(bkz: Chicago) şarkısı.
Everybody needs a little time away
I heard her say
From each other
Even lovers need a holiday
Far away
From each other
Hold me now
It's hard for me to say I'm sorry
I just want you to stay
After all that we've been through
I will make it up to you
I promise to
And after all that's been said and done
You're just the part of me I can't let go
Couldn't stand to be kept away
Just for the day
From your body
Wouldn't want to be swept away
Far away
From the one that I love
Hold me now
It's hard for me to say I'm sorry
I just want you to know
Hold me now
I really want to tell you I'm sorry
I could never let you go
After all that we've been through
I will make it up to you
I promise to
And after all that's been said and done
You're just the part of me I can't let go
After all that we've been through
I will make it up to you
I promise to
You're gonna be the lucky one
When we get there gonna jump in the air
No one'll see us 'cause there's nobody there
After all, you know we really don't care
Sunrise doesn't last all morning
A cloudburst doesn't last all day
Seems my love is up
And has left you with no warning
But it's not always going
To be this grey
All things must pass
All things must pass away
Sunset doesn't last all evening
A mind can blow those clouds away
After all this my love is up
And must be leaving
But it's not always going
To be this grey
All things must pass
All things must pass away
All things must pass
None of life's strings can last
So I must be on my way
And face another day
Now the darkness only stays at night time
In the morning it will fade away
Daylight is good
At arriving at the right time
But it's not always going
To be this grey
All things must pass
All things must pass away
All things must pass
All things must pass away
Sana dilsiz, dudaksız sözler söyleyeceğim
bütün kulaklardan gizli sırlardan bahsedeceğim
bu sözleri sana, herkesin içinde söyleyeceğim ama
senden başka kimse duymayacak kimse anlamayacak
"yoldaş uçakları biraz oteden geçirseniz, hava kirliliği oluyorda" tarzı bir şey olabilir ancak.
Doğalgaz, turk akımı gibi konularda gobekten baglı oldugumuz bir ulkeye verilecek sert bir mesajımız falan olamaz. Bu tür açıklamalar ancak tribune oynamak olur.
Sahanın ortasında bir araya gelen ikiliden ilk söz van Persie aldı.
- Van Persie: Ben o gün oynamayı çok istiyordum. Ama o dakikaya kadar beni beklettiniz.
- Pereira: Benim seninle bir sorunum yok. Bunu senin tecrübendeki bir oyuncu bilmeliydi.
- Van Persie: O anda belki de adrenalin ile tepki gösterdim. Çünkü çok üzgündüm. Ben sahada olmak istiyorum. Kendimi çok iyi hissediyordum.
- Pereira: Ben senin performansından da çalışmalarından da çok memnunum. O gün rakibin durumuna ve senin fiziksel durumuna uygun bir karar verdim. Bu kararım sana karşı değil seni korumaya yönelikti. Bu şekilde düşünmelisin.
- Van Persie: Bu konunun uzamasına gerek yok. O gün yaşandı ve bitti.
- Pereira: Benim açımdan da bir problem yok. Bu takımın en önemli parçalarından birisin. Kendini Beşiktaş maçına çok iyi hazırlamanı istiyorum
doğrusu;
- Van Persie: Benim adım Van Persie, ben bu ligde nasıl yedek kalırım! oynatacaksın beni o kadar!
- Pereira: ...
20 Eylul 2015'de oynanan Fenerbahce - Bursaspor lig maçında RVP'ninPereira verdiği ayar. Pereira bu sozlerin altında ezilmiştir.
Bu noktadan sonra bu ikilinin arası hiç bir zaman iyi olamaz!
Molde maçı sonrası Fenerbahçe'de başlayan artık kabak tadı veren gençleşme haberleri. Neymiş Alves seneye gonderilecekmiş. iyi guzel kim gelecekmiş Robben. Robben gerçekten çok genç, bu operasyonun merkeziden yer almalı! Değişim yonetimden başlanmalı.
Aya sofya'nın ust katında bulundan 9 yuzyıla tarihlenmiş, runik harfleriyle yazılmış bir viking yazısı. Yazının sadece bu kısmı okunabilir durumdadır. Doğu Roma Imparatorunun seçkin Vareg Muhafizlarında gorev yapan bir iskandinav tarafından yazıldıgı düşünülüyor.
