1453'ten beri Rum palikaryalarını göz yaşına boğan ulu Fatih Sultan Mehmed Han'dan başka birisi değildir. Sadece istanbulu değil bir çok şehri sınırlarına katmayı bilmiş, cesur Türk hakanıdır kendisi.. Rumları ağlatan bir diğer isim de Topal Osman Ağa'dır ki hala daha pontos diye göz yaşı döken rumcuklar mevcuttur.1000 yıl daha burdayız olacakları göreceğiz.
Hazar denizi civarından Avrupaya ve Kafkasyaya yayılan bir Türk grubu.
Anlaşılan o ki, daha evvel değindiğim gibi, Hazarlar egemenliğinde bir vassal özelliği gösteren Kabarlar, Hazarlara isyan ediyorlar ve sürülüyorlar. Bunlardan, Kuban bölgesinde Macarlar ile birleşip aşağı Don, Kırım, Besarabya yolu ile Macaristana gidenleri, Arpadın önderliğinde Macar krallığı olmaya giden devletin asil sınıfını oluşturuyorlar ki, tekrar edecek olursak Bizans zamanında Macaristana Türkiye denmesi ve Macar asillerinden Türk prensleri diye bahsedilmesinin sebebi bu.
Macarlarla ilgili kısımda değindiğim şeylere burada değinmeyeyim.
Bu Kabarlardan başka bir grup ise, Kafkasyada kalıp, bugün Kabardey Qabardey Kabartay olarak bildiğimiz Çerkes boyunun oluşumuna katılıyorlar ki, Kabardeylerin bir şekilde diğer Çerkes/Adige boylarından ayrılıyor olmalarının sebebi budur. (BKZ: Macarlar) Ayrıca, Kabardeylerden ayrılmış bir grup olan Besleneyler de, Kabarların kafkasyadaki varisleridirler. Kabardey pşı sülalelerinden en önemlisinin atası inal/Yınal (ki Türkçe bir isimdir) oğlu Beslan (kimileri bey aslan diyor bu ismin kökenine) yönetiminde olduklarından Besleney ismini almışlar.
Dikkat edilmesi gereken bir şey var ki, aristokrat bir sınıf olarak Kabarların iki etnik grubun içinde, etnik kimlik/devlet oluşurken rol oynamış olması, Macarlar ya da Kabardeyleri türk yapmaz. iki ayrı etnik mayanın oluşumunda en etkin rolü oynamış, Macar milleti ve Kabardey boyunu oluşturmuş bir köktür Kabarlar, ancak bu kökten süren filizler Türk değil, Türkle akraba farklı kimliklerdir.
Çengiz zamanı Moğollarından önce de, Kafkasyada Türk nüfusu ve nüfuzu yoğun idi. Dolayısıyla, belirgin bir şekilde görüyoruz ki, en son gelen Nogaylar gibi gruplar keskin bir şekilde Türk iken, Çengiz Moğollarından önce orada olan Karaçaylar Türkçe konuşan ancak kültürel olarak Kafkas/Çerkes kültürünü yoğun olarak benimsemiş bir halk özelliği gösteriyor, Kabardeyler ise tamamen farklılaşmışlar.
Son olarak, kimi Çerkes soylarında ve kabilelerinde Türkçe isimlere rastlanmasının, Kafkas efsanelerine Türkçe isimler girmesinin sebeplerinden biri bu Kabarlardır diyebiliriz.
Bu isimlerden en önemlisi Setenaydır ki, Ufuk Tavkulun Nartlar kitabında, Sete & Sata, Kıpçak ağızlarında mercan olarak açıklanıyor ve Kafkas mitolojisi karakteri Setenayın çocukluğunu deniz dibinde geçirmesi ile uyumu işaret ediliyor. Bir nokta daha var ki, sata, kimi Türk ağızlarında yada taşı olarak bilinen taşın adıdır. (Ayrıntılı bilgi için Abdulkadir inan, Tarihte ve Bugün Şamanizm)
Güney Azerbaycan'da yaşayan kızılbaş türklerdir. Şah ismail'in kurduğu safevi devletinin devamı olan kardeşlerimizdir. Anadolu'da Türklük bu hızla Araplaşma içerisinde eriyip giderse Tebriz'e gidip onlarla şerefli bir şekilde Türk olarak yaşayıp ölmeyi istediğim kişilerdir.