"Gölgelerin gücü adına güç bende artık" He-man>> 4-5 yasindaki bir çocugun bu repliği tekrarlayıp kılıç zannettiği bir dal parçasıyla avlu duvarından düşmesi (atlaması).. sonuç: kırık bir kol!
"ama bu haksızlık öyle değil miii?" Calimero. <zararsız>
Rahat bir renk olarak kabul edilir. karşınızdakinin kendini resmiyetten uzak ve daha rahat hissetmesini ve açılmasını sağlar. sadakati de sembolize eden renktir.
Odası dağınık, hayalgücü savruk, pcmania bir karakterdir. malzemesi boldur. gecenin 3'ünde aklına takılan şeyi ya not alır ya çizime döker. tasarım yeteneği kuvvetli olan bu kimseler her yerde kendilerini belli ederler. kah çizerek kah susarak...
gregor samsa'nın başkalaşmasına benzemektedir son dönemlerde. ruhu, felsefesi olmayan kütlelere yapılan ruh teslimidir. aslında bi felsefesi vardır ama açıklanası değildir.
Değerli üstad birgün anadan ürüyan galata köprüsünde yürümektedir. zabitler yakalayıp "sapık mısın be adam bu ne hal?" diye sorarlar. Şarap fıçısından çıkıp sokağa fırlayan Neyzen:
-Görmüyor musunuz ben şarap giydim üzerime!
Insan olmanın gereklerinin farkında olan kişiye karşı duyulan sevgidir. ki bir (Yunus Emre) söz(ü) olayı bitirir: "Yaradılanı severim yaradandan ötürü"
Armudun sapı var domatesin hormonu; gözünün üstünde kaşın var burnunda iki delik; ben modernim sen postmodern... deme durumları.
ancak sevgili ancakveancak şartıyla sevdiği için dayanır.
Madem siyah kedi ugursuzluk getiriyor e o zaman beyaz kedi de ugurdur! mantığının sesini duymak istememdeki başrol oyuncusu hayvan. bir höööööööööööööööyt çekesim var...
Bu tip insanlar düş gücü kuvvetli olan insanlardır. Hep bir dağınıklık vardir hayatlarında. Oysa ki görünen şey dağınıklık olmasına ragmen görünen görüntünün arkasındaki gerçeklik düş dünyasının çok çekmeceli, çok renkli oldugudur. Bu insanların tıpkı odaları gibi masaüstleri de dağınıktır. Az biraz performans düşse de hem masaüstündeki klasörlerden hem yerdeki notlardan hem de raflardan yere inmiş kitaplardan memnundurlar.
1911'lerde ortaya çıkan, nesneye birçok noktadan bakıp biçimi (küplerle) ifade eden akım. Asıl yaratıcısı birçok insan tarafından Picasso olarak bilinir...
Buyrunuz çok bilinmeyen bir anektodu paylaşayım:
Picasso ve Georges Braque , iki iyi dosttur. Paslaşarak çalışırlar. Nitekim artık onlarda amaç nesneyi bozmak, yeni bir form ortaya koymaktir. Çok sayıda çalışma yaparlar. ama adı henüz konmamıştır , çocuk da doğmamıştır zaten.
Dünyanın siyasi karışıklığının sürdüğü bu dönemde Georges Braque asker olarak savaşa katılır. Dönüşünde dünya(sı) bıraktığı gibi değildir. Kübizm adında yeni bir akım dolaşmaktadır sanat dünyasında , zelzele etkisi yapan bu akımın yaratıcısı picasso olarak bilinir.
Georges Braque şaşkındır az. Olayı şöyle özetler: "Picasso'yu hamile bırakmış savaşa katılmıştım. Ama benim dönüşümü beklemeden , o çocuğu doğurmuş. Adı da kübizm olmuş!"