bu kampanyaya katılan dangalak demek ki daha önceden atıyordun bu kampanyayla atmıcaksın öyle mi.. kampanya süresi bitince atmaya devam mı edeceksin. böyle gerizekalı başlıklar açınca ne oluyor anlamıyorum. olum şu sözlüğe bi seviye gelsin artık. yada liseli ergenler için bi bölüm açılsın orda açsınlar başlıklarını. şuranın standardını yükseltelim azıcık.
bayanların cevaplaması daha makuldur. erkek için pozisyonun fazla önemi yoktur. klasik türk erkeğinin partnerini düşünmediğini sadece kendi ereksiyonuna odaklandığını varsayarsak kadının en sevdiği şekilde yapılması her iki cinside mutlu eder.
edit: entry sıra numarasının bu şekilde bana denk gelmesi canımı sıkmadı değil !
4 yıldır yaşamak zorunda kaldığım oldukça sıkıcı olan il. izmirden gelmiş biri olarak attan inip eşşeğe binmiş gibi hissediyorum hergün. alışamadım sana bilgin olsun.
türkiye ülkesinde sanatçıların genelde özel hayatıyla ilgilenildiğinden dünya gezegeninde en saygın sanatçılarla verdiği konserler resitaller genelde umursanmaz. yaklaşık 10 yıldır kendisini dinler severim. kimle seviştiği kimden çocuk doğurttuğu umurumda değildir. ama çocuklarına sahip çıkması ve birine sanatını aktarması ilgim dahilindedir. günümüzde baba mesleğinden utanç duyan gençliğe inat kendi sanatını icra eden süper yetenekli bir erkek çocuğu vardır. enstrumantal müziği sevmemle doğru orantılıdır kendisiyle olan ilişkim. bir bestede söz olmasına gerek yoktur kanımca. şarkıyı dinlediğinizde sanatçının yazdığı sözler duygularınızı sınırlar sadece onun çektiği acıyla-onun verdiği coşkuyla sınırlanır duygularınız. enstrumantal müzikte ise müziğe siz yaşanmışlıklarınızla hayal dünyanızda sayfalarca söz yazarsınız ki anlamlı olanda budur.
suç aleti denince aklımıza sadece tek bir şeyin gelmesi sapık zihniyetimizi ortaya koyar. sopa-silah-kılıç-ok-bıçak suç aletiyse napıcan hacı ? kılıcı neyle kescen ağzına nasıl sokcan misal !
Juneau şehri. bu şehir alaskanın başkentidir ve her zaman kar yağar bu şehre. bu şehre ne zaman kar yağsa elim yüzüm çocukluğum buz tutar. (yazının sonu evet o şiirden)
300 madenci öldükten hemen sonrasındaki seçimlerde yakınlarının tekme tokat dayak yediği partiye yine oyvermiş olmalarından kaynaklanmaktadır. şahsen ben artık ne halleri varsa görsünler demişimdir.
tanrısının semih saygıner olduğu benimde mensubu olduğum din. sporda rakibe saygının hat safhada yaşandığı bir spor dalıdır. öyle ki yalnışlıkla sayı aldığınız zaman rakibinizden özür dilersiniz. özür dilenen başka bir spor dalı var mıdır? allanısen.
sonracıma işi sadece topa iyi vurmak olarak düşünmeyiniz futbol gibi aynı zamanda geometriyide iyi bilmeniz gerekir ki mevzu yalnızca üçgenin iç açılarının toplamını bilmeniz kadar basitte değildir. topun neresine hangi hızla vurduğunuz kadar vurduktan sonra bir sonraki hamlenizi hazırlamak gibide göreviniz vardır. kısacası hem zevkli hemide zor bir spordur kardeş.
bbc ye verdiği röportajla akıllarda olan tüm soru işaretlerini gidermeye çalışan, dönemin tiranının ülkeyi ne hale getirdiğini anlattıklarıyla ortaya çıkaran yargı mensubudur. Ergenekon v.b davalarda yapmış olduğu bazı vahim hataların dışında kötü niyetli olmadığını düşündüğüm tarafsız savcıdır kendisi. evet eleştiriyor herkes çünkü herkes kendi tarafında olsun istiyor bu adamı. inatla tarafsızca işini yapan insanlara alışık olmadığımızdan dışlıyoruz şahsını.
