hakli
-292 (insanlıktan çıkmış)
dokuzuncu nesil silik 0 takipçi 57.90 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    afyon da atatürk heykeli dikmek için yıkılan cami

    1.
  1. afyonda Paşa Camii Sapasağlamken 1933 yılında yıktırıldı, 3 yıl sonra yerine ‘görkemli’ bir törenle Zafer Anıtı dikildi...

    alıntı ve hadisenin belgeleriyle ayrıntısı ve fotoğrafları:

    Afyon’da Anıtpark Meydanında yıkılan ve yerine meydan ve anıt yapılan Paşa Camii, tarih dergilerinde yer alıyor.

    Anadolu’da hangi köyün yanından geçseniz, mutlaka arşa yükselen bir minare görürsünüz. Kimi Söğüt’ün bağrındaki Osmanlı’nın ilk eseri Kuyulu Mescit gibi şirin, kimi Sivas Divriği Ulu Camii gibi heybetli… Farklılıkları ne olursa olsun, bu minarelerin hepsinin gölgesinde bir hikâye bekler bizi.
    Afyon’daki tarihî Umur Bey Camii’nin de anlatacak çok şeyi olacaktı ama maalesef artık yok! Neden mi? 400 yıl boyunca minarelerinden Ezan-ı Muhammedî yükselen, müminlerin içini lebalep doldurduğu cami, tek parti devrinde vakıf malı olmasına rağmen yerle bir edildi de ondan.
    Derin Tarih dergisinde yer alan araştırmaya göre; Ayasofya’yı müze, Sultanahmet’i kütüphane yapmaya karar veren irade, Umur Bey Camii’ne haritadan silinmeyi layık gördü. Sapasağlamken 1933 yılında yıktırıldı, 3 yıl sonra yerine Başbakan ismet inönü’nün de katıldığı ‘görkemli’ bir törenle Zafer Anıtı dikildi.

    ORMAN SONSUZLUĞUNDA BiR CAMi
    Umur Bey’in anlattığına göre, 1396′da Haçlıların bozguna uğratıldığı Niğbolu Muharebesi’nde Yıldırım Bayezid o tarihe kadar Osmanlı Ordusu’nda tatbik edilmemiş olanyeni bir taktikle zafer kazanmıştır.
    Umur Bey, II. Murad zamanında 2 kardeşiyle beraber Germiyanoğlu II. Yakub Çelebi’ye elçi olarak gönderildikten sonra onunla birlikte bazen Afyonkarahisar’da, bazen de Kütahya’da ikamet etti. Yakub Bey’in, ölümünün ardından beyliğinin Osmanlılara verilmesini vasiyet etmesini sağlaması nedeniyle de beylerbeyi unvanına layık görüldü. Bu dönemde beylerbeyleri Ankara’da otururlardı. Umur Bey istanbul’un fethine katıldıktan sonra hacibadetini yerine getirdi, ardından da Afyon’a yerleşti ve burada çok değerli hayır tesisleri yaptırdı.

    Bütün vakıflarını bir vakıfname düzenleyerek Bursa’daki Umur Bey Camii’nin son cemaat mahalli duvarına taşa yazılı ve 1460 (H. 865) tarihli olarak koydurdu. Ne yazık ki Umur Bey’in yaptırdığı Alaca Medrese, Alaca Hamam, Kervansaray ve Kapalı Çarşı bakımsızlıktan dolayı yıkıldı. Umur Bey Camii ise yıkıldığı 1933 yılına kadar gayet bakımlıydı. Hayratından sadece Bursa’daki camisi halen ibadete açıktır.

