gülünç bir durum. bir dolu örneği var ama. bakıyorsun adam ciddi bir başlık altına ne varsa bildiği yığıp hadi eyvallah diyip kaçıyor. dur diyorsun usta donun burda kaldı ama yok. nehre atlayıp intihar ediyor sonra. hayır işin enteresan tarafı ardında bir bok bıraktığını sanması. sanki adamın donuna muhtacız, al geçir kıçına da ölün rezil olmasın!
çok şey yazmak, sayfalarca yazmak da değil kasdettiğim. kimisi bildiği en entelektüel lafı atıyor başlığa kaçıyor. olum sözlükte intihar eylemi olmaz , komik olma dememize fırsat kalmıyor. gel ben sana mermi vereyim olmadı çakmak vereyim,olmadı oturup iki çay atarız . *
üstad geliyor din başlığına (bkz: dogmatizm) dedikten sonra vakur bir edayla ufka süzülüyor. hacı hop bellek masada kaldı demeye fırsat bırakmıyor. bir başka yandan yemiş kabak çekirdeği atatürk başlığına: kendisini eleştirenler ibnedir, siktirsin gitsinler deyip ardından topukları götüne vura vura kaçıyor. dur lan papayı mı vurdun da götüne motor taktın, mustafa kemal'e şapka mı yetiştiriyon demeye kalmıyor. birisi kalkıyor hz. muhammed başlığına yobaz yazıyor sonra gidip mağaraya saklanıyor. kardeş önce mağaradan çık hele azcık medeni ol sonra yaz derdini demeye fırsatımız kalmıyor.
bu tür tek atımlık yazarlara tavsiyem: atın kurşununuzu sonra gidip kendinizi de çöp konteynirına atın. çöpçünün biri: "ulan bu daha kullanılırdı" deyip çıkarırsa yırtarsınız belki.
sizi çok seviyoruz. doğum gününüzü söyleyin mesajla msn den molotof kokteyli atıyım size.
ihlal edilmiş haklara başkaldırıyı engellemek için ortaya atılmış zırvalık. (bkz: zırvanaya ulaşmak)
anayasa diye bir yasa hazırlanır cemiyetin dilinden anlamaz, dininden anlamaz, lafından anlamaz, sözünden anlamaz.. türbanla üniversiyete giremezsin, kamusal alanda kıyafetinin şekli belirlenir, sistemi eleştirirsin adın bölücü olur, terörist olur, öcü olur. sen ne dersen de o bildiğidilden konuşur, yok sayar, çimdirirsin darbe olur !
anayasayı ihlalden en çok hayıflananlar bu ülkenin en imtiyazlıları oldu hep. önemli bu: hep imtiyazlılar oldu anayasa ihlalinden dem vuran. kendileri yıllarca çayır gibi otlayanlar , besilenenler , şişenler şimdilerde biraz hak hukuk savaşı verenleri anayasayı ihlalci , yobaz, terorist addediyorlar.
eşrafdan biri hocayı kahvaltıya davet etmiş. önüne koymuş balla kaymağı. dalmış yemeye. kaşık kaşık yedikçe ohhh öldüm ! yedikçe ohhh ödüm diyor ! hoca dayanamamış: "yahu mubarek demiş var hele şu tası biraz da biz ölelim ! "
yonttukça anayasayı öldü birileri. biraz da biz ölelim yeter !
edit: ben açmıştım başlığı. işte tam yukardaki gibi bir yazı yazılacağını bildiğim için sildim. [ cevap gelmeden epey önce sildim haa ! ] çok farklı bir cevap geldi. imanım gevredi. sanırım kemalist olacağım.
