ABD'li tarihçi Tarpley'in, Türkiye hakkında yaptığı analizin sonucudur. Sosyal medyada videosu dolaşan tarihçi ''Obama Erdoğan'ı aldatıyor, Türkler kaybedecek'' dedi.
ABD'li tarihçi Dr. Griffin Tarpley, Türkiye ve Suriye sorunu konusunda şok bir analiz yaptı. Sosyal medyada videosu dolaşan tarihçi, ''Obama Erdoğan'ı aldatıyor, Türkler kaybedecek'' dedi.
''Obama'nın her hafta Erdoğan'ı aradığını, kibir ve hırsı ile oynayarak onu bir yere ittiği söyleniyor'' iddiasını da ortaya atan Tarpley, ''Mübarek'in düşürülmesinden sonra Türk hükümeti Yeni Osmanlı imparatorluğu fikri ile kandırıldı. Bu aldatmaca ile sıfır sorundan, başta Kürt sorunu olmak üzere, onlarca sorunlar dizisine geçiverirsiniz'' dedi ve şunları söyledi;
PKK VE CIA: Simon Hersh'e göre PKK, CIA'nın desteklediği bir örgüttür; CIA, PKK'yı iran'a karşı kullanmaktadır. Yakın geçmişte Fransa'da Cumhurbaşkanı Mitterand'ın eşi Danielle Mitterand PKK'nın koruyucu azizesi idi. Bir yıl önce, israil Dışişleri Bakanı Lieberman, Mavi Marmara'daki davranışından dolayı Türkiye'yi cezalandırmak için israil'in PKK'yı destekleyeceğini söyledi. NATO'nun Yunanistan aracılığıyla PKK'yı desteklediği haberleri var. Bana göre Türkiye'nin anlaması gereken bu !..
TÜRKiYE'Yi YOK ETMEK iÇiN: Türkiye'yi ziyaret ettim, pek çok siyasi lider ile görüştüm. Türkler öncelikle Amerika ve ingiltere ile ittifakın "öldüren bir kucaklama" olduğunu anlamalı; bir başka deyişle ingiliz- Amerikalılar Türkleri öldürene kadar sevecekler. Türkleri Suriye'ye karşı kullanacaklar. Ve çatışmayı modern Türkiye'yi yok etmek için kullanacaklar. Korkarım, Obama'nın aldattığı Erdoğan ve Davutoğlu bu psikoloji ile kendi çukurlarını kazıyorlar. Kazanacakları hiçbir şey yok ve kaybedecekler.
SURiYE'DE iSYAN BASTIRILIYOR: Ortada bir de Rusya sorunu var; 19 ncu yüzyılda her 20 yılda bir, Türk-Rus Savaşı olurdu. Son zamanlarda bir Türk- Rus Savaşı olmadı ama o istikamette adımlar atılıyor. Şu bilinmelidir ki, Suriye güvenlik güçleri isyancılara karşı başarılı bir harekât yürütüyorlar, isyan bastırılıyor; Buna paralel olarak, olayların ağırlık merkezi, gerçek bir devrimci hareketin başladığı Suudi Arabistan ve Katar'a doğru kayıyor.
iSKENDERUN'DA CIA VAR: Şu anda Türkler, güney bölgelerinin tamamını CIA'ya devrettiler. Oralarda CIA başıboş, kontrolsüz dolaşıyor. iskenderun otellerinde CIA cirit atıyor. Oteller El- Kaide teröristleri ile dolu. CIA Adana yakınlarındaki incirlik üssünden, bölgeye getirdikleri teröristleri kullanıyorlar. Ve bunun Türkiye'ye geri dönüşü feci olacak.
resmi olarak bugün karara bağlanan grevdir. 15 mayıs tarihinde thy 16.000 çalışanı ile greve gidecektir. 16.000 çalışanın kaçı greve gider bilemem ama eğer 15'inde thy ile seyahatiniz varsa başka alternatifler düşünmeniz gerektiğini sanıyorum. thy çalışanları (özellikle uçuş personelleri) bu grevi es geçer ve mobbing çalışmalarına boyun eğerse, şirketin tüm yaptırımlarına eyvallah çekmek zorunda kalacak ve bunun sonucunda insanlık dışı şartlarda çalışmaya zorlanacaklardır. özellikle uçuş personellerinin maruz kaldığı mobbing sonucunda iş yükünün artması, uçuş sürelerinin ihlali ve istirahat sürelerinin aşırı derecede kısaltılması sebebi ile beyin kanaması, kalp krizi sonucu ölümler çok daha fazla artacaktır. hali hazırda duyma bozukluluğu, bel fıtığı, varis ve strese bağlı psikolojik bozukluklar zaten yaşanmaktadır. bunlara son vermek için elde kalan tek koz maalesef bu grev. hayırlı uğurlu olsun.