    Sedat Hakkı Eldem ve Doğan Kuban’ın eserlerinde Umur Bey Camii’nin ahşap direklerin ve bunların üzerindeki başlıkların düzenli bir ölçü ile tavanı taşıyan kirişleri taşımaları, bunlardaki ağaç işçiliklerinin insan ruhuna verdiği huzur öyle güzel anlatılır ki, Zafer Anıtı’nı dikmek için yıkılan bu muhteşem caminin içinde dolaşır gibi olursunuz.
    26 m x 23 m boyutlarında inşa edilen caminin iç tezyinatında 24 adet, 40 cm çapında ahşap direk üzerine kıble istikametinde 7 aralıklı nef oluşturacak şekilde 35 bölüm yapıldı. Klasik Ulu Cami tipindeki caminin 2 girişi bulunuyordu. Kıble arkasından girilen kısmında bir son cemaat yeri ile üzerinde bir mahfel teşkil ediyordu. iç duvarları beyaz badanalı olan camide hiçbir süsleme bulunmuyordu. Sadece duvarlarda yuvarlak motif içinde 4 halifenin isimleri bulunan basit süslemeli yazılar mevcuttu. Caminin yanı başında bir de medresesi vardı.
    DiRENiŞiN ÖRGÜTLENME MERKEZi
    Umur Bey Camii merkezi bir konumda olması nedeniyle halkın toplanma mekânıydı. Cumhuriyet öncesi, devlet merkezinden sancağa gelen ve halka iletilmesi gereken emirler; ulema, meşâyih, hatibler, imamlar, mahalle muhtarları, esnaf kethüdaları ile halkın ileri gelenleri buraya çağrılarak öğle namazından sonra kendilerine duyurulur, onlar da temsil ettikleri grupları ve halkı haberdar ederlerdi. Özellikle cuma namazı çıkışlarında cami ve belediye binası önünde toplantılar tertiplenirdi.
    Milli Mücadele yıllarında Afyonkarahisar Müftüsü olan Hüseyin Bayık’ın hatıralarında anlattığına göre izmir’in işgalinde Turunçzade Yusuf Bey, Ethemzade, Hacı Hüseyin Efendi, Sivas Kongresi’ne katılan Akosmanzade Hacı Hüseyin Efendi ve oğlu Nebil Efendi ile birlikte toplanıp bir miting düzenleme kararı alırlar. Afyon’da bulunan ingiliz, Fransız ve italyan işgal kuvvetleri komutanlarına, hükümetlerine verilmek üzere ‘3 kıt’a protesto-name’ hazırlarlar.
    Umur Bey Camii meydanında geniş katılımlı bir miting düzenlenir ve kararlaştırıldığı gibi protesto evrakı işgal kuvvetleri komutanlarına verilir. Böylelikle Umur Bey Camii adeta işgale karşı direnişin örgütlendiği bir kışla vazifesi görür.
    BU NASIL KARAR?
    Derken Cumhuriyet’in 10. yıldönümü gelir, çatar. Tarihler 1933′ü gösterdiğinde istanbul’un kutlu askerlerinden Umur Bey’in yaptırdığı, birçok aydının yetiştiği ve Kurtuluş Savaşı’nda işgal ordularına direnişin mevzilendiği bir kışla vazifesi gören bu cami için yıkım kararı çıkarılır. Belediye Başkanı Hüseyin Haşim Tiryakioğlu’nun başkanlığında 18 Eylül 1933′te toplanan Belediye Encümen üyeleri, 1168 no’lu kararla cami ve medresenin yıkılmasına, taarruzun planlandığı mevkiye bir anıt dikilmesine ve yerine kentsel dönüşüm adına bir park yapılmasına karar verirler. Belediye 1,290 lira bedelle istimlak ederek Umur Bey Camii’ni yıkar.
    Ancak istimlak kararında hazin bir not olarak aynen şu ifadeler yer alır:
    “Büyük Zafer Abidesi mahalli için istimlak olunan yerler hakkında idarei hususiye müdüriyeti ile cam göz oğlu Kadir, Altıparmak oğlu kızı Şerife ve Evkafdan müdüriyetinin itiraznameleri birer birer okunduktan sonra gürüşüldü: Paşa Cami ile Kadri vakfına ait mahallerin bulundukları mevki ve miktari mesahaya muhamminlerce takdir edilen bedeller çok dön görüşülmüş; Bunlardan paşa camisine ‘1290′ ve kadi vakfine ait yerler içine ‘450′ liraki cam’an hey’eti umumiyesine ‘1650′ liraya iblağış…”
    Vakıf malı olmasına rağmen Zafer Anıtı’nı dikmek için Afyonkarahisar’ın simgesi durumundaki Umur Bey Camii’nin yıkım kararı işte bu bozuk Türkçe ve sefil imla ile yazılmış sözlerle alındı. Caminin yıkımı sırasında bir kişinin düşerek öldüğü, halk arasında o devri yaşayanlardan aktarılır. Camiden arta kalan birkaç istalaktit başlık Afyonkarahisar islam Eserleri Müzesi envanterinde kayıtlıdır. Umur Bey Camii ve çevresindeki evlerin istimlaki ile ortaya çıkan kereste ise yıkım kararını alan Afyonkarahisar Belediyesi tarafından kullanılır. Paşa Camii su mahzeni yol-kaldırım ve lağım inşaatı sebebiyle 10 liraya istimlak edilir. Su mahzeninden çıkan 177 taştan 68’i belediye merdivenine kurban edilir, bir tanesi de satılır.

