'about time' ki kendisi hayatimin buhranli bir doneminde hayata bakis acimi değiştirmiştir.
' prisoners ' ki kendisi ofke krizlerine giren vicdanli adam basroluyle hugh jackman'a hayranligimi bir kez daha artırmıştır.
kosovada meydana gelen selden sorumlu olarak eurovision birincisi insanın sorumlu olduğunu düşünürsek, pek tabi bu durum da solculardan kaynaklanabilir.
Az once çalıştığım ve nedense hosuma giden bir hastalik. Asil olarak hayvan hastaligidir.' Yavru atan' hayvan olarak hasta sahipleri hayvanlarini tarif ederler. Etken hayvan plesentasindaki eritritolu cok sevdiginden gider buraya yerlesir ve Sigirlarda dusuklere sebep olur . Bu hayvanlarin vucut sivilariyla temas ve sutlerinin (ornegin coban peyniri ya da taze peynir gibi)pastorize edimeden tuketilmesi insanlarda hastaliga sebep olur. Hastalarda ates kas agrisi eklem agrisi siklikla bel agrisi sacroileite bagli, istahsizlik kilo kaybi ve gece terlemeleri mevcuttur.
başlığı görünce birden nedense aklıma, bizim zamanımızdakilerin hocaların arabalarını kaldırıp yerini değiştirdikleri geldi.. düşününce.. kesinlikle doğru tespit, şimdiki liselerin bahçesi ortaokul bahçesi gibi, ki ben neredeyse bütün hayatım boyunca etrafındakilere aşağıdan bakmış bir insanım, boyumuz uzadı ondan bu yanılsamaya düşüyoruz diyemeyeceğim.
mükemmel bir erkek sesi. 86 lı oluşunun aksine haddinden fazla bir olgun duruş. kendisi batman serisinde bruce wayne olacakmış bir söylentiye göre ama sonradan iptal edilmiş her nedense. şimdilik dizilerde konuk oyuncu rollerinde olsa da kendisinin ilerde çok daha ünlü olacağından, filmlerin aranan sesi ve aranan yakışıklı yüzü olacağına j edgar dan sonra daha da emin oldum.
chrome un uyarı bildirisinin çıkmasıyla ''22 yaşında olup babasından para alan zall'' olarak okuduğum başlık.
bilinçaltımda neler dönüyorsa .. afedersin zall baba
iki sezon boyunca çevremdeki bütün izleyenlere bakıp bakıp ne varmış ya bu dizide bu kadar yani dediğim için kendimden utanmama sebep olan dizidir. başladıktan sonraysa günde ortalama 5 bölümle uykusuz gecelerimin sebebi sensin dedirtmiştir bana. çok sağlam dizidir gerek oyuncular gerek senaryo, gerek karakterlerin yaşam tarzı, gerekse günümüz olaylarına bakış açısıyla.. fakat bu durum hemen akabinde bazı çevrelerde rahatsızlığa yol açmış ve bu yüzden dizide bazı kısıtlamalara gidilmek zorunda kalınmış saati daha geç vakte alınmış ve süresi kısaltılmıştır. yine de izleyicilerin diziye nasıl bağlı olunduğu düşünüldüğünde bunlar onları izlemekten vazgeçirmek için yeterli olmayacaktır. izleyecek olan yine uykusuz kalır yine izler efenim..
passage, nefes, 21, manhattan, zodiac gibi mekanlarda sıklıkla takıldığı söylenmektedir.*
behzat ç nin en sevdiğim karakteridir. kendisi. yaşından oldukça büyük göstermektedir birçoklarına göre. kendi deyişiyle bir ankara bebesi olduğu dolayısıyla ankara şivesini en iyi yapan karakterdir. mimiklerini çok iyi kullanır, arka planda olduğu sahnelerde bile insanın gözüne takılır. ayrıca bir de gülüşü vardır ki güldü mü gözlerinin içi güler, o saf karizma olan adam bir andan çocuksu bir tatlılığa bürünür. allah yolunu açık etsin diyoruz, kendisi 85 li olup bundan sonraki projelerini sabırsızlıkla bekliyoruz.
aynı aileden olan leishmania infantum da şark çıbanı diye bildiğimiz leismaniosis i yapar.
çok güzel sınav sorusu olurlar.
allah bütün mikrop camiasının belasını versin.
isteyen bir insanın
delicesine,
her geçen anla
erişemeyeceğini anlamasıyla
kimbilir hangi yaşanmışlığın hayal kırıklığıyla
belki de bir aşığın o dağılmış kalbiyle
toplayamadığı dikkatiyle
titreyen yüreğiyle
içindekileri satırlara dökmek isteyip de
ağzından çıkanın yarım
harflerinse havada kaldığı
o anı yok edip atmak istemesidir
yazıp yazıp silmek.
hayal kurmanın ardından da gelen durumdur. hayal kurulur bitirilir, içinde bulunulan ana geri dönülür bakılır ki hiçbir şey değişmemiş değişeceği de yok, beşer dediğimiz varlık bir anda kırık hayallerinin içine düşer.
bir köpekleri vardır ki içerde ona köpek diyesim gelmez.. golden la sizi tavlarlar esasen.. içeriye girince fransız filmlerindeymiş gibi olursunuz amma velakin her şey çok dibdibedir, çok yakındır masalar..