Hava iş'ten yapılan açıklamada:
işveren görüşmelerde sendikanın değişiklik önermediği maddeler de dahil Toplu iş Sözleşmesi'nin 107 maddesini de uyuşmazlığa götürmüştür. işveren kazanılmış haklarımızı da tehlikeye sürüklemiştir.
Toplu iş Sözleşmesi'ne rağmen vardiya saatlerini insan biyolojik saati ile uyuşmayan saatlere çekerek ve normal çalışanları günde 9 saat çalıştırmak için çalışmalar yapmaktadır.
THY işvereni sürekli Toplu Sözleşme'yi haksız ve hukuksuz biçimde ihlal etmektedir. Şirket prosedürlerini adeta işçilerin haklarını yok etmek için araç olarak kullanmaktadır.
Sendikanın görüşü alınarak değiştirilmesi gereken personelin özlük hakları bu madde hiçe sayılarak keyfice değişikliklere uğratılmaktadır.
Uçucu ekiplerin uzun menzil uçuşlardaki 36 saatlik dinlenme hakkı bir gecede 24 saate indirilmiştir. Örneğin, hiçbir mantıklı gerekçe gösterilmeden artık insanların saçı, ruju, giyimi ile ilgili kısıtlayıcı ve açıkça mobbing içeren kadını bir süs eşyası gibi gören uygulamalar ısrarla dayatılmaktadır.
işçiler sağlıklarını koruma hakkından bile mahrum edilmekte, sağlık raporu kullananlar işten çıkarılmakta, insanlar uçuş emniyeti hiçe sayılarak hasta hasta işe gitmek zorunda bırakılmaktadır.
Uçucu ekiplerin kazanılmış haklarını yok etmek ve SHGM'nin bilim dışı SHT 6A-50 talimatını uygulamak için baskılarla uçuş planlamaktadır. Planlamalar ucu ucuna limitler zorlanarak yapılmakta aylık planlamaları günübirlik değişikliğe uğratılmaktadır.
işveren yasal sorumluluk olarak altına imza attığı Toplu iş Sözleşmesi'nde ikramiye ödeme tarihine bile uymamakta hukuksuz davranmaktadır.
Dışarıdan Alınan bakım teknisyenlerinin başka şirketlerde çalıştığı yılları kıdemden sayarken bu şirkete yıllarca hizmet vermiş bakım teknisyenlerinin kımdeliğini yok saymaktadır.
iş yükü ikiye katlanmış filo sayısı her yıl yüzde 20 büyüyen ve 1.100.000 TL kar açıklayan THY çalışanlarının bunca özverisine rağmen işçilere yüzde 3 gibi komik zam önerisinde ısrar etmiştir.
işveren geçen Mayıs ayında AKP Milletvekilleri ile birlikte getirdiği Anri Demokratik grev yasağına karşı çıkan bu nedenle haksızca işten çıkarılan 305 işçiyi bilirkişi raporları, mahkeme kararları ve Yargıtay Onamalarına rağmen hala işe döndürmemektedir.
Asıl önemlisi bu şirkette iş barışı ve huzuru yok edilmiştir, sendşkasız Toplu iş Sözleşmesiz bir düzen için sendikasızlaştırmaya yönelik planlı ve sistemli bir saldırı yürütülmektedir.
işte bu nedenlerle tüm uzlaşı çağrılarımıza yanıt verilmediği için 15 Mayıs'ta grevdeyiz!
THY'den yapılan açıklamada:
Hava-iş Sendikasının uzlaşmaz ve dayatmacı yaklaşımları nedeniyle bugüne kadar bir sonuca bağlanamayan 24. Dönem Toplu iş Sözleşmesi görüşmelerinde, bugün Hava-iş Sendikası tarafından 15 Mayıs 2013 tarihinde grev uygulamasına başlanacağı ilan edilmiştir.
