7 sene sonra göz doktoruna gittim. baktım iyice körlüğe doğru gidiyor gözlerim. e korkunun ecele faydası da yok. 7 yıl aradan sonra hipermetropumun miyop + astigmat olduğunu öğrendim, gözlük kullanacak bu çiçek artık. Bi 7 yıl sonra tekrar giderim herhalde.
sözlüğe yazmadığım herhangi bir gün içerisinde bu hayattan bağımı koparmış olsaydım hiç birinizin haberi olmayacaktı. bundan sonrasında da olmaz zaten.
olum insan bi merak ederdi be.
(bkz: ağlamak yok yüreğim)
Bi tarafım eksik gibi. hüzünlü ama olması gereken olmuş rahatlığıyla. mutlu ama tam olarak ne için mutlu olduğunu bilmeyerek. buna da şükür diyerek başladık.
gerçekten yazık diyorum. tamam birbirinizi seviyor olabilirsiniz, öpmek isteyebilirsiniz. ama bunu yolun ortasında yapmayın ya. mide bulandırıcı gerçekten.
Allah akıl fikir versin arkadaşlara.
Zülfü Livaneli - Serenad kitabında geçen bir hikayedir. Hoşuma gittiği için paylaşmak istedim.
...
“Kötümser, ‘işler daha kötü olamaz’ diye feryat ederken, iyimser, ‘Olabilir, daha kötü de olabilir’ dermiş. Şimdi söyle bakalım. Sen iyimser misin, kötümser mi?”
...
bugün başıma gelendir. ne kadar zaman oldu hatırlamıyorum canlı müziğe gitmeyeli.
bağıra çağıra şarkı söyleyip oynamak gerçekten iyi geldi.
Bu da böyle bir iç dökmeydi diyelim. teşekkürler.
bu seviyeye gelmeme yardımcı olan herkesin yardımlarını s2yim.
tüm heveslerim kursağıma dizdiniz, yutkunamadım boğuldum onu bile görmediniz.
şimdi devran dönüyor. bundan sonrasında bakın bakalım aynı hareketler karşısında nasıl bi insan oluyorum.
ne alaka ya, ben bunu ne ara ezberledim dediğimiz şarkılar olabilir.
bu günümün şanslı şarkısı; yemekte yaparım salçayla göbekte atarım kalçayla çat çat çat çat oldu.
neden? nereden aklınıza geldi de içine 3 5 tane susam serpiştirdiniz.
he seker yavaş yavaş erirken susamları dişimle ezmek evet hoş oluyor ama bir yandan da saçma geliyor.
teşekkürler.
lütfen diye rica ettiğimdir. gerçi burda tanıdık da yok ama maksat içimizi dökmek değil mi.
siz bana düşman oluyorsunuz ben bana düşmansınız diye daha çok üzülüyorum.
bana yaptıklarınızı düşünüp aynısını size yapayım diyorum sonra yok ya deyip kendi kendimi üzmeye devam ediyorum.
kimsenin olmadığı yerde avazımın çıktığı kadar bağırmak istiyorum. sanki o zaman gücüm yerine gelecekmiş gibi hissediyorum. sanki o zaman tüm nefretimi kusarım gibi hissediyorum.
gözümde yaş kalmayana kadar ağlamak istiyorum. sanki o zaman yeniden ben olurum gibi, her şeye tek başıma yeterim gibi.