bir tür yolSUzluk balığıdır. yakalandıktan sonra ayakkabı kutusuna konulmaması gereken ve türe özgü hazırbulunuşluğundan dolayı yapacak olacağı yolsuz işler nedeniyle sandığa yaklaştırılmaması gereken balık türüdür. zira diğer sazan türleri de alışabilir.
hiç bir bilimsel ve deneysel çalışma sonucu, tuvalleri süslemesi muhtemel materyal haline getirilememiş renk. Tkadir-i ilahi işte insanın hiçbir özelliğinin kopyası yapılamıyor!
çeşitli kurum ve ekonomik temelleri bulunduğu için, ezbere nesilleri bireysel çıkarları doğrultusunda diz boyu vaatlerle periyodik olarak önemli ilkeler sunuyormuşçasına yeniden formule ederek işlevsel olmayan yapısal etkiler oluşturan post modernizimin transfer ettiği gereksiz unsurlarıdır.
dünden olma yarına varma endişesinde olan talebelerin mitleştirmeye çabaladıkları merhum malum zatı, mevzileri nöbet alan Fevzi'leri hiçe sayarak tüm telaşlarıyla milleti kan deryasında boğan malum zat için gelecekle kontrat imzalama amaçlı uydurulan hiç bir ölçümle otoritesi bulunmayan karmaşık kavramsal ısrarlardır.
merak edenlerin ihlas sureseini okuması gerektiğini düşündüren, ortaya sorunsallarla gelip trollük yapmaya çalışanların sözlükte bilgi karmaşası oluşturmak amacıyla bir araya getirdikleri fonemlerden oluşan anlamsız sözcük dizimidir.
ev-len- mek. kelimeyi zahmet edip eklerine ayırırsanız amacın ne olduğu zaten ortaya çıkıyor. hala cahiiye dönemde değiliz elbete ve ek kök ayrımını biliyor. ve ekleyerek söylüyorum sanırım o dönemde kız çocuklarının diri diri mezarlara gömüldüğünü de biliyorsunuz.
1. bi kız çocuğunun hayatını kurtarmak için hanesine almıştır.
2. evlenmek kelimesiyle cinselliğin bağdaştırılmadan düşünülmesi gerektiğine vurgu yapmıştır.
3. evlenmek kelimesi kök itibarı ile ve aldığı eklerle ev sahibi olmak ve bir yuvada yaşamak anlamına bürünmüştür.
4. evlenmek kelimesiyle cinselliği birbirine karıştıran insanların kahvehane de oturup okey oynayan, dışardan düğün alayı geçince aralarında bir 'oooooo' çekip muhabbet kapılarını uhreviyata açan kişiler olduğunu düşünüyorum.
5. işin cinsi tarafından bakıp sorun oluşturmak yerine, sosyal ekonomik ve demografik tarafından bakıp ahlaki çıkarımlar yapmanızı tavsiye ediyorum.
bir pantolon bir ayakkabısıyla yola çıkmış 34 tane genç. nefesinde fırtına üzerinde dolunay... canlarının ve cananlarının yedikleri darbeleri biraz olsun azaltmak için, vergisini sınırdaki tahtlarda oturan askerlere ödemiş oldukları ürünleri canlı naaşları ile taşıyıp, her insan evladında bulunan nefislerini terbiye edebilmek için gerekli olan helal kazancı sağlamak adına nefesleri kesilircesine koştular o gün. bir korku vardı evet. ahir hayatlarını, canlı naaşları her gün mayınların üzerinde defalarca görüyorlardı. ve ateş düştü 34 gencimiz şehit oldu. geride iki tanık kaldı. Yaradan ve analar. adı demokrasi ve özgürlükler ülkesi olan da, olanı biteni sindirip takipsiz bırakmak oldu.
-bütün bu yazışmaların akla getirdiği ilk sorunsal şudur yeni yetme ateizm savunucularına yöneliyor: dünya üzerinde, din dışında;bir siyasi görüş, toplumsal kuruluş, sosyal kurum, devlet yönetimi, insan hakları derneği var mıdır ki kadın erkek eşitliğini sağlamış olsun ve hanelerde ve sokaklarda vuku bulan kadının kötüye kullanılması mukadderatına engel olabilecek düzeyde sistem geliştirmiş olsun?
- diğer bir iştirakim de şudur: sonunda izm olan bir akımı desteklemiş olmak için mi ateist olup tam tefsirini yetkin kişilerle konuşmadan, dinde kadın erkek eşitsizliğinden ve kadını yeren ibareler bulunduğundan alakasız konular açıp istifade etmeye çalışıyorsunuz.
hz. Ömer'e, Mekke'nin fethinden sonra, ezan okunması gerektiği anın önceki gününde, Allah'ın rüyasında göstermiş olduğu islam aleminin ilk müezzinidir.
psikoanalitik yaklaşıma göre bu tür insan davranışı, savunma mekanizmasının çalıştığı kişilerde görülür. diğer bir deyişle bu bir savunma mekanizmasıdır ve adına yüceltme derler. kişinin kendinde olmayan bir özelliği başkasında olması için çaba göstermek.
uğruna nicel ve nitel fedakarlıklarda bulunulan bir uğraşın, bir kibrit çöpüyle yakılıp gittiği anı seyre durmak. durun yapmayın sadece eleştirin, emeğimi heba etmeyin!
nerede benim kalemim,
evrime bir not düşeyim.
gelin insanlar dinleyin,
iradeyi maymuna vermeyin.
aklı selimler der ki,
evrim mi oda ne ki?
kendini bilmez darvinci,
inkar eder saklar insan bilinci,
bana demeyin evrim,
zira diyeni severim.
söz konusu nokta komşusu Mersin ile bağlantı kurulan yollar ise; ulaşım esnasında insanın kulaklarından irin çıkması ve midesinde iki litre civarında gres yağı bulunuyormuş hissi veren kara yolu ulaşım ağıdır.