Türk Hava Yollarının büyüme sürecinin artarak devam ettiği bu dönemde alınan grev uygulama kararının ne Şirketimize ne de çalışanlarımıza herhangi bir yarar sağlamayacağı açıktır.
Türk Hava Yolları alınan grev kararına karşılık lokavt kararı almayacaktır. Türk Hava Yollarının faaliyetleri aksamadan sürecektir.
Hava-iş Sendikasının bu sorumsuz karardan vazgeçerek 16 bin çalışanın bir an önce imzalanmasını beklediği Toplu iş Sözleşmesini imzalayacağını ümit ediyoruz.
Sendikanın bu sorumluluğu göstermemesi halinde çalışanlarımızın, grev uygulamasına izin vermeyeceklerine, ülkemizin Dünyadaki gururu haline getirdikleri şirketlerine ve geleceklerine sahip çıkacaklarına, greve katılmayarak çalışma haklarını kullanacaklarına inanıyoruz.
Hava-iş Sendikasını yasadışı eylem sebebiyle iş akdi feshedilen 305 kişinin işe alınması dayatmasından vazgeçerek 16 bin kişinin bir an önce sonuçlanmasını beklediği Toplu iş Sözleşmesini imzalamaya davet ediyoruz.
bir amerikan fast food firmasıdır. amerika'da hemen hemen her alışveriş merkezinin food court'unda görebilirsiniz.
garsonları belli saatlerde acayip dansları ile sizleri eğlendirmeye çalışır. çalışanları genelde taş olmayıp, gayet dötlü göbekli ablalardır. her masada bir adet music box bulunur, ücreti mukabilinde kullanılabilir. bir de philly cheese steak'i vardır ki akıllara zarar bir lezzet. zamanında türkiye'ye de açılmış fakat yüksek fiyatlarından ötürü ve damak zevkimiz olmadığından ötürü kapanmıştır. yolunuz düşerse uğramaktan çekinmeyin derim.
ilk bakışta abartılmış bir söylem olduğu düşünülebilir. fakat değildir.
sayın uluç önce türk hava yolları personelinin aldığı maaşa ve sahip olduğu haklara değinmiş. belli ki birilerinin talimatı ile yazılmış bu yazı. zira araştırma yapılmadan yazılmış bu yazı senelerin gazetecisine hiç yakışmıyor.
türk hava yolları personeli türkiye standartlarına göre iyi para alıyor evet. fakat ne şartlar altında alıyor sanırım bu konu hakkında herhangi bir fikri yok kendisinin. özellikle de uçuş personellerinin çalışma şartlarından hiç haberi yok sanırım. şu an bu insanlar gecelerini gündüzlerine katarak, limit üstü ve insanlık dışı şartlarda çalışmaktadır. hiç bir kurala uymayan şirket yönetimi adeta tüm havacılık kurallarını hiçe sayarak kendi kafalarına göre kurallar koyup onları uygulatmaya çalışmaktadır. gerek yedikleri basınç, gerek radyasyon, gerek fiziksel ve beyin olarak aldıkları zarar ortaya konduğunda, bu insanların aldıkları para az bile. ölüm tehlikesinden hiç bahsetmiyorum bile. tabii (#18688456) bu konu da işin stres bölümü ve tabiri caizse en yıpratıcı bölümü. en ufak bir ses yükseltmesinde beğenmezsen ''istifa et kardeşim, dışarıda o kadar işsiz var'' mantığı devrede tabii ki. bu yüzden işler her zaman daha kötüye gidiyor.
gel gelelim 305 işçiye. Anayasal ve yasal grev hakkını yıkıcı bir eylem gibi sunmak nedir sayın uluç ? Korku imparatorluğunun yaydığı hak ararsanız başınıza her şey gelir politikasının sözcülüğüne soyunmak nedir ?
sayın uluç; Hava iş Sendikası, tam da bu en önemli sezonda "Grev yaparım ha" duyurusu ile ortaya çıkmadı. grev konusu yaklaşık 2 senedir gündemde. anti demokratik bir hareketle bu çalışanların grev hakkı ellerinden alınmıştı fakat yurt dışından gelen baskılarla, sendikaların baskıları bu hakkın geri verilmesine vesile olmuştur. emin olun hiç bir çalışan grev istemez. herkes ekmeğinin derdinde. fakat artık işler öyle bir boyuta gelir ki bazen, grevden başka bir yol kalmaz. zaten bu yüzden grev anayasal bir haktır.
