geçenlerde tanıştığım, şarkıları hoş, kendisi boş bir insan. ama severim kendisini. geçen ay kendisini istanbulda sonbahar ve paramparçayı canlı söylerken izledik gümüşlükte. döner yakında müziğe.
tek kelimeyle mükemmel bir şarkıdır. en bilinen versiyonları bob dylan ve guns n rosesınkilerdir ki zaten parçanın sahibi bob dylandır. ancak birçok versiyonu olan bu şarkının en iticisi guns n rosesınkidir herhalde. çünkü bu şarkıya sertlik yakışmaz; yumuşak söylemek, yumuşak çalmak gerekir. pek bilinmeyen eric clapton, mark knopfler, roger waters ve kim bilir başka ne versiyonları vardır. ama en iyisi bence hepsinin karışımı olmalı. altyapıyı bob dylan gibi kurmalı, roger waters gibi söylemeli, eric clapton gibi solo atmalı ve mark knopfler gibi araya ufak lickler yerleştirmeli. ve son olarak bu şarkının ne kadar mükemmel bir şarkı olduğunun kanıtının roger watersın coverlamış olması olduğunu söylemek istiyorum. neden derseniz, roger waters kendi yazdığı sözlere öylesine önem veren biri ve bu sebeple inanılmaz bir egosu oluşmuş bir sanatçı ki bu ego pink floydun dağılmasına sebep olmuştur. ancak bu egoya sahip insan yine de knockin on heavens dooru coverlamıştır.
çok küçükken sadece paramparçayla tanırdım kendisini. ki şimdi düşünüyorum da en bilinen ve en sevilen şarkısı bu olabilir. aslında çok kötü bir şey coverladığınız bir şarkıyla sevilmek. ama şöyle de bir şey var: müslüm babanın teoman versiyonundan daha iyi söylüyo olmasının en önemli nedeni bu sözleri hayatta gerçekten her şeyi kaybetmiş gibi söylemesidir. teomanın aksine hareketli değil sizi yerden yere vuran bir şekilde söylemesidir. keza şebnem ferahın sigarasını da sanki hayatta elinde kalan tek şey o sigaraymış gibi söyler. belki de bu yüzden coverları kendi şarkılarından daha iyi. ama özelikle bir avuç gözyaşı adlı şarkısına biterim. her dinleyişimde ağlayasım gelir ve ağlarım da. çok büyük bir sanatçıdır. keşke düzenli olarak konserler verse de kendisini canlı olarak dinleyebilsek. en son 30 eylülde istanbul live'da konseri vardı ve gidememiştim yazık oldu. ama umutla bir sonraki konserini bekliyorum ve bu sefer kaçırmayacağım.
akın eldes'in sadece akustik gitar ve kaval üzerine kurulmuş farklı, ilginç ve bir o kadar da dinlerken zevk veren yeni albümü. edinilmesi şiddetle tavsiye edilir.
sosyal ortamda herkes tarafından konuşulmuş; gür akad, cem köksal, yavuz çetin falan twitterda tt olmuş. iyi hoş ama ne seyirciye laf eden ne de sahnedeki insanları sözde sahiplenen insanlar bu çok önemli sanatçılara destek olmuyor. kaçınız bir cem köksalın, bir akın eldesin, bir serdar öztopun albümlerini alıyor? sadece 1000 tane albüm satılırsa mutlu oluyor bu insanlar. çaldıkları gruplarda en çok sevilen insanlarken neden solo kariyerlerine önem verilmiyor? kaçınız bu insanların konserlerine gidiyor? bu insanlar sadece tanıdık olan 5-10 kişiye çalmayı hak ediyor mu sizce? yavuz çetin neden intihar etti? çünkü sosyal ortamlarda bu kadar konuşan insanlar internetten bu insanların web sitelerinden konser tarihlerine bakıp taksimde orda burda bir mekana gidip ceplerinden 20 lira vermeyi çok görüyorlar. yazık...
bir sürü kişinin düşündüğünün aksine ihtimali olan bir haberdir. en azından fanatiğin onun bunun her zamanki gibi çıkardığı asparagas haberlerden değil. görüşmeler kesinlikle var.
eğer roger waters gibi kendi yazdığı sözlere saplantı derecesinde önem veren ve belki de bu önem yüzünden pink floydun dağılmasına sebebiyet biri bile bir şarkıyı coverlıyorsa o şarkı candır...
not: roger watersla ilgili söylediğim şeyler yanlış algılanmasın kötü bir amaçla söylemedim kesinlikle.
pinhaninin yeni şarkısıdır. biraz değişik ama hoş şarkıdır. ancak kayıtların kollektif istanbulla yapıldığını söylemelerinden böyle bir şey bekleniyordu.