Yine normal hayatıma devam ederdim. Dolu dolu geçirmeye kalkışsam günahım daha da artacak. Son dakikalara doğru da vasiyetimi yazarım:
" Çeşme yaptırın, ama benim adıma değil. üzerinde bismillahirrahmanirrahim ve içilir yazsın"
Bisiklet çaldım bugün. Hem de 2 tane. biri 4 tekerlekli Spidermanlı çocuk bisikleti, diğeri corelli 21 vites. 2 ev arkamızda oturan fakir bi ailenin çocuğuyla tanışmıştık geçen sene adı efe, ben bisiklet sürerken hep bana bisiklet alır mısın babam bana almıyor, derdi ben de olur diyip oturtur sepetime gezdirirdim. Benim de anca param içim cam şişedeki günlük sütlere yetiyordu. Ben de başka bi yolla halletmek istedim. Tamam belki bisikletini çaldığım çocuk da üzülecek ama bisiklet sanki " abi bi bakar mısın, çal beni valla çal, bu çocuk bildiğin zengin ailenin şımarık çocuğu, al beni abi götür" diyordu. Ben de iki ara bi derede getirdim onları evin oraya. Daha veremedim sabah vericem. Ve onun o anki tepkisini buraya edit'leyeceğim.
Edit aq: çaldığım bisikleti biri çalmış şerefsizler ya
ayazın avucunda unutmuştun ellerini
önünden geçtiğim halde beni tanımadın
ben değiştim biliyorum hem sakal bıraktım
şiirlerim kül rengi kumrular gibi uçuşuyorlar
bakır çalığı göklere katiyyen tahammülüm yok
hele paris’in gökleri aklımı başımdan alıyor
bana seni senden evvelki poitiers’li kızı
hatırlatıyor
ayazın avucunda unutmuştun ellerini
karanlığın arkasında kıvılcım gözlü orospular
gölgelerine yaslanmış evliya gibi bekliyorlar
ışıklar kırmızı yandığı zaman duracaksın
ben değiştim biliyorum hem sakal bıraktım
soğuk gözlerinde buğulanmıştı ölsen tanıyamazdın
hatta ricardo bile hani vatansız ricardo
burnumun dibinden geçti geçen gün beni tanıyamadı
oysa au vieux chatalet’de akşam sabah beraberdik
üçümüz viyana kahvesi ve sıcak rom içerdik
üstelik o krapfen severdi güzel olurmuş rivayet
neden ve nasıl sevdiğini anlayamadım gitti
yalnızlıktan da kurtulup yalnız kalmak isterim
montmarte metrosu civarında seni gözden kaybettim
o zenci yine arkanda mıydı hiç dikkat etmedim
ağzında yoksul bir ıslık ıslak bir cigara gibi
sidney bichet’nin caz havalarını çiğneyip tüküren
o saklasın varsın seni sevdigini biliyorum ben
yüzünün renginden geliyor bütün üzüntüsü
bir gazete aldım ama evde okuyacağım
kahvelerden birine girip bir grog ısmarlasam
seni öldürmek için çareler tasarlasam
sükut bembeyaz buz tutsa bıyıklarımda
ve türküm kaybolsa sessizliğin hırçın türküsü
ve ben unutulsam yazdığım şiirler
senin için yazdıklarım herkes için yazdıklarım
eski padişahlar gibi unutulsa birer birer
ve ben seni unutsam hiç hatırlamasam
ellerim oldum olasıya seni unutsalar
yarı gecenin içinden bir zenci sütbeyaz bakıyor
rue lafatette’de dünden bugüne geçiyorum
eflatun gözlerini bir grog kadehinde unuttum.
- dün şiir okurken boğazına düğümlenen kişiyi bilmek, sonra da boğmak istedim. ( bir arkadaş )
- günaydın dünyanın en iyi insanı, seni çok seviyorum, öğlen napıyon ? ( bira ısmarlatacak bir arkadaş )