başlığı tutmayan, tutması için fi tarihini karıştırıp tutmayan başlığını araştırıp bulan ve yine aynı başlığa kendi yazıp, yazan olsun diye inat ederek bir daha meydana çıkaran yazarımsı, egocukları bitik adamların yaptığı işlerin komik görünmesidir. ha birde şöyle ezikler var, onlarda sadece kendi başlığına belirli saatlerde yazıp ortadan kaybolan saçma sapan kişiliklerdir, bu gibi yaptığı işlerden diğer yazarların onlar yerine durumdan utanıyor ve sıkılıyor olduğunu bilmeden etmeden yazarım diye geçinirler.
tutan başlıkları kıskanan aynısını çıkartmaya çalışanlara ne demeli peki, ulan adam kim sen kim dürzü helal olsun ki konu bulmuş tutturmuş git sende yaz sayfaya oturmayamı geldin?, içte insanlık yoktur ki yok!, ne yapar, gidip aynı türden benzer konu bulup benimkide tutsunculuğa yatarlar hemen, ama ne olur ellerinde patlar kıskançlıklarıyla apışıp kalırlar eee yüce allahın sopası yoktur ki kafana geçire senin!, haset pisliksin herkes bunu biliyor yavrucum!.
insan'ı uykusundan eden gereksiz mi gereksiz, boş boş öten, arabam çalınmasın diyen insanların arabalarına taktırdığı uyarıcı seslerdir.
sanki ne luzumu varsa anlaşılmaz yani, hırsız kafasına taksa seni evinin içinden çalar da haberin olmaz be adam!, banane senin arabanla aranda geçen ilişkiden, senin yüzünden uyuyamayacakmıyız?, araban değerliyse benim belki gecemde değerli ne bu böyle!. iyi ki bir arabanız var amk sanki sırf hava için kesin taktığınız aha benim arabanın mı diyesiniz diye yaptığınız işler bunlar.
daha ömürlerinin baharında olup ta, başlarına bir iki kötü olay meydana geldi diye hayattan sıkılan gençlerin hayata bakış açısıdır.
maşallah bunlar da öyle bir türedi ki, ağızları küfür dolu, belalıyız biz diye geçinen, okullarına boşa giden, adam gibi okumayan tiplerdir. daha çocuk olduklarını umursamadan, gidipte sağda solda ellerine almışlar sigaralarını bok var gibi içerler, kahvecinin babasının hatırına kahveye girmesine izin verdi de maç izledi diye kendilerini bir bok sanarlar, anne babalarına itirazlar edip sevgililerine yalakalıklarından da yanlarından geçilmez, fakat ne güzel olur ki sevgilileri de bunlara tekmeyi basar ki oda başka bir konudur.
şimdi birde şöyle bir şey var, demin demiştik ya hani belalıyız bizci olurlar diye, hatta şöylede devam eder bu havaları, bize kimse karışamaz elimizde sigaramız gönlümüzde facebookumuz vardır gibi, bokumuza bakmayız kimseye işimizi karıştırmayız gibi takılırlar üstüne üstlük.. tabii ki bu halleri ne kadar cahil olduklarını, boş kafalı vatandaş olduklarını bizlere zaten gösterir, fakat bunlara hakikatli ve adam gibi bir sopa çaldıklarında yada söz söylediklerinde başlarlar bunlar '' ulan bu hayat bize çok çektirdi ulan budamı gelicekti başımıza alem puşt olmuş '' deyip deyip ağlarlar zavallılar orada burada, hayır yani sen kimdin de yani orada burada polat alemdarlık yaptın, behzat ç mi oldun da racon kesiyorsunda sonra bebekliğin sıçtığım aklına gelip zırlıyorsun, ulan baştan unutmasaydın çocuk olduğunuda sevmeselerdi seni gece gündüz!!..
güzeller güzeli ülkemizde olmak üzere dünyanın her yerinde baş gösteren bir durum olmuştur. kıyamet alametlerinden olsa gerek!, durmadan her geçen gün artan bir durumdur. allah sonumuzu hayır etsin diyelim.
