Yeni bir akımdır. Dubaili zengin er kisinin insta vb mecralarda az biraz fenomen oldukca güzel kızları özel uçakla dubaiye getirtip pahalı markalardan alışveriş yaptırıp belli bir nakit karsiliginda suratına sicmasi ve bokunu yedirmesi eylemidir.
Pakete dahil olan hizmetler
Özel uçakla gidiş dönüş
Pahalı markalardan alışveriş
Pahalı o biçim otelde konaklama
Nakit para
ihtiyaçtır. Aranan şartlar yabancı menşeili olması ılık ılık esen bir rüzgar kadar tatlı hissettirmeli akıcı olmalı baymamalı birden fazla farklı günlerde yayınlanan olabilir hade bakem kültür mantarları haftayı dolduralım
Neden hep dişilerin avret mahalleri ile ilgilidir. Yok mu beyin sahibi kuantum veya astrofizik tartışmaları açacak uzay zaman hakkında konuşup ülke meselelerini edeplice konuşabilecek ha yokmu ühhü ühhü yokmu. (bkz: kaç para ulan bir flüt)
milletçe vazgeçmemiz gereken davranışlardır. Aklınıza geleni yazın, opsiyonel olarak çözümlü olabilir mesela; her boku, özellikle gece korna çalarak kutlamak. Çözüm önerisi ilçelerde toplanma alanları oluşturup bekçi nezaretinde kutlama yapılması. Magandalar ve çocuk ölümlerini aza indirger.
Türkiye’de birçok örneği vardır ve her geçen gün bir yenisine merhaba diyoruz şimdilerde uberle seyahat etmektir her an bir taksici durdurup saldırabilir araç kurşunlanabilir. Hele bir de hele bir de şoförlük yapmak hayattan beklentinin olmaması gibi birşeydir.
Pearl Harbour’u bilirsiniz herhalde. Japon uçakları Amerikan donanmasını bir sabah ansızın bastılar ve tam 96 zırhlıyı batırdılar… Oysa Hawaii’deki bu limanda, 97 donanma gemisi vardı.. Birine dokunmadılar… Niye?… Çünkü o geminin tepeden bakılınca bembeyaz görünen güvertesinde bir kızıl haç vardı… O hastane gemisi idi… Bombalar ve kamikazelerle dalan Japon uçakları hastane gemisine dokunmadılar. Çünkü o gemi orada, öldürmek degil, yaşatmak için demirliydi… Türkçesi Teselli… Üzüntü azaltan… Savaş sonrası hayatlarını Solace sayesinde kurtaran gençler bir dernek kurar ve bir madalya yaparlar. Üzerinde Solace’nin kabartması olan bir madalya. Devlet rahatsız olur… ikinci Dünya Savaşı’ndan böyle savaş karşıtı bir sonuç çıkar mı? Solace gemisini yok etmeye karar verirler… Gemi sapasağlam… Pırıl pırıl.. Jilet olur mu? Savaş sonrası yere serilmiş ekonomi her dolara muhtaç. Uzak bir ülkeye satarlar.. Makyajını değiştirip bambaşka bir amaçla kullanması için. O uzak ülke Türkiye…. O gemi, ünlü “Ankara” ! Hastane gemisinden transfer gezi gemisi Ankara…. Türkiye, bugün Amerikalılar için belki de hac yeri olacak, Gelibolu’nun Anzaklar’ı çektiği gibi bir turizm anıtına dönüşecek Solace’nin kıymetini bilmez. Şefik Kaptan’la yaptığı Avrupa seferleri dillere destan olan Ankara sonunda ihtiyarlar ve jilet yapılmak üzere hurdacılara teslim edilir. 1980’li yılların başında Ankara, izmir’de sökülürken, yılların söktüğü bir eski anıt da istanbul’da dikilmektedir. Haliç Tersanesi’ndeki Çorlulu Ali Paşa Camiisinin Şadırvanı… Restorasyon gelir çatıda takılır. Çatı kurşun. Kıtlık yılları… Kurşun yok… Etibank dahi geri çevirir… Şadırvan çatısız kalacak. Dört bir yana duyururlar. “Kimde kurşun varsa..” Aliağa’da Ankara’yı söken hurdacılardan haber gelir. “Gelin bizde var, alın.” Gerçekten Ankara’nın sayısız kamaralarından biri, tamamen kurşunla kaplı. Niye? Çünkü burası Solace’nin röntgen odası… Radyasyonun dışarı sızmaması lazım… Şimdi yolunuz düşerse, Çorlulu Ali Paşa şadırvanından bir tas su içerseniz, ya da yüzünüze iki avuç su atarsanız serinlemek için, unutmayın… Çatısına da bakın… Orada, ikinci Dünya Harbi’nde, Pearl Harbor’da Japonlar’ın batırmadığı tek gemiden bugüne kalan son izleri göreceksiniz…
Kuzey Carolina Üniversitesi matematik öğrencisi Zeliha Kılıç, doktora seviyesindeki en iyi Tanner Ödülü’ne layık görüldü. Zeliha Kılıç ile doktora çalışması ve ödülü hakkında yapılan konuşmadan kısa bir kesit:
-Bize kendinizden bahseder misiniz, nerede kaç yılında doğdunuz, hangi okullarda eğitim aldınız?
