süleyman demirel, necmettin erbakan, alparslan türkeş, muhsin yazıcıoğlu, kazım karabekir, damat ibrahim paşa, alparslan, 1.kılıç aslan, kanuni, yavuz, fatih, 2. abdülhamit, Vahdettin, tansu çiller, mesut yılmaz, turgut özal, pargalı ibrahim paşa, pir-i mehmet paşa, baltacı mehmet paşa, sokollu mehmet paşa, merzifonlu kara mustafa paşa, barbaros hayrettin paşa, piri reis, tayyip erdoğan , deniz baykal, devlet bahçeli, kemal kılıçdaroğlu, ahmet davutoğlu.
-son olarak dizilerden; leyla ile mecnun, diriliş ertuğrul, ekmek teknesi, deli yürek, kaynanalar,avrupa yakası, kurlar vadisi, aşkı memnu,muhteşem yüzyıl,behzat ç, ayrılsak da beraberiz gibi diziler olabilirler kanaatindeyim. saygılar. !
Hayatın anlamını idrak etmiş,düşünme yetisi olan,sorgulayan,eleştiren,tartışan,ortaya yeni bir şeyler koymaya çalışan erkektir. Amma ve lakin, kızlar genel de piç,fırlama,geyik yapabileceği erkekleri seçtikleri için mütemadiyen yalnızdirlar..düşünüyorlar ,öyleyse varlar.
kulaklarımdan sınıf sobasının üzerine oturtulmuşlugum vardır. sebebi de sağ elle beslenme dersinde yemek yemem. din kültürü hocasının kulakları çınlasın. göt herif.
-pardon la sol elleydi mekruh olan değil mi?
victor hugo-sefiller
ihsan oktay anar-suskunlar
metin kaçan-ağır roman
enis batur-doğu batı divanı
george orwell-1984
nazım hikmet-memleketimden insan manzaraları
ihsan oktay anar-puslu kıtalar atlası
yaşar nuri öztürk-allah ile aldatmak
john steinbeck-gazap üzümleri
cengiz aytmatov-gün olur asra bedel.
erek dağının yarım metre karlı yamacından yedi arkadaşla bir kızak götürüp salıverirdik kendimizi .çok güzeldi o günler. belki aklımız kesmiyordu veya ne yaptığımızın farkında değildik ama mutluyduk. hem de çok. kızak üstünde geçirdiğim o dakikaları hiç bir şeye değişmem,asla.
çok ucuza gidip çeşit çeşit ev yemekleri tüketmek varken niye insanlar hem doyurmayan hem faydası olmayan şeyler yerler ki? ayrıca ülkendeki yemek çeşitliliği hiçbir yerde yokken... ama dinleyen kim ki ? ne sıçacağımıza bile onlar karar veriyor ama ben onların dediğini yapmayacağım. milliyetçi davranıp hatice teyzenin ev yemekleri dükkanına gitmeye devam edeceğim.
