feminizmin erkek düşmanlığından değil, cinsel eşitsizliklerden kaynaklı olmasına bağlı olarak aslında varolmayan bir olgudur. yani burada mal olan 'türk feministleri' değil, feminizmin ve maskülen ideolojinin ne olduğunu bilmeden estirip gürleyen, 2 sayfa duygu asena okuyup 'tamam yeaa ben feministim, erkeklerden nefret ediyorum!' diyen kezbanlardır. ikisinin ayırımı yapılabilmelidir, ve mümkünse de yapılsındır.
zira, varolan eşitsizliklerin ideolojik açıdan ortaya konulmasında herhangi bir sakınca yoktur. bilindiği gibi ideoloji dediğimiz şey 'izm'ler bütünüdür.
'biz erkeklerin sürekli cinsel bakış açısında sahip olmakla itham edilmesi çok yanlış ve haksız bir davranış biçimi. sürekli bu şekilde idame edilmemeliyiz. meme mi dedim lan az önce? '
sadece tek bir tane olmayan yemektir. örnekleri arasında ; laz böreği, hamsili pilav, mısır ekmeği-yoğurt ikilisi, ezme lahana, zeytinyağlı lahana sarması, kuymak gibi 'anane' yemekleri vardır.
sevişmenin sevmekten geleni makbuldür kafasından hareketle adı konulmamış yakınlaşmaları 'ayıp' olarak niteleyen bir topluma mensup olduğumuzdan olsa gerek; sevilme ihtiyacının altında yatan sebep, sevişme ihtiyacıdır.
4 mevsim yağışlı, doğal kaynakları son derece yeterli ve çeşitli, geostratejik bakımdan önemli bir ülkenin nasıl olup da bu hale getirilebildiğini asla anlayamadığım ve zaman zaman üzerinde düşünmek isteyip anlama veremediğim sorunsal.
ev arkadaşımın zengin ve varlıklı, almancı teyzesinin evimize konuk olduğu bir akşam kendisini sevmenin ötesinde adeta taptığını, ondan 'mesih' diye bahsettiğini gördüğümde beni çeşitli şoklanmalara ve düşüncelere sevk eden, samimiyetine inanmadığım, zamane düzenbazı.
