2013 yılında muayenesine 500 tl alıyormuş. 2014 de ise zam yapmamış yazık. Hala 500 tl alıyormuş. El insaf yahu. Birde, Hastaların beklediği kısımda klima bile yokmuş. Doktor beyin zam yapmadığı için durumları kotu galiba.
fırtına sonrası sessizliğim olsan ya keşke. bir kere gelsen de hiç gitmesen. Kimsesizliğimi örtsen, hep sen olsan. Hep benle. Görsen ya gizleneni, ihtimal versen. Olur ya desen... Olur ha?
sağlık sorunlarım var, ailemin ve benim. Bir de bunların yanında, geçen hafta kendimden 5 yaş küçük biriyle tanıştım bir iş icabı. Aklımdan çıkaramıyorum, manyak oldum resmen. Bir de whatsapp da sürekli çevrim içi, bi yazsana hacı ya? Kimin peşindesin gıcık insan? Benim peşimden gitsene, bu yaşta ne hala düştük anasını satayım lan...
kelimeleri birlestirip sayfalar tuketen, dusuncelere daldirip yorgun birakandir ask. Yillar ilerler ama ayni tadi kalmaz askin. Keyfi kacar. Belki gelmez uzun sure, belki de kendinizi kandirirsiniz geldi mi acaba diye... Ask korkmaktir, cesaret edememektir, cekinmektir, aci cekmektir, beklemektir, umuttur ve dedikleri gibi en son da kavusamamaktir. Simdi bunun hangi asamasindayim ya da asamasindasiniz diye sorun kendinize. Bakalim hangisini kondurabiliyorsunuz? Umuttan sonrasina gecebiliyor mu insan? Yani kavusamamaya? Bir umut bitiyor ve sonra deniyor ki ben asik olmusum. Bunu kendine itiraf etmek ne kadar zor. Genelde herkes iyi ki bunlari hissetmisim yerine lanet okuyor. Insaniz hepimiz cok dogal, mazosist miyiz ki acidan, umuttan, beklemekten haz duyacaz.simdi dusunun bakalim hic asik olmus musunuz? Allah asik etmesin hic kimseyi...amin....
erkekleri tavlamak ve dikkat cekmek icin turlu hareketler yapan varliklar. Misal, deli gibi makyaj yapani var. Sonra, Sabah yatakta gorunce hortlak gormus gibi oluyoruz. En dogal haliyle buluo evlenin en guzeli.
uzun suredir hastayim, ne oldugunu hic sormayin. Bir hasta oldum ve korkularim-tedirginliklerim-evhamlarim basladi. 'Ne olursa olsun bosver' diyemiyorum. Zaten hic diyemedim ki baska seyler icinde. Kendi hayatimi mahvettigim gibi aileminkini de berbat ediyorum. Kiziyorlar- uzuluyorlar. Yasitlarim 2. Cocuklarina sahip olmusken ben 'öldügümde cenazemi kaldiracak biri olacak mi', 'hasta olunca hastanede bana kim bakacak', 'ya altima yaparsam kim ilgilenecek' diye dusunceler icerisindeyim. Bazen canima tak ediyor, 'ölsem de kurtulsam' diyorum. Gucum kalmadi, Psikolojim bozuldu, icim parcalaniyor ama aglayamiyorum bile. kimseye bunlari anlatamazken tutup da buraya yaziyorum. Kendime bir cikis yolu bulamadim. Sen yol goster Allahim...
bugun babama teshisi konulan hastalik. Adamcagizi ayagi agrimaya basladi birden. 5 gun sonra doktora goturebildik. Ortopedi bolumune gittik, burada rontgen ve kan tahlili verilmis. Kanda urik asit yuksek cikmis, ancak uyarmak gerekir ki kan da ayrica iltihabik bir durum soz konusuymus. Oradan bir dahiliyeciye gonderilmis bizimkiler. Dahiliye doktoru gut ile ilgili ilaclar vermis hemen. Onun harici, tansiyon ilaclarini bile degistirip- biraktirmis dr. Bana biraz garip geldi durum, cunku ortopedi doktoru da ilac vermis. Yani ayaktaki agriyi hangi ilacin giderdigini nereden anlayacagiz peki. Tuhaf. Bir doktor lazim aileye illa ki ama yok... (bkz: )
cv ye iletisim emaili olarak yazilmiyorsa problem olmayandir. Zira mal bir arkadasa cv olustururken, mail adresin ne lan diye sordugumda, yaz bakalim'darkmyangle' demisti keriz.
yakami birakmayan sey. Neden oldugunu bilmiyorum.hipotroidi hastasiyim, bununla ilgili olabilir diye dusunuyorum. Yataktan yorgun kalkiyorum, hayattan beziyorum cogu zaman, oturdugum yerde her yerim agriyor, rahat batiyor kisacasi. hep hasta hissediyorum a (bkz: )ma buna sukur genede dostlar.
bence 'neden evlenemedim' olmasi gerekendir. Evlenmedim deyince: bir tercih gibi oluyor, ama evlenemedim deyince: cok istedim ama bazi sebeplerden dolayi olmadi, gibisinden bir uzuntu barindiriyor icinde. Sevgili experimental' de de sanki bu uzuntu mevcut oldugu icin, 'neden evlenemedim' daha uygun gibi geliyor...
kendini sadece olaya inandırmış kadındır. ha böyle olmadığını iddia ediyorsa bizimle de paylaşsın, kendi kelinin harici bizimkilerde çare olsun bi zahmet.
kötü geçen bir yazdan sonra, bekliyordum gelmeni dört gözle. hani belki gelirsin de, yaralarım geçer diye. aslında ben alışmıştım yazları esen bu soğuk ama üşütmeyen rüzgara. neyse geldin sonunda. hoş geldin sevgili 'sonbahar rüyası'. gelişin oldu ama dönüşün olmaz umarım. eserken çınar yapraklarını süpüren rüzgar gibi, benim dertlerimi de al götür, benden-bizden uzaklaştır. arada buz gibi ol ama, yine de açan güneşinle ısıt içimi arada. seni seviyorum 'sonbahar rüyası' hiç bitme ve hiç gitme...
eksi sozlukten bir yazar vasitasiyla,'neden evlenmedim' entrysini okuyup, daha sonra blogunun varligindan haberdar oldugum ve eksi sozlukteki yazara 'bunlari sen mi yazdin' diye sordugumda, hayir uludag' dan 'experimental' diye cevap aldigim ve blogunu okudukca erkek versiyonum olarak nitelendirdigim yazar. (Ne tanim kastim be arkadas) ona inat insanin 'asil (öz- hakiki) ben neden evlenmedim' diye yazasi geliyor ama yemiyor...
edit: niye kötülediniz lan? benle mi yoksa experimental ile mi alıp veremediğiniz var?