    iNÖNÜ DE ORADAYDI
    Umur Bey Camii’nin yıkılmasının ardından Afyonkarahisar Valiliği, 1,290 liraya istimlak edilen caminin yerine 59,446 liraya Avusturyalı heykeltıraş H. Krippel’e Viyana’da bir Zafer Anıtı yaptırarak caminin yerinde hazırlanan kaideye yerleştirir. Anıt, kaide ve heykel olmak üzere 2 kısım halinde yapılır. Kaidenin üzerinde yaklaşık 4 metre yüksekliğinde bronz figür grubu yer alır. 2 erkek figüründen oluşan heykel bir kayanın üstünde betimlenmiştir. Her ikisi de çıplak olan figürlerden biri ayakta durur, diğeri onun ayaklarının dibinde yerde yatar.
    Valiliğin tesciline göre, yerde yatan figür düşmanı, ona hücum etmek üzere olan ayaktaki figür ise Türk milletini simgelemektedir. Türk’ü simgeleyen figürün ayağı altında, arka yüzde kitabe yer alır. Bu çıplak figürün mevcut olan erkeklik organı ahlaka aykırı bulunarak 1950’li yıllarda kesilmiştir.
    Zafer Anıtı’nın açılışı 24 Mart 1936 günü yapılır. Açılışa Başvekil ismet inönü, Nafıa, Maliye, iktisad Vekilleri ile Parti Umumi Kâtibi Recep Peker de katılır. Heyet, anıtın açılış töreni için saat 10:30′da trenle Afyon’a gelir. Törene belediye ve valilik heyetleri, askerî müfreze, bando, izciler, öğrenciler ve halk katılır. Bayrağa sarılı heykelin önünde ilk konuşmayı Halkevi başkanı yapar. Valinin konuşmasının ardından Başbakan inönü, bayrağı tutan kurdeleyi keserek heykelin açılışını bizzat gerçekleştirir. Törenismet inönü’nün konuşmasıyla noktalanır. Aynı günün gecesinde ise Afyon Halkevi tarafından halkevi salonunda 300 kişilik bir şölen düzenlenerek müzik kolu tarafından çeşitli parçalar seslendirilir.
    Şölene katılanlar Fatih’in silah arkadaşı Umur Bey’in vakfiyesi Paşa Camii’ni yıkmanın onun hatırasına ne büyük bir vefasızlık olduğunun farkında mıydı bilinmez ama şu bir hakikat ki, Afyon’un tarihini bilenler hâlâ o meydana Paşa Camii oradaymış gibi bakıyorlar.

    Derin Tarih Dergisi

    http://www.afyonhaber.com...n-pasa-camii-gundemde.htm
    2 ...
  2. saor

    1.
  3. son model sözlük yazarıdır. hoş gelmiş.
    3 ...
  4. akdeniz özel güvenlik şirketi

    1.
  5. istanbul adliyesi(çağlayan) da saat 12:45 saatlerinde bayılan ve kalbini tutan bir adamın etrafını saçma bir şekilde sarıp " adliyenin kendi sağlık ekibi gelmeden dokundurtmayız" diye millete laf ediyorlar, 112 yi arayan bir kadına "telefonunuzu kapatın" diye sinirli biçimde bağırıyorlar.

    e hani kardeşim sağlık ekibiniz ? deyince "yemekteler" cevabını veriyorlar.

    kesinlikle insan hayatına önem veren bir firma değildir.

    birde bu insanlar güvenliğimizi sağlayacaklar sözde...

    ayrıca istanbul barosunun bilgisayar odalarını avukatlardan çok kullanıyorlar sanıyorum...

    ne zaman bir bilgisayar odasına gitsem yüksek ihtimal bir güvenlik görevlisi pc başında oluyor....
    1 ...
  6. futbolcu karşılamaya gitmek

