leziz bir yemeğin yüzlerinde oluşturduğu mutluluğu ne yapsanız yapın göremezsiniz. gece gece canları efendime söyliyim tas kebabı, alinazik filan çeker ki hiç çekilmezler.
inanılır gibi değil. duyduğum andan beri aklımdan atamıyorum. bu nasıl bir vahşet açıklanabilir, anlaşılabilir bir yanı yok. şiddete uğramak kız yada erkek genç yada yaşlı olmaya bağlı değil ama özellikle genç kızlar için büyük bir hedef haline gelmek kaçınılmaz olmuş durumda.
son zamanlarda böyle olayların çok duyulmasından dolayı ve hem benim hemde etrafımdaki kız arkadaşlarımın yaşadıkları çirkin durumlardan dolayı artık her anım tedirginlikle geçiyor. geç saatlerde evden dışarı çıkmamak, her zaman yanında bir arkadaşın olmasını istemek, etraftaki insanlara karşı inanılmaz bir önyargıyla yaklaşmak hatta çantanda biber gazı eksik etmeden dolaşmak iğrenç derecede korku ve acizlik örneğidir, yazıkdır bu insanlara.
sadece kişisel tedbirler alınmakla da kalınmamalıdır. böyle bir ölüm sema'nın da aklına gelmezdi elbette. haberi duyup, üzülüp, kapını bir kere daha kilitlemekle çözüm bulunmuş olunmaz. ses çıkmalıdır, çığlık atılmalıdır, polis gelip ne işin vardı dışarda hem gitmeseydin oraya dememelidir.
tıpkı münevver cinayetinde olduğu gibi ölen kişi için mutlaka bi hatası vardır gözüyle bakılmamalıdır. genç bir kızsan ve erkek arkadaşın varsa hele bir de doğum gününü kutlamak istediysen suç sendedir diyen, cahilin en acımasızı olan böyle insanlar varken bu memlekette, vah halimize ki ne vah hem de. hırsızın hiç mi suçu yok be teyzelerim, amcalarım. sema'ya mı ağlayalım sizin dediklerinizle mi kahrolalım?
hiç bir esprisi olmayan sırf karşıyaka'ya 35,5 denmesinden dolayı kuduran kişilerin tüm izmiri kendilerinden sanmaları kadar komik ve acınası bir durumun ispatıdır.
çok fazla güzelliği ve abartılacak kadar farklılığı olmayan ama yine de nefes alınabilecek tek yer olan memlekettir. karşı yakaya bile geçseniz Karşıyaka'yı çok özlersiniz.