thy'den atılan 305 kişi için hava-iş'i suçlamasını ve saldırmasını biliyorsun ama adama sorarlar, madem o kadar üzüldün peki ne yaptın bu 305 kişi için ? thy çalışanının aldığı parayı kuruşu kuruşuna takip ediyorsun, köşe yazılarına taşıyorsun eyvallah. peki o üzüldüğün hakkını arayan 305 kişi için ne gibi bir destekte bulundun ? hiç sormuş mudur kendisi acaba bu insanların derdi neydi ? para mı, şan mı şöhret mi ? bu insanlar aylardır işlerine geri dönebilmek için eylemdeler. mahkeme işe iade kararı vermesine rağmen işe alınmıyor bu kişiler. hukuk nerede ? aydın yazarlar nerede ? siz neredesiniz ?
gerçi uluç bey haklı. onun bindiği uçağa özel yemekler yüklenir, özel şaraplar yüklenir. onlarsız uçamaz. herkes önünde eğilir. çalışanlara bin bir kompleks yapılır falan filan. feel like a king ! zaten muhtemelen thy yönetimi karşılıyordur bilet parasını da. karşılamasa bile bu yazıdan sonra 5 dış hat, 10 iç hat beleş uçuş garanti.
sendika'da suçlu tabii ki. Bu sendika gerçek işçi hakkını koruyan bir kurum olsaydı o 305 kişinin maaşlarını diğer aidat aldıkları 16.000 kişinin sendika aidatlarından karşılamaları gerekirdi o kişilerde mağdur olmazdı.
inşallah bir gün de thy yönetiminin uçak alımlarindan aldıgı %10'luk komisyonu araştırırsın. On yilda 100 uçak alındı. uçak başı 20 milyon dolar kimlerin cebine giriyor bir araştır bakalım.
03/04/2013 tarihinde oynanan real madrid - galatasaray maçı sonrası, maçı 3-0 kaybeden temsilcimiz için sarf edilen haber başlığıdır.
bir çok haber sitesinde yer alan bu başlığın sanatsal ellerden çıktığı aşikar. zira real madrid'i kardemir çelik karabük spor ile kıyaslayan zekanın basite indirgenemeyecek kadar kayda değer olduğunu düşünüyorum.
dünya'nın belki de en iyi ikinci takımına 3-0 yenil ve turu zora sok. olacak iş değil. şimdi işin yoksa kalk ve real madrid'e biraz'cık fark at.
biri de demiyor ki aga bu işin zoru mu kalmış ?
biz de istiyoruz galatasaray 5 tane giydirsin madrid'e ama göz var nizam var, akıl var mantık var.
- hilmi yarın akşam sinemaya gidelim mi ?
+ maç izliycem aşkım bi sus ne sineması ? zaten galatasaray turu zora soktu. bu sefer maç bizim sahamızda, şimdi onlar düşünsün. başka zaman gideriz.
ülkemiz hava yollarından sadece thy'nin uyguladığı bir alım sürecidir. binbir türlü mülakattan ve araya sokulan referanstan sonra işe girdiğiniz taktirde, bu eğitim masrafı on yıl süre ile maaşınızdan kesilir. varsın kesilsin. girdiğiniz andan itibaren hayatınız kurtulacaktır. fakat yaş biraz ilerlediğinde bir çok hastalıkla karşılaşacağınızdan emin olabilirsiniz. zira kalp krizi bu meslekte çok sık görülür. her gün yediğin basınç ve kozmik radyasyon da cabası. şöyle bir durum da var ki; ülkemizde uçuş personelleri insani şartlarda çalışmıyor. değer mi değmez mi size kalmış.
yeni çıkan Nisan ayı ilanına başvurmayı düşünenler için aranan bazı kriterler :
THY Yetiştirilmek Üzere Pilot Adayı Alımı (Nisan-2013)
T.C. Vatandaşı olmak
Ek te yer alan 4 yıllık lisans bölümlerinin birinden mezun olmak (Yurtdışında lisans eğitimini tamamlamış adayların denklik belgesi ibraz etmeleri zorunludur.)