7 haziran 1988 yılında doğdum. Bayrampaşa Hüseyin Bürge Anadolu lisesinden mezun oldum. Ardından Marmara Matematik’e ilk sıradan girdim 2006 senesinde. Sonra 2010’da bölüm birincisi olarak mezun oldum, sonra da 2012’de master’ı da yine Marmara’da teorik matematik alanda yaptım. Girdiğimde rektörlük bursunu sonra da Matematik bölüm bursunu aldım. Masterda ise Tübitak destekledi. Master’da iken aynı zamanda Bahçesehir Üniversitesi’ne asistan olarak göreve kabul aldım. Çalışırken de oradan aldığım maaşla ne kadar ingilizce kursu var ise onlara katılıp gerekli puanları alıp doktoraya başvuru yaptım. O süreçte de bana Bahçeşehir Üniversitesi’nin Matematik Bilgisayar bölümü hocalarının çok büyük yardımı oldu. Prof. Irini Dimitriyadis, Doc. Dr. Atabey Kaygun, Prof.Yusuf Avcı, hep beni desteklediler, görüşümü genişlettiler, dışarıda nelerin var olduğunu içime ince ince işlediler. Ailem de sağolsun hep ben ne karar alırsam, ‘Yeter ki güçlü bir bilim kadını ol, ne gerekirse yap, sen gerekli olan çabayı önce göster’ diye hep beni motive ettiler ve etmekteler. Ardından ikinci sene Bahçeşehir Üniversitesi’nde çalışırken MEB ile YLSY’den burs aldım. Bu bursla da UNC ye kabul aldım. Bütün maaşımı başvurulara, kurslara harcadım. Ailem de bir kez sesini çıkartmadı.
-Şimdi de UNC’sin, neler yapıyorsun?
UNC’de Matematik bölümünde 5. sene doktora öğrencisiyim. Pure matematikçi olarak başladım sonra ikinci senemde aslında uygulamalı matematiği daha çok sevdiğimi fark ettim. Şu anda ‘Akışkanlar Dinamiği’ alanında araştırma yapıyorum. Araştırmamın hem teorik hem uygulama alanı söz konusu.
– Neden matematik?
Kimse engel olmadan çok iyi çalışıp bağımsız üretebilme özgürlüğünü içinde barındırıyor. Çok nazik bir bilim, çok ilgi istiyor başka alanlarla çok kolay birleştiriliyor ilginiz olduğu sürece. Çalışmayı çok seviyorum. Umarım tez zamanda çok iyi bir üretici insan da olabilmem kısmet olur.
– Değer görüldüğünüz ödül neden önemli?
Bu burs okulda var olan öğretici asistanlık yapan bütün yüksek lisans öğrencilerinin ‘aday gösterilebileceği’ bir ödül. Siz başvurmuyorsunuz. Sizi yapmış olduğunuz öğretme stilinizden dolayı ve yardımcı olduğunuz hocalarınız aday gösteriyor.
Toplamda 10.669 yüksek lisans öğrencisi var. Ödül 2 alanda veriliyor. Bunların arasından (Teaching asistant diliminden) Tanner Ödülü her sene sadece 5 kişiye verilen bir ödül. UNC sadece research değil teaching kalitesi ile de çok ünlü bir devlet üniversitesi. Dolayısıyla burada kendinizi geliştirebileceğiniz çok farklı eğitim programları var yeterki isteyin. Ödülün 5000 dolarlık bir maddi ödülü bulunuyor. Bu bir dönemlik toplam maaş nereden baksanız. Aylık 1470 dolar veriliyor. Yani ödül 3 maaş tutarında. Benim için annemleri ziyaret edebilmeme yardımcı olacak uçak parası tabi.
– Hayaliniz nedir?
Çok iyi bir akışkanlar dinamikçi matematikçi olup kendi laboratuarımı kurup (UNC’de çok mükemmel bir Joint Fluids Lab var. Araştırmalarıma devam etmek istiyorum, hem teori, hem uygulama hem de simulasyonlarımı yapmak istiyorum kısmet olursa. Kaynak: matematiksel.org
New York ve Abu Dabi’den getirilerek ülkemize sokulmaya çalışılan işlemci gücü yüksek Bitcoin üretim cihazları, Atatürk Havalimanı’nda yapılan operasyon sonucu ele geçirildi.
Valizin içinde, Bitcoin üretimi için kullanılan 12 ekran kartı, 1 güç kaynağı, 27 ekran kartı slotu, 1 kamera, 1 sensör ve 1 sinyal tespit cihazı bulundu. Cihazların gümrüklenmiş değerinin 6 bin 892 TL olduğu ve tüm cihazlara el konulduğu belirtildi.
