Boyu kısa olacağı belli olan küçük çocuklara ve onların ailelerine bir tavsiyem var. Basketbola yönlendirin, basketbol kısa oyunculara doğru evriliyor.
birisine çok alıştıktan sonra terkedilme durumu da denebilir.
kimse sizin hayatınıza doğumunuzla beraber girmiyor.
göbek bağınız annenize bile bağlı olmadan yaşayan birer bireysiniz artık sonuçta.
önünüze gelen kişiye hayatınızın olmazsa olmazı gibi davranıp, sonra o kişi artık sizinle aynı duyguları paylaşmadığını söyleyince 5 çocukla ortada kalmış gibi oluyorsunuz.
kimse sizi sonsuza kadar sevmek zorunda değil.
sanki o kişi hep varmış gibi alışmayın siz de o zaman, madem kaldıramıyorsunuz terkedilmeyi alışmayın.
insan annesi, babası yani ailesi bile olmadan hayatını devam ettirebiliyorken bir kişiye hayal kırıklığına uğrayacak kadar neden alışıyorsunuz?
besin kaynağınız mı o sizin ?
olur olmadık şeylere boyundan büyük anlamlar yükleyip karşınızdaki insanı o yüklerin altında boğmayı bırakın artık.
Başlığı açan yarı azgın sözlük kadın yazarı bu tarz kışkırtmalarla sözlükteki erkeklerin kendisine yürüyerek, aslında hobbite benzemediklerini yakışıklı olduklarını filan kanıtlamalarını bekliyor kanımca. Genellemeler hep üzmüştür beni dertlendim yine.
sene 2003.
samsunspor-denizlispor maçı.
dayım sağolsun gel seni ilk maçına ben götüreyim dedi. kazanmıştı o gün samsunum 2-1 sağolsun bir erkek için belki de en önemli anlardan birini bana hayal kırıklığı olarak hatırlatmıyor şimdi.
stat girişinden girip de yeşil zeminle ilk göz göze geldiğim an büyülü bir andı, o an dünyadaki en büyük ve geniş yerdeyim ben diye düşünmüştüm. hayal gücü işte ne hissedersen nerede hissedersen orda olursun.
tesekkürler dayı teşekkürler samsunspor.
(dipnot: o gün kafamda siyah yeşil renklerde bir bereyle gitmiştim maça ve ne olur ne olmaz diye çıkarmıştım kadamdan, malum denizlinin renkleri siyah yeşil )
lan al birini vur ötekine be. o muhabir zamanında fetullah gülene kaç defa kurban olmuştur kim bilir kalkmış diğer köpeğe havlıyor. bırakın olum artık tiyatroları bırakın beyaz tv kitlesi inanıyor olabilir ama tüm Türkiye'yi salak zannetmeyi bırakın artık. Biri bok diğeri onun laciverdi işte. Bu kadar.
yalnış bir çözümleme ve tespittir. maddi durumun siyasi ya da dini görüşle o denli alakası yoktur çünkü. burda tek doğru, fakir olan insanın şükretme olgusunun daha yüksek olduğudur çünkü elinde zaten az olan şeyleri daha fazla kaybetmeme isteği vardır. buna vatan sevgisi de dahil edilebilir. elinde kaybedecek tek bir şeyin varsa onu kaybetmemek istersin ama eğer çok sayıda varsa bir kaçını ziyan edebilirsin. bu düşünce etrafında din ve millet olgusu şükür duygusunun desteğiyle maddiyatı eksik olan insanlarda maneviyatı güçlendirmektedir. işin siyasi görüş kısmıysa tamamen politik kaypaklık, firsatcılık, aç gözlülüktür. siyaseti halka mal etmemek gerek.
sene olmus 2016, uzay turizminden filan bahsediyoruz, bizim türk dizilerinde hala birbirinden hoşlandığını söylemeyen kadınla erkeğin arasını en yakın kankaları yapmaya çalışıyor onlardan gizli. bi gidin artık ya.
aşk karşılığı yapılan seks nedir peki? seks yaparsın ve sana aşık olmasını beklersin. peki olmazsa? yapılan seks boşa mıdır? ya da oldu diyelim ki. karşılık almış oldun. vermeden almak insan fitratina aykırıdır. her şeyin bir karşılığı vardır. mesela terfi için üstüyle sevisen bir kadın da girer mi orospuluk kavramına? her yapılan şeyin bu hayatta bir karşılığı varken, para için seks yapan kişiye kötü itibar yakıştırmak niye ?
kafam çok karışık sözlük.
Bence artık hologram teknolojisine geçilsin mitinglerde vesairede. Bir tek cb olsun tüm konuşmalarda. Zaten onun ağzı hepsi. Kötü enerjiyi birden fazla kişiye yaymak istemiyorum ben bir kişiye yoğunlaştıralım.