"peki atatürk istiklal mahkemelerini kurdurmasaydı cihat çağrılarının önünü kesebilir miydi?ki ona rağmen hala çoğunluktalar. kansız devrim* olmaz."
ah çılgın kemalistler. turgut özakman çarpsın sizi. ne diyim ki ben başka ?
aha da götten uydurma resmi ideoloji söylemlerinden birisi daha. bunları bulup çıkarmak keyf veriyor, tadından yinmiyor. anamız , bacımız nasıl da güzel örtünürdü ama şimdilerde ne bu türban böyle siyasi simge vs vs vs demenin hani yandan yemişi hani kibarcası. bir de bir lafı kibarca söylemek amme nazarında o lafın yutulma olasılığını artırır ya bizim fasulyeden beyzadeler pek bir kullanıyorlar şimdilerde. bu sözlükte de bol bol var.
şimdi sen normal şekilde örtünmeye dair kriterleri kendi kafanda tespit etmişsin , hani diğer tarifle sen bir normallik ölçüsünü ortaya koymuşsun. iyi de ben senin kriterlerinde normalleşmek istemiyorsam ? ha o zaman nolcak ? ben senin istediğin şekilde normalleşeceğime deliliğe övgü diyorsam o zaman ne olacak ?
normalleşmek teklifi kendi gibi olmayana karşı yapılan en kahpece, en terbiyesizce ve ucuz tekliftir. bu böyle biline ! sen gibi olmayanı sana benzetmeye çalışmak ve bunu yaparken de en namusssuz sistemleri kendine payende yapmak, her türlü hileye , hurdaya , pisliğe karışmak bu ülkede son zamanlarda pek bir moda. normalleşmek , içi boşaltılıp resmi ideolojinin doktrinleriyle dıoldurulmuş bir masallar kitabıdır. senden olmayanı inkar ve katletmek ya da sana benzemesini istemek. üstüne üstlük özgürlük ve hürriyet diye yine sen yırtınmaya devam ederken hem de. bir de bunu yaparken ben bana benzemeyeni aslında iyileştiriyordum, ona sahip olmadığı hakkı, hukuku, özgürlüğü veriyordum diyerek her lafı ajite etmek, ahlak ve etiğin amına koymak...
dediğimiz gibi normalleşmek adı altında cemiyetten beklenen yozlaşmaktan başka şey değildir. ahlaksızlığa uygun bir kılıf bulup, bir de buna kulağa gayet hoş gelen bir terminolojik isim takmakta dünyanın birçok milletine nal toplatacak kadar hızlı bu toplum. neden : çünkü resmi ideolojik bir sistem içerisinde büyümüş bir bünye ne zaman ki az bir miktar da olsa kendisini bu sistemden uzaklaştı, koptu sansa kabuslar görmeye, cinnet geçirmeye başlıyor. yapacağıysa iki şey vardır artık : ya farklılıklarla başbaşa yaşamasını öğrenecek ki ; [ bunu yapmak dinden çıkmak kadar zordur ] yahut kendisine değişik gelen ne varsa elinden geleni ardına komayıp yine kendi resmi sistemine benzer hale getirecektir. darbeye kadar giden bir manzumedir artık bu. hangisinin türkiyede tercih edilen yol olduğunuysa herkes iyi biliyor. çünkü türkiye'de yollar tercih edilmez , gidilir ! [ buna kısaca resmi ideoloji paronayası diyebiliriz. diyelim ki şimdi ben buldum bu ismi ]
normal şekilde örtünmek diye bir kavramı yok sayıyorum ben. isteyen istediği gibi örtünür. illa ki normallik diyenler varsa onlara da zenci penisi verelim olsun bitsin, normalleştirsinler.
deftere kitaba çeki düzen ver. düzelt masanı. tertipli ol , düzenli ol. laf kırıntılarına peyk ettiler sistemleri. istemeyenlerin üstüne işediler saygılarından ! sonra böyle çığırtkanlar, cavlaklar türedi. varsın yıkılsın sikilmiş bir dünya. yıkılmasından korkup sikilmeye devam diyenleri anlamak kolay. [ zor değil. o derece anlaşılırlar]