merhaba arkadaslar discord sunucumuzda raif isimli bir orospu evladı var onun düzelmesini ve aklı basında bir insan olmasını istiyoruz acaba bunu nasıl yapabiliriz. yardımcı olursanız sevinirim
Ne hikmetse bu sözlükte adı geçmeyen ama neredeyse çeyrek asırlık bir firma. Kuruluşu Amerika washington ve sahibi Türk asıllı olan asıl şirket ismi MoonStar LLC olan özel yayıncılık ve reklam firması.
üst entrydekilerin tamamının normal insan doğasının davranışları olduğundan şaşırılmayacak durum. başkasına üzüntü vermeden yaşayan insan ırkından birileri var mı? pek görmedim.
kaçırmadan izlediğim kaliteli bir dizi. türk televizyon standartlarının çok üzerinde olduğunu düşünüyorum. senaryo yabancı dizilerden arak mı onu bilemem ama kurgusu hoş, çekimleri hoş, oyunculuk da öyle. diğer sezonlara devam etmesi dileğiyle.
gece nişanlıma mesaj atan erkek başlığından aylar sonra bu başlığı açacağımı görmek istemezdim. o iş biter yorumlarınıza da inanmamıştım. derken uzak olduğumuzu söyledi. yapamayacağını söyledi. bir günlüğüne uçağa atladım gittim nafile. şimdiyse sabahtan gece ikilere kadar hep çevrimiçi whatsapp da. anket zamanı geldi.
A) arkadaşlarıyla dertleşiyodur
B) daha ne bakiyon sana ne kimle konuşuyosa konuşuyo
C) ...
Neden ALO Deriz ??
Telefonda hemen hemen her gün kim bilir kaç kez kullandığımız "Alo" sözcüğü, gerçekte bir sevgilinin kısaltılmış adıdır. Sevgilinin tam adı Allessandra Lolita Oswaldo'dur. Bu sevimli genç kız, telefonu icat eden, A.Graham Bell'in sevgilisiydi. Graham Bell telefonu icat edince ilk hattı sevgilisinin evine çekmişti. Atölyesinde telefon çalınca arayanın Allessandra Lolita Oswaldo'dan başkası olamayacağını bildiğinden Graham Bell, telefonu açar açmaz "Allessandra Lolita Oswaldo" diyordu.
Bell, zamanla sevgilisine, adını kısaltarak hitap etmeye başladı ve telefonu her açışında onu "Ale Lolos" diye karşıladı. Çalışmaları uzadıkça Graham Bell, sevgilisinin adını daha da kısalttı ve öne iki heceli bir ad buldu. Bu kısa ad "Alo" idi. Allessandra Lolita Oswaldo, geliştirip, tüm kente yaymaya çalıştığı telefondan başka bir şey düşünmeyen sevgilisinin bitmek tükenmek bilmeyen deneylerinden rahatsız olmaya başlayınca Graham Bell'i telefonuyla baş başa bırakıp onu terk etti.
Yaşlı Bell, sevgilisinin bir gün onu arayacağı umuduyla telefonun başından ayrılmadı. Kentte çekilen telefon hatlarının sayısı da giderek artmaya başlamıştı. Graham Bell'i artık başka kişiler de arıyordu. Fakat o, telefonun her çalışında kendisini sevgilisinin aradığını sanarak telefonunu "Alo" diyerek açıyor ve artık herkes "Alo" diyordu. O günlerde hemen herkes telefonu açtıklarında Alexander Graham Bell'in anısına saygı olarak "Alo" demeye başladı. Bugün tümümüzün kullandığı "Alo" sözcüğü işte o günlerden günümüze uzanmaktadır.
mutsuzlukla paralel olan durum. örnek olarak, hasta olduğunu duyunca elimde bir poşet tarhana ile bir günlüğüne ığdır’a gitmişliğim var. gidince azarlaması ve istemediğini söylemesiyle geri dönmeye üşenmişliğim var.
nedensiz yere sevmekten vazgeçmişse bir gün yoruldum artık istemiyorum demişse kesinlikle kabul edilemez. bu aslında şöyle bir şey. ben değerliyim, başka birini bulacağım, senin üzülmen beni bağlamaz. ne zaman karşınızdakini kendinizden daha çok düşünmeye başlayacaksınız? ortada bir kavga, anlaşmazlık, çözülemeyecek bir şey olsa tamam eyvallah ama yoruldum istemiyorum demek bencilliktir. net hakka girmektir ya.
dün yaşadığım durum. yeni başlık açacaktım ama sözlükte yaşanmış demek. üzülemiyorum, ona bile güç bırakmadı. öyle oturuyorum tüm gün odada. evdekiler de ders çalışıyor sanıyor. sadece oturuyorum öyle. öylesine işte...
ölüm gibi bir şey ama kimsenin ölmediği durum. en azından dış kabuğun hayatına devam eder. grip olmuş da geçmiş gibi. içini bilemem bi cbc bk adbg toraks bt çektirip haftaya kontrole gel.
denetimin çok daha fazla olması gerektiği kurumdur memuriyet. işini iyi yapandan çok kötü yapan, boş veren var. özel sektör gibi denetim olacak ki ahh ah!