şöyle bir yaklaşım getiren görmedim. bu sapıkların ailelerindeki kadınlarla röportaj yapsanız fena olmaz hani! işin eğitici yönüne yardımı olabilir. Şiddetin şiddeti doğuracağını göremeyen kahvedeki emekli amcayla aynı kafayı yaşayan bakan yorumu!
edit: an itibari ile Show haber caninin annesi ile röportaj yapmış. Onu dinliyorum caninin annesinden ayrı babası ile yetiştiğini anne-babanın ayrı olduğu gerçeğini anlatıyor.
ilyas salman ve david beckham arasında bir tipim vardı. tabi zaman geçtikçe daha bi oturdu tipim yerine. kısa boylu olmamla ünlüydüm. sağolsun kızlar tekliflerimi boyum yüzünden hep reddederlerdi. şimdi pişman ettim onları o ayrı mesele. bide sesim fena değildi o zamanlar Küçük Emrah ve Bryan Adams arasında bir sesim vardı. şimdi sesimde oturdu yerine ama kime benzediğini söylemem kimliğim ortaya çıkar.
bu kadar abartmamak lazım kendisini. tarihin tüm dönemlerinde toplumda statüler olmuştur. kral-halk-işçi-soytarılar... şimdi burada halk halklığını yapmış olayları kınamıştır. fakat bırakında soytarıda soytarılığını yapsın.
Nickimi almama sebep olan hayat felsefesi. herkesin içine bi garfield kaçmıştır zaman zaman. istenilen bu yardım seslenişi sizi mutlu ettiği kadar karşı tarafıda hayırsever yapar.
ülkenin namı yayılmış cezaevlerine gidip koğuş ağalarını ziyaret edin. onlardan tecavüz zanlılarına hangi fantezileri uyguladıklarını dinleyin. bu kararınızı tekrar gözden geçirmenizi sağlar. (başıma gelmiş gibi anlatmama bakmayın günlerdir neler okudum nette kanım dondu la acıdım adamlara bi bilseler var ya (şu an alt dudağımı ısırıp başımı sağa sola salladım) kendilerini taşla ezerler.
velev ki Emre Uslu. Bu yapılan adaletsizlikleri gölgeler mi? ben diyorum ki, hırsız var, sen diyorsun ki kapını kilitle. ya hu şu hırsızı önce bi yakalayalım da söz ben kapımı kilitlerim.
isyan etmek güzel.. güzel de, balık hafızamıza kaç gün dayanır dersiniz bu tip olaylar. Zaman tünelimizde bir kaç gün sonra alt sıralarda kalacak oluşu, anlık tepkilerimiz.. ilk örneği yaşanmış gibi davranmalar.. Buna benzer ne canilikler yaşandı bu ülkede, ve daha ahlaklı toplum yetiştirme amacı taşıdığını söyleyip, suçluluğun en fazla yaşandığı toprak parçası haline getirilişimize çanak tutan yöneticilerimize sabredişimiz.
Misal; denizde boğulan biri olsa denizimi suçlarsınız. Yüzme öğretmektir çözümü.
Kız çocuklarımızın başını kapatarak, etek boyunu uzatarak onları kötülüklerden koruyacağını zanneden bilinç sana sesleniyorum. !
-Ulan bu ülkede damacanaya tecavüz eden, ördeğe tecavüz eden var, hangi tahrikten bahsediyorsun..
Çözüm aynı zamanda erkek çocuklarını sapık yetiştirmemek değilde nedir ?
Sağlıklı bir cinsel eğitimin okul müfredatına eklenmesi sizi dinden çıkarmaz korkmayın.
Şiddet şiddeti doğurur. Yaşanılan bu cezada varsayalım suçlulara idam cezası verildi. Bir daha yaşanmasını engeller mi ?
Neredeyse tamamen Şer-i kanunlarla yönetilen ülkelerde güllük gülistanlık bir ortamın olmaması kanıt sunulabilir.
işin kolayına kaçmadan, idam edilsinlerrrrrr, linç edelimmm diye sokaklarda çığırmak çözüm müdür ? yoksa sağlıklı düşünmeye ve çözüm üretmeye vurulan bir darbe midir ?..
Ne yapabilirim diye düşünüyorsun !
şunu yapacaksın;
Önce aile: erkek ve kız çocuğunu sanırım 5-6 yaşında karşına alıp şu insanların dünyaya geliş şeklini, mahremiyetlerini önce dürüstçe anlatacaksın.
Sonra insanların bu dejenere olmuş sinirleri yıpranmış yabanileşmiş toplumdan soyutlanıp psikososyal destek almasını görev edinmiş bir yönetime layık olduğunu anlayacak ve çaba göstereceksin.
Bla bla bla..
insan olacaksın kardeşim önce sen insan olacaksın sonra kız çocuğunu özgür, erkek çocuğunuda özgürlüklere saygı duyan birey olarak yetiştireceksin..
