Geçen yıl için günde 175-200 sayfa ortalama tutturmuştum ama bu sene maalesef bunu tutturamıyorum. Yıl için 52 hedefin halihazırda 3ünü gerçekleştirdim.
Şu an okuduğum ise Liddell Hart’ın “strateji dolaylı tutum “ kitabı.
Alman adalet sisteminin 12 kişilik jürisi tarafından beraat ettirilmiş terörist.
Düşünün gün ortasında silahlı bir şekilde suikast yapıyorsunuz ve düne kadar müttefikiniz olan ülkenin paşasını katlediyor bu hain herif.
Ama siz bu adamı cinnet haliyle yaptı diye cezalandırmıyorsunuz, Weimar cumhuriyetinin utancıdır, asla unutulmayacaktır.
Talat paşa’yı şehit eden bu aşağılık katil adama Ermeniler kahraman diye tapsa da günü geldiğinde heykelleri, tapanlarının başına topuz olup inecektir.
Arkadaşımızı tanımıyorum nickini biliyorum sadece. Hastanede yatıyor galiba, ihtiyaç duyduğu bir şey varsa ve maddi manevi yardıma ihtiyacı varsa aramızda tanıyanlar bir şeyler organize ederse yanında olabiliriz diye düşünüyorum. Acil şifalar dilerim kendisine.
Levent başara‘Nın kitabı. 2 ayrı kitap aslında. ilk iki harekata katılan muharip f100cülerin hatıralarından oluşan kitabı birinci ağızdan kaynak niteliğindedir.
ihk, ileri hava kontrolü, düşman mevzilerinde vurulacak hedef tespiti ve tarifi yaparak uçaklara ve topçulara yardımcı olan sınıf.
Sanılanın aksine ayrı bir görev değil muharip uçucu personelin de katıldığı görevlerdir.
Kıbrıs’taki şehidimiz fehmi Ercan mesela bu görevdeydi.
Frekansa giren Rumların Türk uçaklarını yanlış yönlendirme çabalarına karşın aktif ve basit bir yöntemle çalışmışlardı. Harp okulundan sorular ki bunlar kişisel olurdu, anlaşılırdı dost mu düşman mı olduğu. Levent başara kitabında bunları çok ayrıntılı anlatmıştır. Çelik kanatlar Kıbrıs üzerinde.
Görevi ihk idi. Yani cephenin en ilerisinde uçaklara düşman hedeflerini tarif etmek, vuruşun sonucunu iletmekti. Türkçe bilen Rumlarla karışmamak için çok çaba harcanmıştır. Kendisi harekat esnasında roket saldırısı ile şehit olmuştur .
Magosa kalesinde Rumlara karşı efsanevi bir savunmaya imza atmış emekli kurmay albay. Kendisinin anıları kitaplaştırılmış gazimagosa savunması adıyla yayınlanmıştır.
YouTube da videoları mevcuttur.
Şehit üsteğmenimiz.
Eskişehirlidir. Kıbrıs barış harekatında 20 Temmuz 1974’te keşif uçuşunda uçaksavar mermisi isabetiyle yaralanan rf84-f uçağıyla kurtulamamış 30 yaşında şehadete ermiştir. Naaşı Kıbrıs Girne şehitliğindedir. Adına bir meydan vardır.
Mutsuzlukla değeri artan his.
Mutlu olmak için mutsuz olmak gerekir.
Mutluluğu tanırız da mutsuzluğu sormak lazım.
Nerede değilsem orada çok mutlu olacakmışım gibi gelir diyen de var.
Öznel olarak iç gıdıklanması şeklinde tanımlayabilirim. Başkalarında da dışarıdan bir coşkunluk hali olarak gözlemliyorum.
Sürekli olmayan ara sıra gelen bir titreme gibi.
Çocuksuz bu dünyayı terk-i diyar eylediğinden ispanya’yı varissiz bırakmış ve habsburglarım soyunu tüketmiştir. Neticesinde bourbonlar Fransız ve Avusturya arasında başlayan, Karayipler’e kadar uzanan bir veraset savaşı başlamıştır.
Başımıza bela olmuş savoylu Eugene de bu savaşlarda kah dayak yemiş kah zafer kazanmıştır.
Psikolojik olarak bir takım temelleri olması yüksek olan hayal. Basite, en temele dönüş isteği. Belki de sıfırdan her şeye başlama arzusu.
(bkz: Zima blue)
(bkz: Zima mavisi)
(bkz: Anne rahmine dönüş sendromu)
1918 yılında sina Filistin cephesindeki 48. Alayın ingilizlerce esir alınmasından sonra bulunduğu kamptır. Burada kör edildiklerine dair iddialar vardır. Konuyla ilgili kitaplar mevcuttur.
