ürkütücü gerçek. metropol hayatına adapte olmaya çalışan erkeklerin pek çoğu spor yapmaya vakit bulamıyor. düzenli spor yapanlar da genellikle bir baltaya sap olamamış kültürsüz erkekler. dolayısıyla hem bakımlı bir vücuda hem de belli bir kültür seviyesine sahip erkek bulmak pek zor. olanlar da zaten bir mehmet günsür, bir behlül oluyorlar. onları da sosyetik güzeller kapıyor. bize kalanlar da sürekli göbek büyütenler oluyor haliyle. oysa ki türk kültürüne de yerleşse şu spor yapma alışkanlığı, mesaiden sonra bir salona gidip çalışsanız ne de güzel olur.
bu adam kullanıldı mı bilmem ama seçilmemesi için yapımcılarca özel çaba harcandığı kesin. son kalan iki yarışmacı için yeniden oy kullandırılması sırf bu adam seçilmesin diye yapıldı diye düşünüyorum, aksi taktirde hem programın hem acun'un imajı yerlerde sürünecekti. iki turlu seçim sistemi sayesinde başkalarına oy vermiş insanlar da sırf bu adam seçilmesin diye dansçı çocuklara oy yağdırdılar, ben de dahil.
çevremdeki tüm erkeklerin sahip oldukları ortak görüş. her ne kadar moda dünyası aksi anlayışı pompalamaya çalışsa da kadın dediğin zayıf olup kıvrımları kaybolduğunda zerafeti kaybolan bir cinstir. kadın dediğin yumuşak olmalı. sorarım size, hangi erkek kemik okşamak ister ki? hem ne güzel demiş atalarımız, bir dirhem et bin ayıp örter diye.
döner bıçağını evde unutan ustanın yandaki dükkandan ödünç aldığı kılıçla işe girişmesidir.
ya da osaka'daki bir türk dönercisinin sempatik görünme maksatlı yaptığı eylemdir.
eğer kılıç, hattori hanzo kılıcı ise iki kat dikkatli olmak gerekir.