erdoğan şüphesiz en güzel sistemi ülkeye hakim kılar, tek parti diktası dönemini bize yaşatmaz; yerine iyi bir yönetimle 30-40 yıl demokrasi eşliğinde ülkeyi tek başına yönetirdi. o zaman en az 7 çocuk diyecek olan başbakanımızın sözlerini harfiyen uygulamış olan halkımızın bu günkü nüfusu 250 milyon civarı olurdu ve bu demek ki güç olarak bu gün bir rusya olurduk!
vay lan. düşünmesi bile güzel. neyse bazı şeyler için çok geç değil. medya düştü, anayasa mahkemesi düştü, kemalizm çöktü...
baştan söyleyim arkadaş. savaş çıkarsa ben gitmem savaşa. ben müslüman kardeşimi kıracak değilim. hiç boşuna bana güvenip savaşa girmesin ulu önder recep tayyip erdoğan. ama kemalistlerin savaşa gitmesine ses çıkarmam. bana ne arkadaşım! çok meraklılarsa gidip bi yesinler arap tokadı! o kadar.
kemalistleri savaşa davet eden bir yazar sloganıdır.
suriye'de yaşayan esad yanlısı ingiliz asıllı arkadaşımın sabah telefonda söylediği söz. umarım gerçekleşmez. bir savaş olur ve erdoğan tahtından düşerse ne yaparız biz?
amerika'lı bir ajanın bir meslektaşına söylediği itiraf:
türkiye cumhuriyeti ana muhalefet lideri kemal kılıçdaroğlu'nu yakından takip ettim. içeriye adamlarımı sızdırıp ülke hakkında ki önerilerini öğrendim. konuşmalarını dinledim. hayret vericiydi. bu adamda mustafa kemal atatürk kanı var anacım...
asla olmayacak olandır aslında. her dört kişiden birinin muhafazakar ve bunların yarısının 80'lerden antremanlı olduğunu düşünürsek kelimenin tam anlamıyla yemez.
zayıf ve zayıf olduğuna emin olan bir kıza söylendiğinde, kızın hoşuna gittiği tarafımca yapılmış gözlemlerle kanıtlanmıştır. diğerleri için; küfür etkisi yaratır.
vuruldukları yerde bırakılıp, leş yiyicilere emanet edilmesi efdal olan topluluk. ayrıca medya literatüründe hainler olarak anılacaklardır. kim kime dum duma.