(bkz: Meçhul Bir Subayın Seydibeşir Esaret Kampı ve istiklal Harbi Günlüğü)
Toplumsal gelişmelere göre şekillenmiştir.
ilk çağlarda basit bir sopa, taş ile başlayan yolculuğu madenlerin keşfine ve işlenmesindeki ilerlemelere kadar basit düzeyde kalmıştır. Sonrasında avcı ve göçebe toplumlar yay ve ok gibi menzilli silahlarla daha bireysel savaşı da içeren silahlara yönelirken, savaş için bir araya gelmiş köylülerin en etkin kullanımı mızrak ile olmuştur.
Kılıç ise yaygın düşüncenin aksine herkeste bulunmazdı. Tıpkı metal plaka ya da zincir zırhların yapımı için gereken metalin zor üretilmesi ve az bulunmasından dolayı azdı.
Onun yerine sivri keskin bir kamanın bir çubuğun ucuna bağlamak çok daha ekonomiktir.
Ordular da aynı şekilde çok uzun zamanlar milletin ordusu olmaktan uzaktı. Bu işi profesyonel yapan kişiler ve aileler vardı. Babadan oğula geçen bir durum da söz konusu idi. En eski dönemlerde eldeki erzakları koruma güdüsü ile vücut olarak dayanıklı güçlü kimseler bu göreve getirilir, onun iş gücündeki kaybı ve iaşesi korunanlarca giderilirdi.
Günümüze kadar çeşitli atılımlar olmuştur. Metalürjinin ilerlemesi, barutun önce toplarda ve sonrasında tüfeklerde kullanımı, çok geç dönemde de dumansız barutun icadıyla artış geometrik şekilde gerçekleşmiştir.
Tüm muhteris insanlar gibi yöneticilerin de tek seferde tüm savaşları kazanacak mucize silah arayışı olmuştur. Buna cevap bazen top, bazen tüfek bazen de atom bombası olmuştur ama savaşın doğası gereği bu hiçbir zaman mümkün olmamıştır. Her saldırı silahına karşı bir savunma silahı her zaman icat edilmiştir.
Gelecekte de yine aynı düşüncelerle üretilecek silahların barışı sağlama gibi bir amacı olmayacaktır.
Yine de barış isteyen savaşa hazırlanmalıdır.
Hamilcar Barca Nın üçüncü oğlu, Hannibal’in kardeşi. Başarılı bir süvari komutanıydı. Üçüncü italya savaşı sonrası kartacaya geri dönüşünde denizde iken ölmüştür.
çanakkale'de kahramandır, suriye filistin cephesinde kendisi 8. orduya komuta etmiştir. gelin görün ki karşısındaki ingilizler bu sefer neredeyse on kat fazladır.
üstüne de ikmal hatları takır takır çalışan, sahilden savaş gemileri ile topçu desteği alan birliklere karşı tutunamamıştır. Şeria Nehri'nin batısını ve sahili korumak üzere görevlendirildi ama elindeki birliklerle doğuya çekilmek durumunda kaldı ama çekilme başarısız olunca elindeki tüm birlikler şehit, yaralı, kayıp, esir şeklinde imha oldu.
elinde birlik kalmayınca kendisini daha sonra liman von sanderstarafından istanbula geri gönderildi.
mütareke döneminde malta'ya sürgün gitti.
kaynak: KKK.lığı Emeklilik Şubesi Arşivi, Şahsi Dosyası.
benim aldığım kaynak: BiRiNCi DÜNYA SAVAŞI’NA KATILAN ALAY VE DAHA ÜST KADEMEDEKi KOMUTANLARIN BiYOGRAFiLERi, Cilt 1, Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı Yayınları
prusya ekolünden alman general. Prusya savaş bakanlığı ve Almanya genelkurmay başkanlığı yapmıştır. 40 milyon topçu mermisinin ateşlendiği verdun savaşı'nı yönetmiş, kaybetmiştir. batı cephesinde almanların üzerine düşeni yapamadığı gerçeğinin nedenidir. türkler ise üzerine düşeni yapmış yarım milyondan fazla ingiliz askerini ortadoğuda tutmuştur.
kendisi siper savaşlarının uygulayıcısı ama başaramayanıdır. aynısını daha sonra geldiği suriye filistin cephesinde de uygulamaya kalkmış ama istenen elde edilememişitir.
bizde 9.ordu ve Yıldırım ordular grubuna komuta etmiştir. bizi biraz aşağıda görmesi, elde süvari imkanı bile kısıtlı iken aklınca oynak savunma ile ingilizleri yenmeye çalışması; filistin ve suriye elden çıkma konusunda neredeyse kesinlik kazanmışken bağdat'ı almaya kalkışması türk komutanları kızdırmış, mustafa kemal paşa'nın da 7. ordu dan istifa etmesine neden olmuştur.
her ne kadar sonrasında enver paşa kendisini görevden alsa da zarar görülmüştür bir kere. sonrası alaylarca askerlerimizn imhası ve geri çekilirken arap çetelerinin baskın ve katliamlarına uğraması ile neticelenmiştir. kendisi kibirli, gerçekleri görmekten uzak, maalesef liman von sanders'in yarısı kadar bile olamamıştır. kressenstein bile hiç değilse askeri, coğrafyayı biliyordu.