    1.
  7. "akılsız veya aklı havada insan kimdir ?" diye sorulsa ""transfer/futbolcu karşılamaya giden güruhtur" denilmezse eksik kalır.

    zira bu davar sürüsü direk insanın itibarını düşüren bir işe kalkışıyorlar. kendi itibarlarını yerin dibine sokuyorlar.
    0 ...
  8. kuran ı müslümanların elinden almalıyız

    ?.
  9. Osmanlı’yı yıkmak için yaptığı planlarla bilinen ingiltere başbakanı Gladstone’un hakkında geçtiğimiz günlerde Prof. Taha Niyazi Karaca tarafından ‘Büyük Oyun’ adlı kapsamlı bir araştırma yayımlandı. Kitabın yazarı Prof. Taha Niyazi Karaca, ‘Kuran’ı Müslümanların elinden almalıyız.’ diyen başbakanla ilgili araştırmaları tarihe ışık tutuyor.

    muhakkak okunması gereken bir araştırma bu.

    zira birçok taşı yerine oturtuyor. ülkemizde zamanında neden hiç gerek yokken arap harfleri yasaklandı ?

    hatta neden kur'an direk yasaklandı ? kur'n öğreten ve öğretilenler ve mukaddes kitabımızı taşıyanlar zulme maruz kaldı ?

    buyrun cevabı: http://www.zaman.com/paza...en-almaliyiz/2039981.html
    0 ...
  10. pkk nın bitecek olmasından chp nin korkması

    1.
  11. müzakere edilmeden terörün kökü kazınamaz. terörü başlatan adam "bu terör dursun" demeden bu terör bitmez...

    hali hazırda ise terörü bitirmek için müzakereler başlamışken muhalefetin elinden bir kozunun alınacak olmasından sebep ödleri kopuyor.

    "terörü çözen chp veya mhp olmadıkça terör bitmesin." zihniyeti var bu ülkede.
    3 ...
  12. ayder kurufasülye

    1.
  13. istanbul'un en iyi kurufasülyecisi olduğu iddia edilmişti. bugün tatmamla birlikte şu kanıya vardım ki; fasülyeleri gayet iyi ama en iyi fasülyeci burası değil.

    istanbul'da ayder den daha iyi fasülye yapan 2 yer biliyorum. ipucu verebilirim ama.

    ipucu 1: birisi çağlayan'da.

    ipucu 2: birisi sarıyer'de.

    ama sizlere söylemeyeceğim ki adamın satışları ve fiyatlarını arttırmayın. olduğu yerde dursun.
    0 ...
  14. 7 kişi birleşip 1 paket marllboro ya girmek

    1.
  15. artan vergilendirme oranı ile yakında 11 tl olacak marllboro marka sigarayı almak için alternatif yöntemdir.
    1 ...
  16. kardan atatürk

    ?.
  17. silivri'de laik bir amca ve teyze tarafından yapılmış kardan atatürktür.

    laiklerin nasıl bir kafa yapısında olduklarını anlamak için iyi bir fırsattır.

    akla cahiliye devrinde kendi elleriyle yaptıkları puta tapan cühelayı getirir... yazık.

    ve akla şu ayet-i kerimeyi getirir.

    Allah, iman edenlerin dostudur. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır. Kâfirlerin velileri ise tâğûttur. (O da) onları aydınlıktan karanlıklara (sürükleyip) çıkarır. Onlar cehennemliklerdir. Orada ebedî kalırlar. (bakara suresi 257)

    http://galeri.uludagsozlu...rdan-atat%C3%BCrk-366105/
    2 ...
  18. çerkes peyniri

    1.
  19. 120 derece tütsülenmiş dışı kahverengi bir peyirdir. kıvamı kaşar peynire tadı kazandibine benzer... çerkesleri sevme nedenlerinden biridir...
    2 ...
  20. balyoz ve ergenekon davalarının düşmesi

    0.
  21. davaları yakından takip edenler bilirler ki davanın mütalaalar kısmına geçildi. yani karardan önceki kısım...

    davalar düşmez, bu ülkede orduya girmiş veya yüksek mevkilere getirilmiş islam düşmanı vatan hainleri mahkemece cezalandırılacaktır.
    0 ...
  22. odtü direniyor

