açtım siteyi. uludağ'ın locasını aradım aradım bulamadım lan. sonra bütün locaların ismini itinayla okudum. online kişi sayılarını süzdüm. mantık çerçevesinden itekledim ve sonunda bir locada karar kıldım. acemiler içindi bu loca. bir heyecanla giriş yaptım ve saniyesine engellendim. çok içime oturdu lan..
aşk, onun verdiği ızdırap ve seni sevmeyen bir sevdiceği umutsuzca kıskanmak üzerine yazılmış bir atilla ilhan şiiri olan üçüncü şahsın şiirinin en güzel dizesi.
ben seni seviyorum sen gezmeyi, senin gittiğin yere hiç gelemiyorum ben, öylece durmayı seviyorum, durup ardından bakmayı ama sen yürümeyi seviyosun hem de arkana bakmadan... yaprak seviyorum ben yaprak kuru yaş ayırmadan, sen ezmeyi seviyosun neye bastığına bakmadan..
heplere varmak için hiçleri göze almak gerekir. mutluluğun ne olduğunu anlamak için, belki de yaşadığımız hayatın kıymetini fark edebilmek için dibi görmek lazım gelir insanoğluna.
ah nerelerden geldi, nerelere bak şimdi.
ah ne çok cefa çekti, ihsan beyle zevcesi.
manzaralı geniş bir kat, biraz huzur biraz rahat.
cepte biraz para taşar.
işte sana tatlı hayat, tatlı hayat, tatlı hayat ahhhh tatlı hayat...
anne değil babadır sadece. anne kendi hakkını bile verir kocasına. ben henüz pis boğaz bir anneye rastlamadım. belki de anneliğin verdiği fedakarlık hissiyle gelişen bir durum bu. ve ben henüz pis boğaz olmayan bir babaya da rastladım. sanırım bu da erkeklerin her zaman bir yanlarının çocuk kalmasıyla alakalıdır.