university of victoria sucksecrets profesörlerinden maria ines rivero'nun diamond dreams university onkoloji profesörleriyle işbirliği halinde nevada'da yaptığı yıllar süren araştırmalarının bulgularına dayanarak ifade ettiği şok cümle.
tıp dünyasını şaşkına çeviren bu açıklamalardan sonra maria ines rivero, araştırmasında piyasada bulunan bir çok sütyen türünde kansere yol açan kimyasallara rastladığını ifade etti. basına yaptığı konuşmasında bayanlara; artık memelerini özgür bırakmaları gerektiğini, aksi halde amansız hastalığın pençesine düşebilecekleri uyarısını yaptı.
hadi kızlar, kansersiz bir dünya için göğüsler fora!*
(bkz: şehir efsanesi)*
tarihte çok kez rastlanmış seri katil hikayelerini duymuşsunuzdur. karın deşen jack, kızıl kasap, sapık ihtiyar andrei chikatilo gibi.. bu adamlardan etkilenip, onların işleyiş tarzına benzer cinayetler işleyen pek çok katil türemiştir. bu da kamuoyunda o cinayetleri işleyen tek bir kişiymiş gibi algılanmıştır.
bu olayın bir benzeri de sözlük ortamlarında da sanki pusuda bekleyip sizin entrylerinizi vahşice bir orgazmik zevkle kötülemeyi amaçlayan bir ibne varmış gibi lanse edilmektedir. aslında kendini seri eksici sanan bir çok ibnenin bir araya gelmesiyle onlarca hatta yüzlerce eksi oyun tek bir entryde toplanması hadisesi mevcuttur. kendilerini bir karakterin kişiliğinde canlandırmak isteyen gereksiz bünyelerin coşkulu sahiplenicisidir seovi.
işbu giri sözlük kullanıcısı olmayan okurları bilgilendirme amaçlı yazılmıştır.
atmlerde işlem sonlanırken ekranda kimi zaman beliren uyarı. herhalde makbuz için makinada kağıt kalmadığından ya da başka bir nedenden makbuz alamayacağınız için size şirin gözükme numaraları. hayır bir de şu var; siz zaten kartı sokunca makbuz istemiyorum diye seçiminizi yapmışsınız. zaten bunun dışında bir seçim yapmak zor çünkü anında orman katili moduna gireceksiniz. ekranda her yıl bilmem ne kadar ağaç kağıt için kullanılıyor diye uyarı da var. hemen duygusallaşıp hayır istemiyorum diyorsunuz yine de işlem biterken bu uyarı beliriyor. neyse olur öle.
özellikle salak amerikan gençlik komedilerinde sıkça rastladığımız bir temadır bu. gizli ajan filmleriyle dalga geçmeye çalışan komedilerde de karşımıza çıkabilir.
arkadaş ortama girer, orada kendisine gayet yabancı gelen bir cihaz görür. bu neymiş mnskym der ve bir düğmesine dokunur. zamazingo telef olur. evet, komik değil aslında.
ama bu karşımıza sadece filmlerde çıkan bir olay değil tabi. genlerimizdeki engin merak duygusu sık sık karşımıza bu tür şeyler çıkarabiliyor. özellikle misafirliğe gelen çocuklar içlerindeki merak manyağı tazmanya canavarına yenik düşüp gördükleri her aleti ellemeye yelteniyorlar.
x dersinizin projesi için aylardır yemeyip içmeyip araştırmalar yaparak ortaya koyduğunuz akı kapasitoru misafirin çocuğunun veyahut bizzat kendisinin iflah olmaz elleme dürtüsüyle parçapinçik olarak ortada kalabiliyor.
nobody knows
nobody knows but me
that i sometimes cry
if i could pretend that i'm asleep
when my tears start to fall
i peek out from behind these walls
i think nobody knows
nobody knows no
nobody likes
nobody likes to lose their inner voice
the one i used to hear before my life
made a choice
but i think nobody knows, no no
nobody knows, no
baby, oh the secret's safe with me
there's nowhere else in the world that i could ever be
and baby, don't it feel like i'm all alone
who's gonna be there after the last angel has flown
and i've lost my way back home
i think nobody knows, no
i said nobody knows
nobody cares
it's win or lose not how you play the game
and the road to darkness has a way
of always knowing my name
but i think nobody knows, no no
nobody knows no no no no
baby, oh the secret's safe with me
there's nowhere else in the world that i could ever be
and baby, don't it feel like i'm all alone
who's gonna be there after the last angel has flown
and i've lost my way back home
and oh no no no no
nobody knows
no no no no no no
tomorrow i'll be there my friend
i'll wake up and start all over again
when everybody else is gone
no no no
nobody knows
nobody knows the rythm of my heart
the way i do when i'm lying in the dark
and the world is asleep
i think nobody knows
nobody knows
nobody knows but me
me
-----kendisiyle çelişen bir başlık gibi gözükse de bu hikayede adı geçen mal harbiden mal olduğu için mahmut deyip geçiştiremedim. hakaret olarak algılamamalı, algılanmamalı.----
söz konusu mal; ayarsızlıktan yanıp tutuşmuş, çevresindekileri dünyanın merkezinde sanan ve bu yüzden her yaptığı tespitte adı geçen andavalların evrenin yüzeyine dağılmış ve bölünerek çoğalmış mahlukatlar olduğunu varsaymaktadır ve bunların ne kadar banal ve geri, öteki olduklarını vurgulamaktadır. her ne kadar ruhen ve aklen sağlıklı bireylerin olduğu ortamlarda adı geçen 'hödükler' sık görülmese de bu mala göre gayet fazla ve gayet rahatsız edicidirler.