    1.
  23. odtü'den bazı gençler bugün uzaya fırlatılacak uydumuzun açılışının yapılacağı alana giden başbakan'ı protesto ediyor.

    bu insan müsveddeleri neyi protesto ediyor ? orada bir hizmetin tesis açılışı var, ülke adına yararlı bir iş yapılıyor kodumun ahmakları.

    sonra neden polis gaz bombası, göz yaşartıcı atıyor diyorlar. ulan sizi sabah kadar soğuk kodeste dövseler yine de eksik kalır.
    3 ...
  24. maç izlemek için üşenmeyip kahveye gitmek

    1.
  25. maç izlemek için soğuk havada, muhtemelen sigara içilen, ana avrat küfür edilen ve en önemlisi bunun için hiç çekinmeden para istenilen yerlere giden kişiler var.

    tutulan takım bu kadar önemli mi? akıl var iz'an var yahu.
    0 ...
  26. dua etmekten başka birşey yapmıyoruz

    1.
  27. Maalesef bu sıralar "Dua etmekten başka birşey yapmıyoruz" veya "Elimizden dua etmekten başka bir şey gelmiyor." gibi hatalı veya eksik söylenmiş sözleri çokça işitiyoruz. Halbuki bu tür düşünceler insanı ümitsizliğe götürür. Ayrıca Duanın mahiyetini tam bilmemenin sonuçları bu sözleri söyletir ve söyletiyor maalesef.

    Hadis-i Şerif'te; Eğer siz ALLAH'ı hakkıyla tanısaydınız dualarınızla dağları yerinden oynatırdınız. (Hadis/Camius Sağir)

    ve

    Dua, müminin silahıdır ve dinin direğidir. Göklerin ve yerin nurudur. [Ramuz /13, 207] buyruluyor.

    Ayrıca alttaki Hadis-i Şerif'in gösterdiği yol üzerine daima bir çaba içerisinde olmalıyız inşAllah.

    Sizden biriniz bir kötülük gördüğünde eliyle onu düzeltsin, şayet buna güç yetiremiyorsa lisanıyla, buna da güç yetiremiyorsa kalbiyle buğuz etsin buda imanın en zayıfıdır. [Müslim]

    yazı alıntıdır. devamı için: http://hadistweet.blogspo.../2012/11/duanin-gucu.html
    1 ...
  28. ölenler arap diye katliamı meşru gören zevat

    1.
  29. ölenler kürt diye ölmelerini meşru gören, pkk ve kürt ayırımı yapamayan güruhun bize tanıdık gelen yeni bir söylemi var.

    bu dengesiz akıl fakirleri filistin'de yaşanan zulmü, zulmü yaşayanlar arap olduğu için meşru görüyorlar.

    açık söylüyorum bu insanlar ruhsuz, vicdansız ve zalimdir.

    ve açık söylüyorum ölseler üzülmem, bilakis mutlu olurum.
    4 ...
  30. filistin de yaşananlara üzülmeyen insan

    1.
  31. maalesef ülkemizde çokça görülen bir dana sürüsü hissiyatıdır.

    müslümanın zulüm altında olmasına üzülen bir başka müslüman veya vicdanı ölmeyen birisi muhakkak filistinde yaşanan zulme karşı en azından kalbinde bir burukluk duyar.

    fakat filistin'deki insanların yaşadıklarını sırf arap oldukları için meşru görür bu davarlar.

    kendileri aynı zamanda pkk yandaşı ve kürt ayırımını yapamayacak kadar da embesildir. yabancı değiliz.

    ve anası kendisini doğuracağına taş doğursa daha iyi olacak olan sözüm ona bazı zulüm destekleyicileri bu tutumlarının alenen ortaya koyuyorlar.

    ben onların kafalarını sikeyim. ölseler üzülmem. hatta çok mutlu olurum.
    4 ...
  32. zorunlu müdafilik sistemi

    1.
  33. ceza yargısından zorunlu müdafilik sistemi işlemektedir.

    umarım hukuki yargıda da bu söz konusu olur, zira avukatlara para lazım. devlet bu işe bir el atsa çok makbul geçer.
    0 ...
  34. akıllı kimse

    ?.
  35. peygamberimiz(a.s.m) ın akıllı kimselerden bahsettiği pek çok hadis-i şerifi vardır.

    onlardan birini siz sözlükçülerle paylaşmak isterim.

