şampiyonlar ligi grup aşamasında schalke 04 ile ilk karşılaşmasını 24 ekim’de tt arena’da, rövanşı ise 6 kasım’da, 60 bin kişilik veltins arena’da oynayacak olan ve her iki maçta da schalke’ye yenilecek olan takım.
galatasaray şanslı bi grupta sayılsa dahi bu grubu lider bitirmeyi bırakın, üçüncü olabilmesi için grup kuralarındaki balın tur boyu sürmesi gerekecek..
schalke rahat lider çıkar..
birilerini birilerinden koruma gayesi güden her meslek erbabının birgün düşmeye mahkum olduğu gaflettir. çünkü görevleri, ani stres altında içgüdüleri ile hareket etmektir. zira stres altında hem seri hem de mantığı ile hareket etme kabiliyetine sahip olmayanlar özel güvenlik, koruma, bodyguard, çevik kuvvet vs. olur ve milleti tartaklar tekmeler falan. çekip vurabilir de.
bazı bira kapaklarından çıkan beleş bira ve kapağa takılı amigo fıstıkları da hesaba kattığımızda kulağa daha da makul gelen fiyatlardır. hey gidi kahverengi tekel birası dilin olsa da anlatsan..
öss’ye gireceğim muhitte yalvar yakar telefonumu bırakacak bir kişi, dükkan aradığım anlardı. uzun yıllar geçti ama hala arada hatırlar ciğerlerimi dağlarım.
akli kriterler içerisinde site seçimi ve ödeme yöntemi yaptığınızda gayet güzel çalışan alışveriş. hemenalyarinkapinagelsin.blogspot.org gibi sitelerden alışveriş yapmazsanız problem olmuyor sevgili kazıklanan tayfa
“ne bekliyorsun?
uludağ sözlük, bilgiyi zaman ve mekan ayırt etmeden, bilenden bilmek isteyene taşıyan bir zaman makinasıdır.”
az önce giriş yapma ekranında gözüme böyle bir yazı çarptıran sözlük. aklıma duruşma salonlarındaki “adalet mülkün temelidir.” yazısını getirdi. yersen yani*
“tabak güzel, plaketin amk” bu da bi behzat ç. vezicesi, aklıma geldi
önümüzdeki ay, sadece beş hafta içerisinde sırasıyla konyaspor(d)-b.munich(d)-fenerbahçe-trabzonspor(d)-gençlerbirliği-başakşehir(d) maçlarını oynayacak olan şampiyon. yönetim transfer sezonunu yine harikalar yaratarak kapatıyor. vagner transferi tam olarak beşiktaş’ın aradığı çözümü getirecek. vida’nın tek maçlık performansı fena değildi defansımızın yedekler dahil taş gibi oldu pepe reis kaptanlığında ama ve fakat ilerdeki kafayı duvara vurduran tıkanıklıklar bu adam ile çözülebilir. gomez, aboubakar etkisi yaratacağını düşünüyorum, hatta müdür bey bu maratona negredo ile ikili forvet bile oynayabilir şahane olur bu hücum ekibi bayern’i savunma almaya zorlar ve yavaş çalıştırır. bu da almanya’dan bize istanbul için avantajlı bi sonuç getirebilir.
henüz maçlar oynanmadığı için şuan başlıklara dadanmış bi takım anormal insanların olması normal, maçlardan sonra buraları tekrar gözden geçirin. şu fikstür içerisinde karışık çerezin sert beyaz ilginç leblebisi gibi duran feneri de inönü de üçler geçeriz bence kesinlikle. negredo show ep2 hahahahah. yaparsın kartalım
güneş balçıkla sıvanmaz. adam hazretlerinin başakşehir çözümü kendisinin piyasadan silinmesini engelleyemeyecek, sadece biraz geciktirebilir. böylesi toy ve cahil bir topçunun bu saatten sonra türkiye liginde oynayabilecek, bu baskıyı kaldırabilecek mental kapasitesi yok. güle güle arda kardeş fatih terim stadında sana bol şans, hepiniz aynı kalemsiniz zaten.
liverpool’un beşiktaş’ı 8-0 yendiği tarihte travmatik bi olay yaşadığını düşündüğüm yazar. şimdi gelip buraya yazarın boş entrylerini dizmeyeceğim çünkü içinde bulunduğu durum normal değil. akli melekeleri yerinde olan kimse bu davranışları sergilemez, geçmiş olsun yazar kardeş.
geçtiğimiz hafta organize ettiği bolu kampında inanılmaz bi skandala imza atan oluşum. kamp alanının terkedildikten sonraki haline herkes zahmet edip baksın ve bu balon oluşuma prim vermesin lütfen bunlardan çevreci doğacı olmaz. reziller ya
insanın ben'ini, özünü doyurmadığı içindir. halk dilinde buna bi ideolojik kavrama hatası sonucu basitçe "kendine vakit ayırmak" diyoruz bu da felsefi olarak yanlış bi önerme olsa da doğru noktaya ulaşmak için bi başlangıç noktası olabilir.
bu önerme neden yanlış? canlı, tüm hayatı, hayatındaki tüm zaman dilimleri üzerinde tek hak ve söz sahibidir. medeni toplumda çark tersinden dönse de, vahşi bi hayvan av mesaisinde iken de aslında vaktini kendisi veya yavruları için harcıyordur. Bu vakit üzerinden başkaları kazanç sağlayamaz, sağlasa da avcı bunu onun için yapmamıştır. ağaç gölgesinde uyurken de ceylan kovalarken de her saniyesini kendi refahı uğrunda harcayan vahşi avcı hayattan zevk alabilir. Bizler ise işe gidebilmek için otobüs, otobüs bekleyebilmek için akbil sırası bekleriz. kendimize ayırdığımız son bikaç dilim ise parmaklanmıştır, bayatlamıştır ya da zaten iştahımız çoktan kaçmıştır.
peki ya doğru önerme? bu soruyu topluma çare olacak şekilde cevaplamak istediğimizde ne yazık ki elimiz boş dönüyoruz. halihazırda işleyen üretim ilişkileri üzerinde işlem yaparsak bunun matematiksel oranı sıfıra yakın. yani ne yazık ki dünyada herkes hayattan zevk alırsa sen ağa ben ağa bu deveyi kim güde? durumu ortaya çıkıyor.
küçük çaplı, ikişerli üçerli grupları aşmayacak şekilde çözmek için ise "egede şirin bi kasabaya yerleşip domates biber yetiştirmek" gibi alternatifler var. ama tabi ki sıfırdan başladığını varsaydığımız asgari ücretli birinin bu refaha kavuşması için minimum gider ile yaklaşık 10-12 yıl sabah akşam metrobüs yolculuğu yapması gerekiyor.
not: yazı, survivor izleyerek hayattan zevk alabilenler için yazılmamıştır.
