bir örnekle anlatmak gerekirse, eski iş yerinde bayan bir arkadaşım vardı. hanım hanımcık bir kız. dedikodu çıkarmışlar "bu kız hırsız" diye. bende ağlarken onu görünce yanına gittim. biliyorum ordaki çalışanlar öyle dedikodu çıkarırlar. iftira atarlar. eminim sadece dedikodudan ibaret olduğunu.
"eğer sana hırsız diyorlarsa, onları yalancı çıkarma" dedim. verdiğim tavsiye iyi olan değildi, ama bana göre en mantıklısıydı.
yemin ederim ölümcül birşey. 2 3 tişört alayım diye girdim. şu an elbise deniyor. 5 ayakkabı aldık 3 elbise. hala devam edicek herhalde. ben hala bakamadım tişörtlere. lanet olsun 3 saatim heba oldu.
ilk günah, elmanın yenilişi değildi. Otoritenin sorgulanması da değildi. "Tanrı’ya kendi fikrini savunma şansı vermemekti. Yılanın sözlerini esas gerçek olarak kabul etmekti. Esas günah, tanrı’ya gidip ” Hey, neler oluyor? Bize yalan söylediğini söyledi.” denilmemesiydi. Tanrı’nın yalan söylediğini varsaymaktı."
orta okulda bir sevgilim vardı.aynı zamanda yan komşumuz.yeni yeni ergenliğe geçiş dönemi.ses kalınlaştı, sakal çıktı, başka yerlerde de çıktı falan filan.
tabi o zaman ki kız arkadaşım da ergenliğe geçti.kıza diyorum gel denize gidelim.sürekli erteliyor.ben nedenini anlayamıyorum.
amcamın kızları o zamanlar yaşları yirmibeş civarında, peluş ayının arasına ped koyup bu kızın evine çıktılar.adet öyleymiş ben bilmiyorum. çocukluk işte bende dalga geçtim.
bana beddua okudu inşallah birşey olurda sende takarsın diye.hiç unutmam.
askerlik geldi çattı.o tempoya benim popo dayanamadı.halk arasında basur denilen bir hastalığa tutuldum.bilen bilir.bazı evreleri kanlı oluyor.
asker azlığından dolayı revirin rütbelisi beni ameliyata göndermedi.doğuda askerlik zordu hele hele bundan yedi yıl evvel.
ben elimde silah, popoda ped askerlik yaptım.her atan şafakta bu kıza lanet okudum.
yıllardır imanlı kişilerin elinde türkiye. imanlı kişiler yönetiyor bizi. şikayet ettiğin türkiyeyi. gelişemiyen türkiyeyi imanlı kişiler yönetiyor. çok garip. gerçekten.
psikiyatrinin yani konuşarak iyileştirmenin ilk kurucularındandır. sapkınlığı rüyalarada vardır.
"kavga etmek yerine küfür etmeyi seçen ilk insan, medeniyetin kurucusudur" sözüyle beni benden almıştır. medeniyetin tanımını bir cümleyle anlatmıştır.
çok para kazanma hırsı. ne kadar uzun yaparsak yayın akışına o kadar çok reklam sıkıştırırız zihniyeti var. yemin ediyorum hiç böyle örnek vermeyi sevmem ama ingiltere'nin örneğini vericem. doctor who. dizi 42 dk. yılda sadece 12 bölüm yayınlanıyor, yılbaşı özel bölümü ile birlikte 13. dizi esnasında hiç reklam yok. ve ortaya muhteşem iş çıkıyor.
cumali diye bi başçavuş vardı. "cuma'yı cuma günü sik, cumartesiye kalırsa o sizi siker" yazıyordu.
ne günlermiş ya. bizden önceki devreler şafak atmışlar ranzalara 82/2 atarsa doğan güneş. zaman öyle bir geçmiyordu ki, acaba bende atıcak mıydım böyle şafak diye düşünürdüm. attık sonra. 89/3 atarsa doğan güneş.