ayar verebilmeyi egosunu tatmin etme aracı olarak gören bu mal kelimeleri bir büyücü gibi süsleyemediğinden 'ulan' la başlayıp 'seni döverim'e kadar gitmektedir.
sonuç olarak her daim birlik ve beraberliğin zikredildiği şu anlarda, kendi toplumunun içindeki kişileri nasıl sınıflayacağını şaşırmış şahısların da akıl ve ruh sağlığından şüphe ederim.
son zamanlarda moda olan ya da benim son zamanlarda maruz kaldığım yeni bir konuşma yöntemi. örneklerini şu şekilde gördüm:
-kuru fasülyeyi çok yedim. midem ağrıyor. ayrıca tırnak içinde 'osurdum'
bir de orjinali antrparantez olan birşey var ki fransızca'da parantez içinde, sırası gelmişken gibi anlamlara gelir bizde genellikle şu şekilde kullanılıyor :
eve gittim. kimse yoktu. kusmaya başladım.'anti parantez' tuvalete zor attım kendimi.
her zaman olumlu davranmak gerektiğini düşünenlerin felsefi sloganı. tıpkı beyaz'ın tiplemesinde olduğu gibi 'dümbük mü? ne kadar güzel bir kelime' diyecek kadar optimisttirler. her riske en büyük kazancı elde edebileceklerine inanarak girerler.
hard fi nin stars of cctv albumünden süper hareketli ve eğlenceli bir şarkı..
oh where i come from
i just don't conform
get me out of here!
leave the boredom behind
wanna see those bright lights
get this thing in gear
yeah...
so we'll ride in my car
follow the star
drive on into town
with the stereo loud
take the great west road out
nothing can bring me down
you put your boots on...
you put your boots on...
and all boys and girls sing
(na na na na na na)
straight out of west london
(na na na na na na)
just like a loaded gun
(na na na na na na)
the cognoscenti don't like us
don't like us!
(na na na na na na)
we'll hit the strip tonight
(na na na na na na)
your eyes are burning so bright
(na na na na na na)
can't you feel the blood rush, baby
tied up too tight!
wa-ah-ah-ah-ahah
tell me can you feel it
feel the city breathing
feel its beating heart
no superstition
just cold ambition
it's time to make a mark
oh...
you get your boots on...
you get your boots on...
and all boys and girls sing
(na na na na na na)
straight out of west london
(na na na na na na)
just like a loaded gun
(na na na na na na)
the cognoscenti don't like us
don't like us!
(na na na na na na)
we'll hit the strip tonight
(na na na na na na)
your eyes are burning so bright
(na na na na na na)
can't you feel the blood rush, baby
tied up too tight!
tied up too tight...
tied up too tight...
and all boys and girls sing
(na na na na na na)
straight out of west london
(na na na na na na)
just like a loaded gun
(na na na na na na)
the cognoscenti don't like us
don't like us!
(na na na na na na)
we'll hit the strip tonight
(na na na na na na)
your eyes are burning so bright
(na na na na na na)
can't you feel the blood rush, baby
tied up too tight!
sanki birisi 'yeniden başlat' komutu vermiş size ama o tuş takılı kalmış gibi. nasılsın die soranlara öylesine iyiyim demek gibi. hayat sanki bir rutin gibi. yaşanması gereken herşey sanki birer dosya ve yüklü duruyor bünyenizde. yeri gelince program ekle/kaldır bölümünden bazı şeyleri çıkarıp bazı şeyleri katıyormuşsun gibi. makineleşme bu muydu acaba? yaşıyor muyuz? yaşıyor gibi mi yapıyoruz?
Oh I wish I was a punk rocker with flowers in my hair
Not everybody drove a car
When music really mattered and when radio was king
When accountants didn't have control
And the media couldn't buy your soul
Computers were still scary and we didnt know everything
Chorus
When pop stars still remained a myth
And ignorance could still be bliss
When God saved the Queen she turned a whiter shade of pale
My mom and dad were in their teens
And anarchy was still a dream
The only way to stay in touch was a letter in the mail
Chorus
When record shops were still on top
And vinyl was all that they stocked
And the super info highway was still drifting out in space
Chorus
Kids were wearing hand-me-downs
And playing games meant kick around
Footballers still had long hair and dirt across their face
When the head of state didn't play guitar
Chorus
I was born too live, into a world that doesn't care
>Oh I wish I was a punk rocker with flowers in my hair
Oh I wish I was a punk rocker with flowers in my hair
In '77 and '69 revolution was in the air
I was born too live, into a world that doesnt care