kadınların, karşılarına çıkan erkeklerin ceplerinde ki dolgun parayı kullanma amaçlarından yaptıkları yalandan hareketlerdir.
adamın sırf parası var diye bu yapılır mı?, bunu yapan nasıl bir kadın bırakalım kadını şöyle nasıl bir insan olabilir?, kendisini bir kağıt parçasına kölelik yapmaya nasıl yakıştırabilir gerçekten merak edilir. bünyesinde ki bitmiş tükenmiş hırsıyla gözü paradan başka bir şey görmeyen zavallı bir kadındır artık o aslında, bir kağıt parçasına hayatlarını ve güzellklerini resmen satıyorlardır ne kadar yazık!.
şimdi gelin de bu düşünce de olan bir erkek veya kadının, duygularına düşüncelerine inanın bakalım. sanki kendini ezik hissetmiş yavrucak gibi o sokak senin bu manevra benim bulana kadar gezinip dururlar bunlar, bu arada tabii ki internet güçlerini de kullanmayı ihmal etmezler. hemen acil tarafından eksiklik gibi gördükleri bu duygularını kapatıp hava atmalara başlarlar ya orası da ilginçtir.
tek kelime ile misafirliğe gidildiğine pişman eder, bıktırır. kaç kere denilmiş olduğu gözden geçirilmeye kalkılsa şöyle bir saçma hikaye çıkartılabilinir.
birincisi, tam kapı ziline basıldığında evin hanımı tarafından yukarıdan seslenilerek denir = hoş geldiniz buyurun efendim buyurun yukarıya!
ikincisi ise, tam merdivenlere adım atılıp yukarıya çıkılırken duyulur. = hoş geldiniz merdivenler de böyle ne yapacaksın anam işte! (misafir bey - yahu daha gelmedik ki kiminle konuşuyorsun kadın allasen?)
üçüncüsü, çıkılan merdiven in bittiği anda ki yüz yüze gelinen an'dır. merdiven biter ve = aman efendim buyursunlar buyurun hoş geldiniz!
dördüncüsü de, artık ayakkabılar çıkarılıp içeri girilmiştir ve ayakta bekleyen misafire yer gösterirken sahneye çıkar pek tabi malum söz ve yeniden evin hanımı tarafından söylenir = evet efendim amanda aman neyse hoş geldiniz! zor oldu ama heh heh anca anca anam işte sizi de yorduk ! şöyle buyurun lütfen!
ve en nihayetin de, kimin hoşgeldini kimin kulağındadır belli olmayan final bölümüne gelinmiştir. bu bölüm, gecenin efkarını yoğunlaştıran, kara bulutları üstünüze toplayan ve resmen insana harakiri yaptıracak hoş geldiniz ler bölümüdür, zira bu son hoş geldinizlerin etkisi doktorlar tarafından da zararlı olduğu açıklanmış ve sağlık açısından son derece tehlikeli olduğu söylenmiştir. öyle ki çünkü artık bütün ev halkının sıkı presi ile haşır neşir olunur, bazı insanlar da kansere yol açtığı ve şiddetli baş ağrısına sebep olduğu da söylenmektedir.
gel gelelim artık koltuklara oturulmuştur şaşkın bakışlarla etrafa saf saf bakınırken ve oh be artık hoş geldiniz saçmalığından kurtuldum sanılırken bu güzel ve çabuk biten dakikalar birden bire biter ve yerini şu sözlere devreder ; aman allah'ım ne oluyor, hayır olamaz! nedeni ise salona emin adımlarla giren 4 kişinin hücum ederek sıra ile geldiğindendir, kaçınılmaz son için ayağa kalkılır ardından olaylar şöyle gelişir,
'bir hoş geldiniz volkan patlaması'
-hoş geldiniz (evin küçük çocuğu)
+hoş bulduk canım nasılsın bakalım? (misafir bey= yav arkadaş kaç etti yahu 5 ti en son galiba oha vay anam vay bitmez bu gün!)
