Bir Bavul oyuncağı ile her akşam saat 9.30 da Kızılay Yüksel Caddesine renk ve neşe katan oyuncakçı. Oyuncakları gidip yerinde tek tek seçebileceğiniz gibi kendisi her oyuncağın hikayesini de seve seve anlatıyor. Muhabbeti için bile gideni çok gördüm, çok samimi bir tezgaha sahip. Kendisinin büyük bir koleksiyonu var, geri kalanları ise satıyor. Sattığı oyuncaklar çocukluğumuzdan bugüne kadar hepimizim bildiği çizgi film animasyon karakterleri. Yeni dönem bilimum pahalı oyuncakçıların sattığı figürleri de çok uyguna
bulabiliyoruz kendisinde. Online olarak da ulaşmak isteyenler, bu renkli profile bakabilir. (bkz: https://instagram.com/bir...&igshid=1bcua6gf4193j)
Bir Bavul oyuncağı ile her akşam saat 9.30 da Kızılay Yüksel Caddesine renk ve neşe katan oyuncakçı. Oyuncakları gidip yerinde tek tek seçebileceğiniz gibi kendisi her oyuncağın hikayesini de seve seve anlatıyor. Muhabbeti için bile gideni çok gördüm, çok samimi bir tezgaha sahip. Kendisinin büyük bir koleksiyonu var, geri kalanları ise satıyor. Sattığı oyuncaklar çocukluğumuzdan bugüne kadar hepimizim bildiği çizgi film animasyon karakterleri. Yeni dönem bilimum pahalı oyuncakçıların sattığı figürleri de çok uyguna
bulabiliyoruz kendisinde. Online olarak da ulaşmak isteyenler, bu renkli profile bakabilir. (bkz: https://instagram.com/bir...&igshid=1bcua6gf4193j)
her kız ömründe en az bir kere kahküy kestirmek ister, hatta hep ister ama bir kere cürret eder. sonuç genellikle hüsran olur ve kahküllü kızlara gıcık olurlar. (bkz: ben)
kuzenim fatihdiyebiri ni severdi, bendi onun için şarkı şiir akrostiş falan filan yazmıştım, bana ne oluyosa amk neyse sözleri şöyleydi, patenti bana it çalmayın. *
fazla kalamıycam bugün
az bir eşyam kalmış sende
tozlu rafların arasından
inan sen dönmeden gidecektim
hata yaptım ben bir anda
müziğinin ne kadar orijinal olduğunu iddia etsem de
bu şarkıdan çalmıştım.
bunu ilk defa biriyle paylaşıyorum, çok mutluyum.