normal hayatında da geveze insandır, tutamaz çenesini..
hele bi de film sevgiliyle izleniyorsa tutabilene aşk olsun..
-bak geçen gün ben de böyle yapmıştım..
+hıhıı..
-aa sen de bana böyle demiştin..
+hı hııı
-aa bak böyle olsa ne güzel olur..
+hı hııı
-bizde oraya gidelim mi?
+hı hıı
hala hatırlarım yıllar oldu,
daha yeni alınmış arabam,
şerefsizin biri içmiş içmiş el freni çekmeden bırakmış gitmiş arabasını, o da Mercedes vito..
kocaman minübüs benim narin ufacık minicik arabamın nerdeyse kaputuna kadar çıkmış o halde,
ben de geri çekeyim de sonra sahibini bulayım derken bi de bayır aşağı ezilme tehlikesi atlatıyorum, gelip sonra bi daha vuruyor..
cinnet geliyorum demez..
sokağın başından park yerine kadar çektim zavallı arabamı,
herifin direksiyonu zaten kırıkmış,
el freni de olmayınca gitti taa karşıdaki park alanına kadar yavaş yavaş,
bi de hızını alamadı ordaki ağacın birine vurdu -ki burda ağaca yazık bence-
bende gittim sol kapısına evin anahtarıyla baş harfimi kazıdım -zaten plakamın da baş harfi aynı-
mustafa Kemal'i sevmeyip, onun ülkesinde ibnelik yapmaktan utanmayıp, yediği ekmeğe gelince -hangi yetimin rızkı, hangi kul hakkı- belli olmayan bir ibnenin yaptığından hallicedir.
ekmeklerle ilgili hiç yorum yapmıyorum, çarpılmayayım durduk yere.. *
rte görmesin yoksa tamamen kaldırır alkol satışını, toptan zıçarız
git kızım evinde iç, yapma böyle ulu orta şeyler,
hepimizin başını yakacaksın denesi durumdur.
pakette son ıslak mendili kalmıştır, neresini silsin bilemez yavrucak..
zaten o tüm bunları yapana kadar o ıslak mendil de artık kuru mendil olmuştur, hala son bir azimle bastıra bastıra silmeye uğraşır..
eğer son nokta olan ayakkabılarını da temizleyebildiyse dünyanın en mutlu insanı olur,
zafer kazanmış komutan edasıyla; son kez sevgiyle bakarak çöpe atar -artık ıslak olmayan- mendili..
günü kurtarmıştır, temiz ve huzurlu yaşıyacaktır akşama dek..
ta kii akşam olduğunda yeni bir ıslak mendil almayı unutana kadar.. **