öğretmenler odasında boş boş oturuyor. hadi hemen öğretmenler yatıyor diye isyan edin. sabahtan beri bir sürü çocuğun peşinde koşturmadım, her birini en az bin kez uyarmadim koşma düşersin diye, yemek yerken başlarında beklemedim, velilerle görüşmeye gitmedim, sorun çıkaran öğrencilerle ilgilenmedim çünkü nöbet tutarken.
bir sürü anımı bırakıp geldiğim özlenen şehir. arabayla geçerken sokak aralarından izlediğim deniz, 2 saatlik ders arasinda kampüsten bulduğumuz ilk dolmuşla kaçıp Hasan abinin mantısını yemeye gidişimiz ve sonunda derse hep geç kalışımız, ne zaman canım sıkılsa kendimi bulduğum, nefes aldığımı hissettiğim sahil daha bir sürü şey...
" yol arkadaşını iyi seç. iyi seç ki her nefesin kesildiğinde bahaneleriyle değil, yüreğiyle yanına gelsin. iyi günlerinde gülen yüzünü sevdiği kadar zor günlerinde gözyaşlarını da acılarını da sevsin. "
hayatımda çoğu şey istediğim gibi ilerlerken neden hala huzurlu değilim anlamıyorum. içimde hep kötü bir şey olacak hissi, mutlu olmaya da korkar olduk.
erkekler zaten 7/24 newton fiziğinden, yer çekimi kanunlarından çeşitli bilimsel teorilerden bahsettiği için onlara ayak uydurmak amacıyla konuşmalarında özelikle bilim ile ilgili konulara yer veren kızdır. yersen.
sözlükte okumaya değer bir şey kalmadığını düşündüren başlıklardır.
bıktık sizin bel altı fantezilerinizden, birbirinize sayıp sövmenizden. illa ki böyle şeyler yapmak istiyorsanız başka bir yere gidin. gerçek hayatta yapamadığı her halti buraya yazıp kendini tatmin etmeye çalışan zavallilar yüzünden güzel olan şeyleri de okuyamaz olduk.
önce bir yavaş olun heyecan yapmayın. ortam yapicam diye şekilden şekle girmeyin, abartmayin. öyle herkese güvenmeyin. 2-3 tane gerçekten dostunuz olsun yeter. herkesle samimi olmayin ama herkesle iletişim kurun, selam verin. ilk gün gittiğinizde birbirini çoktandır tanıyan insanlar görünce paniğe kapılmayın. faceden falan tanışmıştır onlar 2 haftaya birbirlerinin yüzüne bakmazlar merak etmeyin. hocalarla aranizi iyi tutmaya çalışın, derslerde söz alın, sizi farketsinler ama sırf konuşmak için de boş boş konuşmayin. bir yeteneğiniz varsa onunla ilgili bir yerlere gidin, maksat sosyalleşmek. tegvdi, toplum gönüllüleri vakfiydi böyle yerlere gidin, çok güzel arkadaşlıklar edinebilirsiniz hem insanlara faydaniz dokunur. ilk sene mümkünse yurtta kalın, aynı ortamda yaşamadiginiz biriyle asla eve çıkmayın. olan arkadaşlığıniza olur. sınavlara hep son gün çalışın ama nasılsa 4 yıl burdayım veririm dersleri diye düşünüp de rahat olmayin. alttan dersin stresi başka. emin olduğunuz sınavdan düşük aldığınızda bosuna hakkınızı aramayin, henüz hatasını kabul eden bir hocaya rastlamadım. cevap doğru olsa da benim istediğim gibi olmamış diyen hocalar var yanı. gezin, tozun, kitap okuyun, çok eğlenin. ille de sevgilim olsun diye uğraşmayin. olacağı varsa olur zaten boşu bosuna hata yapmayın. bu nasıl üniversite kazanmış dediginiz tiplere aldırmayın. hocalardan pek bir şey beklemeyin, burası üniversite kendiniz araştırın öğrenin havasında olurlar genelde çünkü. en önemlisi değerini bilin. çünkü bir gün gerçekten çok özleyeceksiniz.