-aman azizim hoş geldiniz nasılsınız (evin beyi)
+hoş bulduk hoşt köp.. pardon yani şeyim kaçtı içime bir an ay hoş bulduk efendim hoş bulduk (mb- 6 oldu evet aynen şeyim kaşınmaya başladı iyi mi!, başım dönüyor nedense lan! şurda ki kadın kim öyle ya ne güzelmiş!)
-hoş geldiniz hakan abi (bu arkadaş ta evin büyük çocuğu berkecan)
+hoşbulduk canım canım benim canını yerim senin aman sağol eksik olma iyiki söyledin eee yani söylediğine sevindim sağol sağol ( off 7 valahi 7 oldu artçıyı götüm de hissettim resmen sinirden kendimimi yalasam şurda ne yapsam!)
-evet hakan bey tekrar dan hoş geldiniz diyeyim de oturalım isterseniz (evin hanımı)
+ne demek ayten hanım buyurun deyin aman eksik olmasın, ayrıca buyurun böyle otursaydınız benimkisi de kalkmıştı aman yahu ne dedim! yahu kalkmışa oturulmaz demek istemiştim şey yani yok yok istememiştim yani be kadın eh be kadın yani beni de şaşırtın bak iyice kafam gitti oturalım olur olur keh keh ( ne oturması yav iyice sıçtık kaçalım bari ) + hanım hanım hazırlan biz kalkalım hiç oturmadan en güzeli, azizim ben biraz fenalaştım izninizle biraz hatunu yalıcam yolda eeee yani dondurma alıcam yalıcaz ehe ehe.. neyse!
-geleyim mi bende dostum iyi misin (evin beyi)
(içses= hee gel gel de arada seni de çıkartayım istersen gerçi giderin de yok ya neyse artık bakarız )..+ yok yok önemli değil sağol ne hale geldim efendim bilmiyorum bir haller oldu bana bu gece sanki götüme yıldırım düşmüşte içimde geziniyor meret! çok gelme gitme lafı ede ede galiba geldiler bana haydi iyi geceler..
nedenleri çoktur, bir kaç örnek ile söyleyecek olursak; gelişen dünya'nın getirdiği maddi zorlukların insanların temiz duygularını köreltmesi, ve bu nedenle kaynaklanan hırs ile insanların birbirlerine bakarken amaçlarına varmak için üstlerinden eze eze çıktıkları merdiven gibi görmelerinden olabilir.
kanayan bir yara ve en büyük memleket meselesidir.
ne demiş büyük önder atatürk; türk, öğün, çalış, güven.
ne de güzel demiş değil mi?, çalış demiş, boşa mı demiş tabii ki hayır ama günümüzde ki gençler sağolsunlar kendilerine sorulmuş olsa '' biz atatürk ü çok seviyoruz biz onun için ölürüz '' derler. ama ne yaparlar akşama kadar facebook da, twitter da gezip kız peşinde, beğeni peşinde, yok adam bulayımda yok arabası olsun da yok yakışıklı olsun da gibi saçma sapan beyinleri ile bu işlerin peşinde koşmayı seçip sözüm ona çok sevdikleri ulu önderimizi hemen unuturlar!. okullar kapanınca çalışmak yerine babalarının eline bırakacağı paraya bakarlar, yetmezmiş gibi çalışan arkadaşlarını görseler ukala ukala hareketler ile ben senin üstünüm havası atarlar. sen kimsenin üstü olamazsın allah'ın şaşırmışı!, sen git ancak son çıkan araba modellerine bak sen git ancak yeni trend modaları takip et! sanane değil mi zaten memleket meseleleri!, seni berkecan sevsin, melisa beğensin de aman canım kime ne memleket!, gerçekten bu sorun nereye gidiyor bilinmez almış başını gitmiş bir gençliğin sonu nereye gidiyor paşam sen kalkta ben yatam!.