Az önce bahsettiğimiz operasyon 18 Aralık 2017 tarihinde yapılmış. ikinci operasyon ise bir gün sonra, 19 Aralık 2017’de yapıldı. Abu Dabi’den istanbul Havalimanı’na gelen Roijin i .’ye yönelik yapılan operasyonda, şahsın valizinde kaçak şekilde 5 ekran kartı ile 5 güç kaynağı bulundu. Rojin i.’nin valizindeki bu parçaların değerinin ise 76 bin 500 TL olduğu belirtildi.
Savcılık talimatıyla 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3/1. maddesi ‘Eşyayı, gümrük işlemlerine tabi tutmaksızın ülkeye sokmak’ suçlamasıyla adli işlem yapılan iki kişi hakkında Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın da emniyetten bilgi istediği öğrenildi.
Bu entryi okuyup way ameka diyip şukulamayan bizden değildir. Ulusal radyo istasyonu W’un haberinde, yaklaşık 610 bin dolarlık otoyol gişe hasılatı taşıyan ve mürettebatı ile birlikte Aguachica Havalimanı'ndan kaçırılan uçağın, bu kentin kırsalında bulunduğu belirtildi.
Güvenlik güçlerinin uçağı kaçırdığı değerlendirilen kişilere ait askeri kıyafet ve mühimmat da buldukları bilgisi paylaşılan haberde, olayla bağlantılı olduğu gerekçesiyle Brezilya vatandaşı bir kişinin yakalandığı duyuruldu.
Haberde, kaçırılan mürettebatın ya da uçağın durumu, nereye ve nasıl iniş yaptığına dair bir bilgi yer almadı.
Kolombiya’da iki gün önce Bucaramanga kentinden kalkan ve otoyol gişe hasılatını taşıyan Cessna Piper PA34 tipi küçük kargo uçağı iniş yaptığı Aguachica Havalimanı'ndan silahlı kişilerce kaçırılmıştı.
Sivil Havacılık idaresi, uçağın yerinin belirlenmesi için güvenlik güçleri ile birlikte çalışmaların devam ettiğini duyurmuş, yerel basına konuşan görgü tanıkları ise uçağı kaçıran silahlı kişilerin Ulusal Kurtuluş Ordusu (ELN) bayrağı taşıdığını belirtmişti.
Börekçinin size verdiği poğacaları çimdikleyerek altı en sert olanı seçmesi. Sen sapasağlam iken serviste kütür kütür öksüren akabinde burnunu hırt hırt çekip balgamını yutan enfeksiyon unsuru yaratıklar. Elini ağzına tut amk. Aklına gelen yazsın ulan işte.
Büyük savaşçı ve komutan Cengiz Han’ın hayatını araştırmaya tüm ömrünü adayan ünlü tarihçi Vladimir Belinskii, iddasına kanıt olarak Cengiz imparatorluğunun esasen 4 boyun oluşturduğunu ve bu boyların Türk boyları olduğunu ortaya koydu. Ukraynalı ünlü tarihçi Vladimir Belinskii Cengiz Han’ın Moğol olmadığını, aksine Türk olduğunu iddia etti. Büyük savaşçı ve komutan Cengiz Han’ın hayatını araştırmaya tüm ömrünü adayan ünlü tarihçi Vladimir Belinskii, iddasına kanıt olarak Cengiz imparatorluğunun esasen 4 boyun oluşturduğunu ve bu boyların Türk boyları olduğunu ortaya koydu. Bu boylar, Kıyatlar, Kereyler, Naymanlar ve Merkitler. Cengiz Han’ın babası Esugey Bahadır Kiyat boyuna mensup birisi idi. Cengiz Han’ın eşi Börte’nin boyu ise Kongırat.Vladimir Belinskii, tüm imparatorluğun Türkçe konuştuğunu ve Cengiz Han’ın gerçek adının “Temirçın” olarak okunması gerektiğini iddia ediyor. Büyük imparatorun Türk olduğunu ispat noktasınd a ünlü tarihçinin başka iddiaları da var. Doğuya yapacağı büyük sefer öncesinde bütün Türk boyları Cengiz Han’ın buyruğu altında birleşti. Bunun içindir ki Kazakistan coğrafyasında Cengiz Han’ın ordusu ile göçebe Türkler arasında hiç sorun yaşanmadı. Cengiz imparatorluğunun daha kurulduğu yıllarda Ak-Naymanlar ve diğer boylar onun içinde yer alıyordu. Bu bakış açısını ünlü Rusyalı tarihçi Hacı Murat’da savunuyor. Ona göre, Cengiz Han Altay menşeyli Türk boylarının mensubu. Ünlü tarihçinin tahminine göre, büyük imparatorun Çin’e yaptığı meşhur seferi öncesinde, imparatorluğa Moğol boyları da dahil oldu. Vladimir Belinskii ve Hacı Murat’ın Cengiz Han’ın Türk olduğu yönündeki iddialarına delil olarak ortaya koydukları “Cengiz Han imparatorluğu’nda kullanılan metal paranın üstünde Türkçe yazması.” görüşü ise aslında gayet açık bir ispat niteliğinde. kaynak: http://www.turkhaber24.co...n-milliyetini-tespit-etti