an itibari ile sözlüğü bırakıp ruh sağlını sonsuza dek korumaya alan yazar. aklı başında olan insanlara bu platformda başarılar dilemekten başka şansım yok. güle güle canlarım.
Benden bu kadar. Gerçekten sapık insan kaynıyor sözlük. Bir tane dişe dokunur başlık açılmadı kaç gündür. Varsa yoksa onun donu, bunun sütyeni, şunun ıvırı zıvırı.
" Burada goygoy yapıyoruz " diyecek şerefsizler ise siktirsinler gitsinler içlerinde sakladıkları pisliği bir psikiyatristte çözsünler.
Şöyle 50-60 metre uzunluğunda, 4 metre genişliğinde parke bir yol düşünün. Sağlı sollu küçük esnaf dükkanları ile dolu. Çocuk giyimciler, iç giyimciler, terziler, oyuncakçılar. Günün her saati bir sürü insanla dolu normalde. O çarşıya çalışan, karanlık bir pasajın içinde küçük bir çay ocağında garsonum. Çok sevdiğim bir kız arkadaşımdan ayrıldım. Yaptığım işi bilmiyordu. Utanıp söyleyememiştim. Aslında utanılacak bir şey olmadığını tabi sonradan anladım. Ergenlik işte. Neyse, aradan bir hafta geçti. Günlerden cumartesi. Son iş günü çarşıda. Sabahın saat 7'si. Normalde dükkanı 6:30'da açarız. Çayı çorbayı hazırlarız. Esnaf gelir dükkanını açar, saat 7:30 olur. Yani, 7:30'dan önce dışarıda bir işim olmaz. Ancak o gün, önceki akşamdan kalma boş çay bardaklarını bulabilmek için elimde tepsiyle çıktım sokağa. Pasajın dışına adımımı attığımda oldu her şey. Sokağın diğer ucunda kız arkadaşım. Bir ucunda ben. Etrafta çıt çıkmıyor. Terk edilmiş kasaba misali. Güneş gözüme geliyor. Elimde tepsi, ağır ağır yürüyorum üzerine doğru. O da bana doğru yürüyor. 1 metre yanından geçiyorum, utancımdan yüzüne bile bakamayarak. O ise sabahın köründe, baştan ayağa bakımlı yanımdan salına salına geçip gidiyor.
Sürekli yüz yüze gelme değil. Ama bu yüz yüze gelişim çok kötüydü.
Birkaç gün önce adana'da yüzüne yanıcı madde atılan kadına saldıranlar mahkemede serbest bırakılmıştı. Toplumun düzelmesi, suçluların cezasını bulması için, suçsuzların zarara uğramaları değil, ölmeleri gerekiyor.
Asrın mucizesi. Vaporesso revenger x kullanıyordum. Müthiş bir cihazdı. Çevre birimlerinin temini zor olduğu için bırakmıştım. Tekrar almayı düşünüyorum.
Henüz çekilmedi. Size çok muhteşem gelen dizileri muadilleri ile karşılaştırdığımızda leş gibi olduklarını görürüz. Bir ispanya kadar olamadık. La casa de papel'e bakınız.
Tabi biz türbanlı olan herkesin ölmesini istiyoruz zaten. Ne içiyorsunuz gündüz gözüyle arkadaş ?
Edit: bir önceki cümlemi açıklama gereği hissediyorum. Bunu dahi anlamaya yeterli kapasitesi olmayanların arasında bulunduğumuzdan mütevellit.
Hayır güzel kardeşlerim. Biz " bu türbanlı ölsün, bu başı açık yaşasın " diye düşünmüyoruz. Bu soruyu bir ateist olarak aklıma dahi getirmem, başlığı görene kadar getirmedim de. Sizlerin pislik dolu içleri sayesinde saçma sapan sorulara, saçma sapan insanlara mâruz kalmaktan bıktık yahu.
Yaşadığı dönem göz önüne alındığında tütün ürünlerinin yaygın kullanımı çok normaldir. Kendisinden bir önceki devlet yöneticisi Abdulhamit dahi içki ve sigara içerdi. Bu, çok yaygın bir olay.
Ya bu sözlük alemindeki zeka seviyesi ne olacak böyle ? Kardeşim kimse git üzül, kendini parçala, hayata küs demiyor. Aklından hiç mi geçmiyor " ya gencecik kız vefat etmiş, yazık " diye ? Mesele bu.
newyork post'un haberine göre, ABD savunma bakanı Mark esper, Aramco'ya yapılan saldırılar sonrasında tırmanan gerginlik yüzünden, suudi arabistan'ın çağrısı ve başkan Trump'ın onayı ile körfeze hava savunma kuvveti gönderileceğini açıkladı.
Ulan mal değnekleri. Anladık, biz de biliyoruz hergün bir sürü insanın aynı sebepten can verdiğini yada savaştığını. Ancak neslican kadar tanımıyoruz ki onları ? Şey mi düşünüyorsunuz acaba " bunlar neslican'dan başka bütün hastalar için seviniyorlar. " Ruh hastasısınız amk. Gencecik bir insan vefat etmiş, hala kritiğini yapıyorsunuz.
17 yaşındayken başarmıştım bunu. Kızın yanında muhtemelen annesi ve ablaları vardı. Kaş göz işareti yapıp görüşmek istediğini belirtti. Peşinden gittim. Ara bir sokakta yanıma geldi. Telefon numarasını verdi. Mutluluğum uzun sürmedi. Hayatımın en acı telesekreter mesajını almıştım:
"Böyle bir numara bulunmamaktadır"