Bunca yılı nasıl aşıp gozden kaçması gunumuze kadar ulaşması çok ilginç.
Fiji'de resmi torenlerde Devlet Baskanlarına sayginin gostergesi olarak, yere diz cökup iki defa el çırpma hareketine verdikleri isim. 14.11.2013 tarihinde Fiji Ankara Buyukelicisi bu hareketi Abdullah Gul'un karsisinda yapmis.
24 Mayıs 2013 tarihinde Isvicrenin Le Temps Gazetesi'ne buyuk bir ilan veren platform.
Ilanda özetle UEFA ve FIFA'ya hitaben Turk futbolu şikeye bulaşmıştır, cezalandırılması lazımdır" şeklinde ingilizce bir metindir.
Bu ilanı arkasında Turk olan kisiler var gibi duruyor. Neden boyle bir sey yapildigi , Turkiyeye ve Turk futboluna ne tur bir yararı gerçekten mechul...
Besiktas'a futbol direktoru olan Onder Özen'e basın toplantısında sorulan soru.
"Guzel seyler anlatıyorsunuz ama bu dediklerinizi kimse yapamadı siz nasıl yapacaksınızı kısa yoldan ama biraz tuhaf uslupla bir gazeteci sormus. Toplantıda biraz gerginlik olmus ama Onder hoca gayet guzel soruları cevaplamıs...
10.05.2013 tarihinde Kenan Işık Belçikaya girerken havaalanı polisi tarafından "Turk ve Musluman kimligi" sebebiyle sebepsiz goz altına alınmıs. Tırnak icinde yazdım cunku sanatcinin kendi ifadesi boyle, evet medeni Belcika polisinin yaptıgını biz yapınca dunya ayaga kalkardı, daha iki gun oncesinde Justin Bieber Turkiye geldiğinde havaalanında bırakın pasaport kontrolunu, nerdeyse şehrin anahtarını vereceklerdi.
Sultanahmed camii gunvenlik gorevlileri camiye ayakabi ile girmeye kalkan Orlando Bloom uyarmislar. Bunun uzerine oyuncunun korumalari "dünyaca ünlü oyuncu nasıl tanımıyorsun" diye camii guvenligine karsilik vermis.
Camii guvenligi Orlando Bloom'u tanımak zorunda mı, Orlando Bloomu oyuncu olarak bende severim ama yabanci diye boyle kendi insanımıza verilen tepkileri anlamak mumkun degil.
He holds her in his arms.
Would you? Would you?
He tells her of her charms.
Would you? Would you?
They met as you and I,
And they were only friends.
But before the story ends...
He'll kiss her with a sigh.
Would you? Would you?
And if the girl were I
Would you? Would you?
And would you dare to say,
'Let's do the same as they.'?
I Would. Would you?
And would you dare to say,
'Let's do the same as they.'?
I Would. Would you?
Başrollerinde Metin Serezli ve Suna Keskin 'in rol aldığı oldukça başarılı tiyatro oyunu.
Konusu: Uzun süredir evli olan ve artık birbirinden bıkmış bir çift konu ediliyor. Anne oğlunu evlendirmek istiyor ama bu girişimi sırasında hiç de ummadığı olaylar başına geliyor.
"Basic Principles - no woman wakes up saying "God, I hope I don't get swept off my feet today!" Now, she might say "This is a really bad time for me," or something like "I just need some space," or my personal favorite "I'm really into my career right now." You believe that? Neither does she. You know why? 'Cause she's lying to you, that's why. You understand me? Lying! It's not a bad time for her. She doesn't need any space. And she may be into her career, but what she's really saying is "Uh, get away from me now," or possibly "Try harder, stupid," but which one is it? 60% of all human communication is nonverbal, body language; 30% is your tone, so that means 90% of what you're saying ain't coming out of your mouth. Of course she's going to lie to you! She's a nice person! She doesn't want to hurt your feelings! What else she going to say? She doesn't even know you... yet. Luckily, the fact is that just like the rest of us, even a beautiful woman doesn't know what she wants until she sees it, and that's where I come in. My job is to open her eyes. Basic Principles - no matter what, no matter when, no matter who... any man has a chance to sweep any woman off her feet; he just needs the right broom."