01.01.1983 ve sonrasında doğmuş olmak
Erkek adaylar için boy 165 cmden kısa, 190 cmden uzun olmamak ve beden/kitle endeksine uygun olmak
Bayan adaylar için boy 160 cmden kısa, 190 cmden uzun olmamak ve beden/kitle endeksine uygun olmak
Askerlik hizmetini tamamlamış veya ilan tarihi itibari ile en az 2 yıl tecilli olmak.
Daha önce THY A.O. veya diğer kuruluşlardaki görevlerinden disiplinsizlik nedeniyle ayrılmış olmamak
Adli sicil ve arşiv kaydı olmamak
Sağlık Şartları:
Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatının (ICAO) Annex-1deki ve JAR FCL-3deki Ticari Havayolu Pilotu şartlarına uygun olmak (Adaylar bu şartları sağladıklarını belgeleyen raporu, daha sonra duyurulacak tarihte belirtilecek hastanelerden kendi imkanları ile temin edeceklerdir)
Yabancı Dil (ingilizce) Şartları:
Son 2 yıl içinde aşağıda belirtilen ingilizce dil sınavlarından istenen minimum puanı belgelemek
TOEFL (IBT): 75
IELTS (Akademik): 6,5
Başvuru tarihinde geçerli dil belgesine sahip olmayan adaylar, alacakları ingilizce dil belgelerini daha sonra kendilerine bildirilecek tarihe kadar ibraz edebilirler.
Başvuru Şekli ve izlenecek Yol :
Yukarıdaki kriterlere uygun adayların, THY A.O. resmi internet sitesi üzerinden başvuru yapmaları gerekmektedir
Kriterlere uygun bulunan adayların aşağıda yer alan belgeleri daha sonra kendilerine bildirilecek tarihte ibraz etmeleri gerekmektedir.
Evrak Listesi
Nüfus Cüzdan Sureti (Muhtar veya Noter onaylı)
1 adet fotoğraf
Noter onaylı diploma sureti (yurtdışında lisans eğitimini tamamlamış adayların noter onaylı denklik belgesi sureti)
Özgeçmiş (fotoğraflı)
ilanda belirtilen ingilizce dil belgesinin noter onaylı sureti.
Askerlik durum belgesinin noter onaylı sureti.
Son 6 ay içinde alınmış adli sicil ve arşiv kaydı aslı.
Açıklama
Kriterler arasında belirtilen ingilizce dil belgeleri haricindeki belgeler kabul edilmeyecektir.
Adayların ibraz edecekleri diploma üzerinde yer alan bölüm isimlerinin, ilanda yer alan bölümler ile bire bir aynı olması gerekmektedir.
Sadece resmi internet sayfası üzerinden yapılan başvurular kabul edilecektir.
kompleksli bir bireyin sanısıdır. söz konusu kişi bir miktar daha fazla ücret ödeyerek thy'den bilet almıştır. işte her şey bu noktada başlar. kişi memnuniyetsiz bir şekilde uçağa biner. ilk olarak koltuk aralıklarından şikayet edilir. daha sonra muhakkak yerini beğenmez ve yerinin değiştirilmesini ister. yolculuk kısa veya uzun olsun bu hiç önemli değil, direk bir yastık ve bir battaniye ister. yastık ve battaniyesi gelen memnuniyetsiz menopoz bu seferde bunların kirliliğinden şikayet eder ve her seferinde yastıkların kılıflarının değişip değişmediğini irdeler, yanındakileri de kıllandırır. sıra yemeğe içmeye gelmiştir. ne de olsa uçan restoran ve kalifiye şef garsonlar emrine amadedir. uçak kalkmadan kırmızı şarabını ve fındığını ister. kırmızı şarap tabii ki fransız olmalı, fındıksa olmazsa olmaz.
bir de kalkış sırası varsa alanda eğer, yandı kabin görevlileri...
-neden geciktik ?
-neden kalkmıyoruz ?
-bu türk hava yolları hep böyle
-kaç dakikadır bekliyoruz, karnımız acıktı. yiyecek bir şeyler getirin bari.