    "Akıllı kimse, nefsini hesaba çeken ve ölümden sonrası için çalışandır." [Hadis-i Şerif: Tirmizi]

    bir tane daha;

    "Akıllı bir mü'min, bir yılan deliğinden iki defa ısırılmaz. (Yanî, zararını gördüğü bir şeyi tekrar yapmaz.)" [Müslim]
    1 ...
  36. hilal cebeci nin bile solcu olması

    1.
  37. sağcı, ülkücü arkadaşlarım daha çok sempatimi kazanmıştır.

    hani solcuları çok sevmezdim birde kefelerine 10 ton "mal" basan h.cebeci de eklenince epey dibe vurdular.

    solcuların moralleri nasıl bozulmuyor yahu. anlaması güç.
    2 ...
  38. ucuz mal alacak kadar zengin değilm sözünün devamı

    ?.
  39. ucuz mal alacak kadar zengin değilim sözünün devamı şöyle olmalı:

    ucuz mal alacak kadar zengin değilim ama ucuz ve kaliteli mal bulunca asla kaçırmam.

    öteki türlü nakıs oluyor efenim.
    1 ...
  40. sevgiliye fake atmak

    ?.
  41. bir cafe düşünün ki içeceğin en ucuzu 9 tl.. yemek fiyatlarından hiç bahsetmiyorum bile... ve siz sevgilinizi oraya oturttuktan sonra kaçarı yok yemek yiyeceksizdir... tam o anda, sevgilim ver yemeğini ben seçeyim çok beğeneceksin. denir ve en ucuz ama doyurucu yemek seçilir... kız vaziyeti çakacaktır ama ileride evlenince fln toparlarsınız. yüzde yüz çalışıyor.
    1 ...
  42. kaliteyi yazarın nesline bağlayan yazar zekası

    1.
  43. düşük bir zeka seviyesine sahip olduğunu beyan eder bu bağdaştırmasıyla malum yazar.
    1 ...
  44. atatürk için yazılmış şiirler

    1.
  45. atatürk için yazılmış şiirlerdir.

    en beğendiğim şiir:

    Ne kadar büyüktü dindara kinin.
    Hacıya, hocaya uzardı dilin.
    Konuşsana mevtâ ! Bitti mi pilin ?
    Oksijen tüpleri yok tabutların,
    Söyle de bir nefes versin putların.

    Cengiz Numanoğlu

    ------------

    ayar niteliğindedir.

    -kitaplarımı yaktırana-

    sende kuvvet varsa bende de hakikat var,
    kuvvet sistir kalkar, hakikat güneştir doğar,
    ben korkmam kuvvetten, sen de korkma hakikatten,
    ondan korkanlar ayrılamaz zulüm ve zulmetten.

    halbuki,
    kimde hakikat gördünse sen ondan çok korktun,
    tevkifler yaptın, evleri bastın.
    neydi kastın?
    çok insan astın.

    tevkif olundum, köşküm basıldı,
    dört çuval evrakım da alındı,
    üç bin kitabım gece yakıldı,
    yıllarca peşime hafiye takıldı.

    fakat gördün ki, hiç korkmam ben,
    niçin ya hala sen
    korkuyorsun hakikatten?

    `kazım karabekir
    `sebil, 13 şubat 1976, s.3.
    2 ...
  46. terörist deyince kızan komünist

    ?.
  47. komünizme giden sosyalist yolda mücadele tarzlarından birisi de terörizmdir. normal mücadele yoluyla elde edilemeyen idea sonuç olarak şiddet barındıran terörizmle sonuca ulaştırılmaya çalışılır.

    dolayısıyla komüniste, terörist deyince kızmaması gerekir.

    zira ben değil marx diyor.
    1 ...
  48. saat 9 u 5 geçe uyuya kalan kemaliat

    ?.
  49. henüz uyandıysa kıyamda durarak kaza edebilir saygı duruşunu.
    2 ...
  50. ümraniye adliyesi

    3.
  51. hayatımda bu kadar kaytaran, savsaklayan suç işleyen ve uzak bir adliye görmedim.
    2 ...
  52. zorunlu sigortalılık sistemi