doğru karar veren mebdir. edebiyat öğretmenliği okuyanlari tenzih ederek söylüyorum; öğretmen olmak istiyorsanız öğretmenlik okuyun kardeşim, fen edebiyat fakültelerinde edebiyat okuyup kıytırık bi formasyonla atanmayın bi zahmet. sizin 3-5 ayda aldığınız formasyonu biz 4 yıl boyunca görüyoruz. kimse kusura bakmasın. yerinde bir karar olmuş.
ben böyle şansın icine sıçıyım sözlük. gün geçmiyor ki basima bir kötü sey daha gelmesin. bugüne kadar hayatıma kim girdiyse benim hayatımı hiç düşünmeden bok edip giderken şimdi hepsi tek tek ya evleniyor ya yeni sevgili yapıyor. allah herkesi sahibine bağışlamış ben atanamayan öğretmen gibi kaldim ortada diyorlar ya aynen öyleyim. şaka gibi ama zaten hali hazırda atanamayan bir öğretmenim. güler misin ağlar mısın. sinirden kendini mi yersin, seni bu hale getirenlerin kafasını duvara sürtüp kıvılcım mi cikarirsin, allahtan belalarini mi istersin seç beğen.
iyiki varsın sen sözlük. niye biliyor musun, canim en çok yandığında, en çok üzüldüğümde tanıdığım kimseye bir şey anlatamazken burda bir sürü insanla derdimi paylaştığım için iyiki varsın.
bakalim yazarımızın başına bugün hangi kötü şey geldi;
Sictigimin sistemine yenildim sözlük. daha cocuklugumu yaşamadan hapsoldugum, yıllarca eşek gibi çalıştığım boktan bir sisteme yenildim ben. Artık 22 yasinda issiz bir öğretmenim. kimine gore atanmadan öğretmen bile değilim. birilerinin işsizlik oranı artmasın diye zorunlu kıldığı sınavların, engellerin kurbaniyim ben. ailemin tüm emeklerinin, çabalarının boşa çıkışıyım. gözyaşını ben uzulmeyeyim diye içine akıtan annemin, babamin beklentisi-ydim. hayallerin yıkılışıyım. aslına bakarsan alacağı 2.5 milyar maaşa bakmadan doğuya gidecek cesareti olan bir eğitim neferiyim. Ülkesi için vatanı için bir sey ler yapma isteği içinde olan fakat buna imkân bile verilmeyen, 4 sene fakültede avutulan bir gencim ben. Ben öğretmenim sözlük. ben bunun hayalini kurdum, ben öğrencilerimle geçireceğim zamanın hayalini kurdum. ben bir çocuğa alfabeyi nasıl ogretirim diye endiselendim. ben aileme bak hiçbir çabanız bosuna değilmiş diyebilmenin hayalini kurdum. üzerimde emeği olan herkesin yüzünü guldurebilmenin hayalini kurdum. peki ben şimdi napicam? ne ise yararim ben?
Neredeyse 8 yıldır yaşadığım bundan sonrasında da maalesef hissetmeye devam edeceğim pis duygu. 22 yaşındayım annemi babamı özledim diye oturup ağladım bugün çocuk gibi. Hani bi akrabanın evinde kalmaya heveslenirsin annen, baban seni onlara bırakıp eve gittiğinde ben eve gidicem diye ağlarsın ya çocukken öyle işte. Durup durup hanimeller reklamındaki çocuk gelir hatta aklıma. "Annemi özledim eve gidicem" diye ağlayan velet. Daha çocukken ayrıldığım, resmi tatiller dışında nadir gidebildigim evimde misafir gibiyim. Atansam doğuda bi yere gidicem, yine ailemden uzakta. 1-2 sene sonra da evlensem zaten kaybettim demektir kendi ailemdeki sıcaklığı. Simdi gitsem evime kapıyı annem açsa. Mis gibi kokan gözlemelerinden yapsa bana, sıcacık bir çayla. Karşımda babam, kardeşlerim olsa. Söylemeye hep cekindigim cümleleri siralasam onlara, "çok özledim hepinizi" diye başlayarak. Sarilsam babama sımsıkı, annem saçlarımı okşasa, uyusam dizinde. "Çok yoruldum kendi ayaklarım üzerinde durmaktan, biraz burda dinlenebilir miyim" desem. O kadar çok özledim ki onları, korkuyorum birine bir sey olur da bir daha göremem diye.