-evimize geç kaldık, daha kaç saat beklemeyi düşünüyorsunuz ? (sanki kaptanlar ve kabin memurları, evlerine, ailelerine çabucak dönmek istemiyorlar, zevk için rötara sebebiyet veriyorlar)
ve uçak kalkar. sıra yemek servisine gelmiştir. menüde tavuk ve makarna vardır. gel gör ki onun oturduğu sıraya gelene kadar tavuk maalesef kalmamış. kabin görevlisi arkadaş tavuğun kalmadığını ve makarna ikram etmek zorunda olduğunu söyler ve kıyamete davetiye çıkarır.
-nasıl tavuk kalmaz ?
kabin görevlisi de zavallım diyemez ki; ''bir saniye arkada kesip getireyim'' diye. onun yerine yemeklerin yarı yarıya yüklendiğini ve kendilerine dağıtılan menünün içinde de seçenek kalmayabileceğinin notunu gösterir. başka bir alternatif olarak ise de uçuştan önce özel yemek siparişi verebileceğini söyler. ama karşısında güçlü bir ego ve aldığı biletle birlikte komple uçağı satın aldığının sanan bir kişi vardır. kabin memuruna cevaben; ''ona göre yükleseydiniz o zaman'' şeklinde bir cümle kurar.
şimdi bu varlığın mantığına göre düşünürsek; atıyorum 180 yolcu varsa, 180 adet makarna ve 180 adet tavuk yüklenmelidir uçağa. bu da 180 yemeğin çöpe gitmesi demek, hem de tek bir seferde. thy'nin günlük uçuş sayısını ve atılacak binlerce yemek sayısını düşünün ?
kabin memurları bu egodan kurtulmak için kendi yemeklerini sundukları bile olur. utanmadan onu yiyenleri gözümle gördüğümü söyleyebilirim.
bir de bunun kusana kadar içki içen, insanları rahatsız eden versiyonları vardır. her şey bilete dahil ya, beleş. ne güzel mantalite.
dünyanın dört bir yanına seyahat ederim. bu yüzden sık sık gözlemleme fırsatım olur. gözlemlediğim kadarı ile de bu sorunları çıkaran egolar maalesef genel olarak hep türk, kendi insanımız.
yolcu olarak bizlerin amacı bir yerden bir yere güvenli ve emniyetli bir şekilde gidebilmek. uçakta verilenlerse bir ikram. adı üstünde, ikram.
son olarak sözüm sana ey beyinsiz varlık; orası restoran değil, uçak uçak !
21 ocak 2013 Los Angeles-istanbul seferini yapacak TC-JJO kuyruk tescilli uçak, kalkıştan hemen sonra arızalandığı için kalktığı havalimanına geri döndü. Uçaktan indirilerek terminale alınan yolcular, arızanın giderilmesini beklerken bu sırada Türk Hava Yolları uçağının uçuş ekibinin görev süresinin dolmak üzere olduğu ve yeni ekibe ihtiyaç duyulduğu kaydedildi. Yedek ekipte şehir merkezinde gezdiği için uçmayı kabul etmemiş.
Şimdi buradaki haberciliğe bakarsak yedek ekip şehirde gezdiği için uçmayı kabul etmemiş. THY gibi bir şirkette böyle bir şey mümkün müdür ?
los angeles istasyon müdürü : yolcular mağdur, uçak arızası yaşandı. şu anki ekibin mesaisi tutmuyor. uçağı sizin teslim almanız gerekiyor.
kabin amiri hostes: ay biz şu an hollywood'da geziyoruz şekerim, uçamayız. sen uç. hahaha
Haberciliğin bu kadar ucuz olmaması gerektiğini düşündüren bir haber. Öncelikle yedek ekip diye bir şey yoktur. yedek ekip dediği ekipte başka bir görev için oradadır. Ekip Şehirde Gezdigi icin degil 1 gün once istanbul-los angeles ucusu yaptıgından, minimum istirahat süresi tutmadığından uçamazlar, öyle uçuşu kabul etmeme gibi durum soz konusu olmadıgı gibi, Uçamamaları sivil havacılık kanunlarınca nettir, bu da ucus guvenligi icindir. bu cahilce konuşmalar ve haberler havacılıkta olmaması gereken şeylerdir. hele ki havacılık haberleri veren bir sitede hiç olmaması gerekir. işin garibi ise; aldığım birinci elden habere göre o yedek ekip diye tabir ettiği ekip hiç bir şekilde aranmamıştır bile. yıllar yılı türk hava yolları kabin ekibine olan bu düşmanlığın sebebini anlamak en doğal hakkımız.