3 çeşidi var:
1-bir eşcinsel erkeğe ilk deneyimini yaşatmak,
2-tecavüzcü,pedofil vs. olan ya da herhangi bir sebepten hapse düşen birinin erkekliğinin alınması(götü kaybetmek),
3-hadımla veya gayrihukuki yoldan bir erkeğin cinsel organının işlevsiz hale getirilmesi.
tanışır tanışmaz askere gittin mi? sorusunu soran var. en vasatı bile size evlilik imasında bulunuyor. basit bir işi ve düşük gelirli olmasına rağmen yüz bin liralık düğünler isteniyor. sözde eğitimli kadınlar bile mutlaka evlenilmesi gerektiği yönünde telkinler veriyor insanlara. fakir insan neden evlenir onu da anlamış değilim. sen o çocuğu yedi yirmi dört bir eve hapsedip iyi beslemeyip iyi bir eğitim veremeyip ne bekliyorsun amk. geleceğin kölesi olacak o sen de ömrün boyunca hapis hayatı yaşadığınla kalacaksın. hepsinin nedeni yine sensin çünkü kafan çalışmıyor.
Az bir zaman sonra haksız yere simitçi olan bile işinden atılıp tazminat ödemeye mahkum edilecek. Bana kalmaz ama kaldığım yerdeki haksızlıkları bizzat şikayet edeceğim. Bu komik geliyor biliyorum çomarlar ama şunu düşünün bakalım: şu anda bu duruma düşen insanlara geçmişte yapılan uyarılar bir kulaktan girip ötekinden çıkmıyor muydu?
Bu ülke insanları neden böyle ya * . arnold'dan tut glen jacobs'a kadar hayvan gibi kaslı olup bir o kadar da zeki insanlar var ki aklın durur. Öğretmen, ekonomist, vali ve bunlar sadece benim bildiklerim. Sen de kafa olsa aşağılık kompleksin üzeinden böyle bir bağıntı kurmazdın.
https://lookmovie.ag/movies/view/creepshow-1982
Eski korku filmlerini pek sevmem ama bu film ilginç bir şekilde hoşuma gitti. Maymunlu bölümü hariç fena değil. Bu adamların 1982'de yaptığı film kalitesini (korku filmleri) yakalayamıyor olmamız çok üzücü.
Benim için hiçbir zaman özel bir gün olmadı. Zaten benim için özel gün kavramı yok. Bakın çok enteresan hiçbir günü ne kutladım ne de içimde zerre heyecan belirdi.
Türkiye'nin en lüks otellerinden birinde geçen sene bir akşam yemeğinde olmuş bir olayı anlatacağım. işim dolayısıyla birçok kişi tanırım,ayıptır söylemesi gelirim de iyidir. Neyse bu denize nazır ultra lüks otelde bir akşam yemeği yemek için üç arkadaş sözleştik; Birisi otelin sahibi olan beyfendi,diğeri türkiye ve avrupa vücut geliştirme şampiyonu ve de ben. Üçumüzde deli gibi et yemeyi severiz,konumuzla alakası yok ama üçümüz de koyu dindarız elhamdülillah. bu otele pek çok kez geldim arada bir mutfağına girip etleri kendi ellerimle parçalarım,parçalarken de bir miktar gözüm döner. Bu akşam sefasından önce bizlere servis edilecek olan etleri bizzat yakından görmek için kuzuların kesildiği yere gittim. Biraz çılgınca evet ama et tutkunluğu böyle bir şey işte. Ya allah bismillah deyip Kuzunun kafasını tek hamlede uçurdum,cüssemden dolayı yaba gibi ellerimle iki dakikada paramparça oldu mahlukat. Neyse akşam oldu biz üç kafardar sonunda buluştuk. Masada yok yok;arnavut ciğeri,çiğköfte,pirzolalar,lokumlar,fajitalar,biftekler,köfteler,benim kesip parçaladığım ortada duran bütün kuzu ve aklınıza ne gelirse. Kişi başı beş kilodan fazla et yemişizdir. Artık gözümüz dönmüş olacak ki türkü çığırıp askerlik anılarımızı anlatmaya,üç çılgın ülkücü olarak odtü'yü basmalara kadar geldik.
Bizim arkamızda da bir çift oturuyordu:saçlarını maviye boyamış kuruca bir erkek ve pembe saçlı açık saçık giyimli genç bir bayan. Göz hakkıdır deyip çiğköfteden bir parça alıp marulla beraber bunlara ikram edecektim ki siz canisiniz,katilsiniz,sizden iğreniyoruz allah'ın kıroları mırıldanmaları kulağımıza çalındı. Sonra anladık ki hristiyan kafir icadı vegan mıdır nedir oymuş bunlar. Bir anda kendimi kaybetmiş olacağım ki sıska gencin boğazı dev parmaklarımın arasında kalıverdi,tüm bağırtılarım kulakları sağır ediyor,göbeğime kadar uzamış sakallarım genci boğuyordu. Yarım saattir Polisin vurduğu coplar sonunda ellerim çözüldü,kollarımda ve ellerimde kırıklar var. Neyse ki şikayetlerini geri çektiler ve olay kapandı. Bu da böyle bir anımdır.
Geçen suratı tuhaf bakan bir kedi gördüm. Dedim herhalde hayvanın bir şeyi var. Bir de baktım ki sıçıyormuş. Siz siz olun sıçarken bir kediye bakmayın.