günümüz türkiye' sinin geleceğidir. öyle bir noktadayız ki bu kritik seviye aşılırsa daha kimseyi gönderemeyiz, kendi vatanımızda yabancı oluruz. ayrıca araplara verilen kapitülasyonlardan vazgeçmek lazım.
kuran' ı "anlayasını diye arapça indirdik" diyen birinin, kuranın, kişinin anladığı dil olan türkçe üzerinden okumasına, dinlemesine bir itirazı olacağını düşünmek cahilliktir.
ibni sina' nın erit sür dizlerine ağrılara iyi gelir dediği, hepimizin gerek sac kavurma gerek ciğer şiş gerekse adana kebabın içinde vücudumuza davet ettiğimiz mükemmel gıda.
zam dediklerinin enflasyon farkı üzerine ne verilecekse onun olması gereklidir. bunlar zam yapıyor güya enflasyon farkının altında kalıyor. fark verince de enflasyona ezdirmedik oluyor.
şahsen iki ay kadar önce gerçekleştirdiğim eylemdir.
sinüzit başladı farenjit ile birlikte. sigaranın kokusu da rahatsız ediyordu. tedavi bitti iyileştim sonra sigaranın kokusu beni çok rahatsız etmeye başladı. istesem de içemedim. ne zaman canım çekse aklıma hep sigaranın o kötü kokusu geldi. sonrasında nikotin bağımlılığı da azalmış olacak ki canımın sigara çekmesi olayı git gide azaldı. şimdi neredeyse hiç istemiyor. olsa da olur olmasa da olur pozisyonuna gelince olmasın diyebiliyorsunuz. sonrasında bayağı bir balgam atma oldu, solunum düzeldi, tıkanma kalmadı, kas krampları azaldı. hatta geçen hafta röntgen çektirdim ve solunum testine girdim ne durumdayım diye.
zevkle sigara kullanan birisi için oldukça zor bir karar ama imkansız değil. sağlık konusu bir yana kokusu da çok rahatsız ediyormuş insanları. neler çektirmişim sevdiklerime.
hayat bulmak, canlının büyümesi, gelişmesi başlı başına entropiye aykırıdır. bu yüzden ölüm denen bir gerçeklik vardır. canlı olmak, bir gün ölecek olmak demektir.