kuşkusuz aragones eleştirilebilir, eleştirilmelidir de. ancak yurdum futbol medyasının, her başarısız sonuçta aragones'e dede diyerek yüklenmesi hiç etik değildir.
1965 yılında Aydın'da doğan şair. Yayınlanan eserleri şunlardır. Meczup ve Hançer (şiir.1990), Cam Tesbih (Roman, 1995), Şair Nabi'nin Hicaz Seyahatnamesi (inceleme, 1996, Osmanlı'nın Bozgun Yılları (Araştırma 1997), Yadigar-ı Selanik (inceleme, 2007) Aydın Hatırası (inceleme 2008)
dumur bir durumdur. şimdiye değin, özel yaşantısı ve programlarında bolca yaptığı belden aşağı,lümpen espriyle gündeme gelen ve kimi zaman çalıştığı tv kanallarından yarattığı skandallar sonrasında kovulan m.ali erbil'in birden keskin bir muhalifliğe soyunması anlaşılabilir bir şey değildir. Türkiye'de muhalefet boşluğu var diyenler haklı galiba.
dumur bir olaydır. örnekleri var. hani insanın '' senin ne işin var orada ? '' diyebileceği bir haldir. eleştiren mizahın, hakim kapitalist sisteme entegre olması hazin bir vakadır.
daha bir gün önce gördüğün ve sarıldığın teyzeni, bir gün sonra kaybetmek. '' sizin hiç babanız öldü mü ? '' diyen şair gibi ben de sorayım '' sizin hiç teyzeniz öldü mü ? '' benim bir kez öldü, ciğerim yandı...
son '' her kuşun eti yenmez '' kitabında gördüm. kitabın bir yerinde, hem tuncay özkan'ın telefonunu bilmediğini söylüyor, daha sonra tuncay özkan'dan yakın arkadaşım diye bahsediyor. ve en sonunda tuncay özkan'ın kendisini telefonla aradığını söylüyor.
istanbul gata'nın karşısında, haydarpaşa numune hastanesinin arkasında eğitim veren bir lisedir. çankaya'dan belediye başkanı olan, eski sağlık bakanı bülent akarcalı'nın adını taşır.
hala, 28 aylık olmuşta daha kakasını söyleyemeyen bebeklerin, bir sürü yedikleri abur cuburdan sonra, odanın bir köşesine gizlenerek, kakasını yaptıktan sonra insanın burnuna gelen, buram buram anadolu kokan koku. kaka alınmadığı sürece, oda parfümleri nafiledir.
erkeklere özgü bir kavramdır. gece yarısı herkes yattığında, uyduda yayın yapan şifreli erotik kanallarının falanca saatlerde şifresiz yayın yaptığı gibi yayınlan şehir efsanelerinin etkisi altında kalınarak, atlet-don, eli şeyinde nöbette beklemektir.
yıllar önce salihli'de zeki müren televizyonda '' merhaba sevgili izleyicilerim'' deyince, '' sana da merhaba'' diyen kadın kocası tarafından bir güzel dövülüp, kolu kırılmış ve daha sonra karısıyla barışmak için iki tane burma bilezik feda edilmiştir.
tayyip'i üzmek Allah'ı üzmektir' entrysinde, bu sloganın tayyip erdoğan'ı da fevkalade rahatsız edeceğini belirtince, hemen ekşi oy müstehak oldu. bu yorumda, ne tayyip bey savunuldu, ne de tayyip bey yerildi. aklı başında hiç bir kimsenin kendisini haşa allah'la kıyaslanmaktan hoşlanmayacağı ifade edildi. her şeye ideoloji penceresinden bakmak tam da budur. ideolojik tercihlerimiz gerçekleri köreltmesi halidir.
erkekler için kaçınılası bir durumdur. ki her konu kavga malzemesi olabilir. muhtemelen kadınların beylik cümleleri '' sen beni sevmiyorsun'' cümlesidir.
lerzan mutlu'nun programında birbirinden ayrı yaşayan karı-koca çıkmış. adam çocuklarını görmek istiyor. kadın başka bir adamla imam nikahı yaptırmış. adam ve kadın avazı çıktığı kadar bağırıyor. lerzan mutlu ara sıra '' alırım program dışına'' diye müdahale ediyor. oysa, o programda ne denli bağırılırsa reytingler o denli artacak.
alaşehir'in yetiştirdiği, kenan evren, hayrı kozakçıoğlu, tevfik diker, erol toy gibi siyasetçi ve yazarlardan sonra, popüler kültüre armağan ettiği ünlü. arağan çağlayan'dan yarışma boyunca az çekmemiştir.