    ?.
  53. zorunlu sigortalılık sistemi korkaklık, insafsızlık ve emeğimizin karşılığı olan parayı devletin geçici süreliğine(en az 20 yıl) kanunen çalmasıdır.

    ayrıca işçiye emeğinin karşılığını bulamama, işverene ise yüktür.

    devlet çalışanın parasının belli bir kısmını alarak bunun faizinden bütçesine katkıda bulunur. yıllar sonraki birikmiş primlerinize ise asla bu gerçek faiz oranını yansıtmaz, olduğu kadarını verir.

    bu durum için en güzel çözüm iyice mala bağlamış maliyemizin sigorta primlerini genel sağlık sigortası primleri seviyesine çekmesidir. en azından bari bu bir çözüm olur. veya zorunluluğu tamamen kaldırarak.

    geleceğe dair biriktirilen 1 tl nin bile o gün için zarar olduğunun bilincinde olmalıdır mal devlet.

    şeriat gelse de kurtulsak artık.
    0 ...
  54. mustafa kemal in milletvekillerini tehdidi

    1.
  55. 30 ekim 1922'de tbmm oturumunda bir kanun ve bağlı kararnamelerin geçmesinden bahis açılınca mecliste bir çalkalanma olur ve oturuma m.kemal'ce ara verilir. bir diğer oturumda mustafa kemal aynen şu cümleleri sarf eder:

    "burada içtima edenler meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce muvafık olur. aksi takdirde, yine hakikat usulü dairesinde ifade olunacaktır. fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir."

    açık açık meclis kürsüsünden milletvekillerini tehdit ediyor ilk cumhurbaşkanımız. çok özgürlükçüymüş maşallah.

    edit: dikkat! mustafa kemal bu konuşmayı teröristlere değil, daha 2-3 yıl önce vatanı için savaşan gaziler, komutanlar ve milletin has temsilcilerine yapmıştır. vakıayı çarpıtmayın. gözle görülür bir biçimde bir zorbalık dönmüş mecliste.

    gözünüzü açın lütfen. ilkokulda size dayatılan pembe gözlüklerinizi çıkarıpta vakıayı bir süzün.
    15 ...
  56. kazım karabekir in atatürk e yazdığı şiir

    1.
  57. general kazım karabekir paşa'nın mustafa kemal için yazdığı şiirdir...

    ayar niteliğindedir.

    -kitaplarımı yaktırana-

    sende kuvvet varsa bende de hakikat var,
    kuvvet sistir kalkar, hakikat güneştir doğar,
    ben korkmam kuvvetten, sen de korkma hakikatten,
    ondan korkanlar ayrılamaz zulüm ve zulmetten.

    halbuki,
    kimde hakikat gördünse sen ondan çok korktun,
    tevkifler yaptın, evleri bastın.
    neydi kastın?
    çok insan astın.

    tevkif olundum, köşküm basıldı,
    dört çuval evrakım da alındı,
    üç bin kitabım gece yakıldı,
    yıllarca peşime hafiye takıldı.

    fakat gördün ki, hiç korkmam ben,
    niçin ya hala sen
    korkuyorsun hakikatten?

    kazım karabekir
    sebil, 13 şubat 1976, s.3.
    2 ...
  58. kazım karabekir in mustafa kemal e yazdığı şiir

    1.
  59. General Kazım Karabekir Paşa'nın Mustafa kemal için Yazdığı Şiirdir.

    -Kitaplarımı Yaktırana-

    Sende kuvvet varsa bende de hakikat var,
    Kuvvet sistir kalkar, hakikat güneştir doğar,
    Ben korkmam kuvvetten, sen de korkma hakikatten,
    Ondan korkanlar ayrılamaz zulüm ve zulmetten.

    Halbuki,
    Kimde hakikat gördünse sen ondan çok korktun,
    Tevkifler yaptın, evleri bastın.
    Neydi kastın?
    Çok insan astın.

    Tevkif olundum, köşküm basıldı,
    Dört çuval evrakım da alındı,
    Üç bin kitabım gece yakıldı,
    Yıllarca peşime hafiye takıldı.

    Fakat gördün ki, hiç korkmam ben,
    Niçin ya hala sen
    Korkuyorsun hakikatten?

    Kazım Karabekir
    Sebil, 13 Şubat 1976, s.3.
    9 ...
  60. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük