Haritanın temel işlevi, haritası olduğu bölgenin topografyası ya da bu bölge ile mekansal olarak ilişkili diğer konular (bu bölgenin jeolojisi, jeomorfolojisi, iklimi, trafiği, yeraltı kaynakları, değişik bakış açılarından ekonomisi vb.) hakkında bilgi vermektir. Bu haliyle harita, insandan (haritayı üreten- kartograf) insana (harita kullanıcısı) mekansal referanslı bilgi aktaran, genel olarak basılı, bir iletişim aracıdır. Harita, Uluslararası Kartografya Birliği tarafından son olarak 1991 yılında tanımlanmıştır.
Bu tanım, “Harita, belirlenmiş bir kullanım amacı için gerçek doğa (haritası yapılan bölge) ile ilişkili seçilmiş bilgilerin aktarımını yapan bütüncül yapıda görsel, dokunsal ya da sayısal kartografik üründür”. biçimindedir. “Dokunsal” kavramı ile, görme özürlüler için üretilmiş ve dolayısıyla haritadan bilgileri ancak parmaklarıyla dokunarak alabilenler için üretilmiş haritalar ifade edilmektedir. Sayısal kavramı ise bilgisayar ortamındaki haritalar için kullanılmaktadır.
haritacıların zemine çaktığı poligon ya da aplikasyon kazıklarını, gözle görülmesi zor olduğundan birisinin takılıp düşmesini engellemek, araç geçip lastiğinin patlamasını önlemek, küçük ve yere sıfır olduğu için arazide kolayca bulabilmek , ya da üzerinden herhangi bir araç geçip zarar vermesini engellemek adına , büyük taşların sıra sıra dizilerek etrafına yapılan halka şekline getirilmesi eylemine veerilen addır.
ayrıca 1 haritacının kutsalıdır pilye . boyu değişken olup yaklaşık bir insanın karın hizasında yüksekliği olup, yaklaşık 20 cm çapında, tepesinde ankraj cıvatası bulunan, gövdesinde genelde şablonla şablonla yazılmış ya da damgalı plaka şeklinde yapılma tarihi , adı ve cinsi yazan , üzerine total station kurmaya ya da gps yerleştirip ölçüm yapmaya yarayan , kordinatı ve kotu bilinen referans noktası olan beton taştır.
adından da anlaşıldığı üzere minidir. daha ince ve daha küçüktür. 30 ar cm'lik gövde ekleriyle boyu uzatılıp kısalabilen, normal jalona göre daha hassas bir çalışma yapmaya yarayan ölçüm aparatıdır.
haritaların derlendiği kitaplara "atlas" ismini veren kişidir. ayrıca flaman haritacı gerardus mercator (1512-1594) mercator projeksiyonunu bulan kişi olması bakımından haritacılık tarihinde çok önemli bir yere sahiptir.
matrakçı nasuh'un yazmış olduğu türkçe adıyla "masallar ve ülkeler " olan kitaptır. bu yapıtında dünyanın çeşitli yerlerine ait 20 harita vardır ve bu kitap yaklaşık 1460 yıllarında karakoyunlu türkmen imparatorluğu şehzadesi pir budak zamanında yazılmıştır.
belirli bir noktadaki deniz seviyesinin değişmelerini otomatik olarak kaydeden ve ortalama su seviyesinin ölçülmesini sağlayan cihazların (mareograf) bulunduğu ve ölçümlerin ve kontrollerin yapıldığı kontrol noktalarına mareograf denir.
şantiyede insan bir tek şey düşünür. o günkü işleri yapmak. ne dünya, ne hava hiçbir şey çalışanların gözüne görünmez. sabahın kör karanlığında makineler çalışır. yağcısından şefine herkes oradadır. öğlenin sıcağı ya da soğuğu, yağmur, kar hatta savaşın bile önemi yoktur. yapılacak olanlar yapılır ve akşam karanlığında yağcısından şefine hepsi aynı karavanada ve binada buluşur. sabaha kadar herkes farklılaşır, hayatına döner. sevdiklerini özler, arkadaşları ile oyuna gider, okumaya gider, vakit öldürmeye gider, kimi de dertlerine döner. ta ki sabaha kadar. sabahın karanlığında her şey tekrar başlar bir daha ki akşama kadar. şantiyeci kardeşimin bu işi başarmaktan başka derdi yoktur. bizler anamızdan, babamızdan, kardeşimizden çok birbirimizi görürüz. gurbette olduğumuzdan kalender oluruz, halden anlar, birbirimizi idare etmesini biliriz, beraber yemek yeriz, beraber çalışırız. aile gibi oluruz. o yüzden birbirimize kardeşçe yaklaşırız. ama işimiz zordur arkadaşlar. allah hepimizin yardımcısı olsun. sabır versin.