Başıma ne zaman kötü bir şey gelse Allah'a sığındım. Bir tek ondan yardım istedim. o gücü bir tek o'nda gördüm. iyi bisey yaşadığımda şükretmeyi, yaratıcıya teşekkür etmeyi içten bir istekle yapmaya çalıştım. çoğu ibadetimde eksiktim, eksiğim. O'ndan bir sey istemeye yüzüm yok belki ama gidebileceğim tek yer yine O. bu haldeyken bir tek o'nun kapısını calabilirim, o kapıyı bana bir tek o açabilir. Yargılamadan,niye geldin demeden... Bugün o kapıya utana sıkıla yine gittim. çoğu zaman dua etmeyi bile unuttuğumu ancak içimizden geçirdiklerimizin bile dua nezninde sayılacağını düşünerek. Suçumu itiraf ettim önce. 'Benim senden bir şey istemeye yüzüm yok biliyorum ama bana bir tek sen yardım edebilirsin dedim. kaldı ki ben bunu kendim için istemiyorum. küçücük, günahsız bir bebek için istiyorum senden. senin meleklerinden farkı olmayan bi can için. bunu isterken senin en sevdiğin insani aracı kiliyorum. beni reddetsen bile onu reddetmezsin diye düşünerek. sen olmasaydın bu alemi yaratmazdim sözünü kullandığın peygamber hatırına duamı kabul et. benim ömrümden, sağlığındam al ona ver diyerek. çünkü ben kiyamiyorum o masum varlığa. aci çekmesine dayanamıyorum. sonra çaldığım kapının aralandigini gördüm. içeri davet edildim, ilk adimimi bebeğimizin daha iyi olduğunu öğrenerek attım. Hamd olsun,şükürler olsun. Bugünü böyle sonlandiran, içime bir nebze ferahlık veren Rabbime binlerce kez hamd olsun.
odada iki tane böcek var. yaklasik bir saattir kesisiyoruz. ne yapsam diye dusunuyorum, uyuyamiyorumda. kovaladim gitmiyolar dışarı da cikmiyolar. simdi ben bunları öldürmeyipte napiyim. allahım kiyamiyomda çokta çirkinler ama. yazik koruyamazlar da kendilerini. tiksinc bogg. napcam la ben. katil olcam sanırım.
öğretmenlikte ne kolay meslek yattığınız yerden para aliyosunuz, 3 ay tatiliniz var, zaten yarım gün çalışıyorsunuz bide üstüne haftasonu tatil diye vıdı vıdı konuşanlara uyuz oluyorum. o kadar dert ettiysen içine azicik daha calissaydin o boktan bölümün yerine öğretmenlik okusaydin. o bilgi, beceri, kabiliyet varsa öğretmen olsaydın. tutan mi vardı? senin yarim saat katlanamadigin, başından savdigin kendi çocuğuna bile okulda 6 saat belki daha fazla eğitim veren benim. sen daha bir çocuğu idare edemezken 30-40 tanesinin her derdiyle tuvaletinden tut da beslenmesine, düşüp sakatlanmasına,uzulmesine mutlu olmasına kadar her biseyiyle ilgilenen benim. fikir sahibi olmadan bos bos konuşan sensin ama. yatarak geciyosunuz okulu diye konuştuğun o bölümde nerdeyse her ders icin sunumlar hazirlayan, ödevler yapan. yaratıcılığını ispatlamaya çalışan yine benim. ee noldu sınav zamanı hic calismiyosun. lan gerizekali ben bütün sene senin bi gram yeteneğinin olmadığı işlerle mesgulüm birakta olnsun o kadar. senin aman bu doguluymus diye köse bucak kactigin, aksam haberlerinde 5dkni ayırıp gördüğün o savaş ortaminin içine düşecek olan benim. ben bunu 2 bin lira maaş için mi yapıyorum aklına sastigim. senin gibi insanlar olmasın diye gidiyorum canımı düşünmeden oralara. Susta bi işine bak.
biriyle whatsappta, facebookta konuşurken işim var ya da iyi geceler falan dediysem bir daha işim olmasa dahi girmemeye çalışırım. sırf karsimdakine ayıp olmasın diye. allahım ne kadar ince bir insanım ya. bana kimse yapmıyor ama bunu pislikler.