üzerinde 999 in 1 yazmasına rağmen içinde sadece mario, bomber man ve tank oyunu olan kasetleri büyük bir heyecanla alıp eve gitmek ve deli gibi sabahlara kadar oynamak.
marioda 8-4'ün sonunu getiriyorum olum ben sen ne diyon? oyun tekrar başa dönüp yürüyen kaplumbağalar uçuyolar.. **
5 aydan beri yazmadığım, yazmayı da düşünmediğim * sözlüğe belki gitmesi gereken yere gider diyerekten bişeyler karalamak istedim.
sözlüğün en tatlı, en sevecen, en delidolu, en çatlak kızı; * hep mutlu ol olur mu? hisleri insanlara yanlış şeyler yaptırabiliyor çoğu zaman. okulun bitince herşeyiyle mükemmel bir hayat seni bekliyor olacak eminim. hiç ama hiç üzülme!
biliyo musun? tam bir yıl olmuş dün. az önce farkettim.. *
ziraat bankası ambleminin sadece bir 'başak'tan ibaret olmadığı;
aynı zamanda dikkatli bakıldığında bankanın baş harflerinin de aynı amblemde gizli olduğu.
inanmazsın, askerde koskoca bölük sınıfta kaldı. (ziraat bankası hesabı acemilikte de usta birliğinde de hemen açılırdı)banka hesap kartının üzerinde bakmalarına karşın yaklaşık 250 kişiden 5 kişi farketti, test edildi onaylandı. denedim yüzde yüz bilinmiyor. ***
her erkek aldatır sevdiğini,
kimi daha güzeliyle, kimi iş olsun diye,
kimi aldatarak öldürür sevdiğini
kimi dil darbeleriyle. *
ama herkes aldatır sevdiğini...
(sondan bir önceki mısrayı yazacak biri değilimdir, bilenler bilir lakin bu kadar da 'cuk' oturmaz ki arkadaşım. valla dayanamadım. gusura galman, beni de gınaman)
yetenek sizsiniz yarışmasının son finalistlerindendir. yarı final şovu da takdire şayandır. bu kadar güzel burhan altıntop taklidi yapılabilir ancak. final performansı merakla beklenendir.
''bin bıçak var sırtımda, biniyle de adaşsın her biri hayran sana''
(arkadaşım tamam şarkı mükemmel ötesi. emre aydın'a zaten söylenecek söz yok. amma velakin cümbür cemaatin bir türk erkeği bu kadar sabırlı değildir, olamazda. hele de aldatılıyorsa. yemeyelim şimdi birbirimizi, bir kadın seni birçok kez aldatıcak ve sen de karşısına çıkıp 'biliyo musun? sırtımdaki binlerce bıçakla adaşsın, hepsi senin adını taşıyor bik bik'' diyemezsin. adamı toplumdan dışlarlar hollandaya yerleşirsin sonra)
kanuni ile matrakcı nasuh matrak oyununda karşılaştı ve oyun 3-0 bitti.
denenmiştir ahali, yüzde yüz olmasa da çalıştığını düşünüyoruz. duyduk duymadık demeyin.
sözlüğe gelirken içi içine sığmayan, konuşacağı mesajlaşacağı kişiyle görüşmek için can atan kişinin beklenti içerisinde giriş yaptığı sözlükte beklenen kişinin olmaması durumudur. bir ihtimal kendisini çevrımdışı gösteriyodur diye mesaj atıp beklersiniz ama gelmez o cevap..
bir arkadaş anlattı yaşadığı duyguları ben de yazdım, yok artık ne işim olur benim(!)
bunu hep yapmak isterdim ama kurallara takılıyordu. tanımımızı yaptığımıza göre rahat rahat, yaya yaya, estire estire yazabiliyore. ''sürekli miniklere denk geldiği için türk erkeklerinin *** tümünü küçük zanneden * yazar söylemidir.'' *
sivasspor ligde terör estirirken canlı yayında bülent uygun'un yanına gelip bağıra bağıra söylediği gibi süper ligin yakında anuna koyacak oyuncu. hem de antepsporlu.
hani her dizide, her filmde mutlaka iyi veya izleyiciyi yanına çeken mutlak güzel, mutlak doğru, mutlak dürüst veya mutlak komik gibi çeşitli rollerdeki kişilerin karşısında olan tam zıt karakter olur ya; işte bizim behzat ç. gibi mükemmel, herşeyiyle cuk oturmuş olan dizimizin de en kötüsü bu adamdır. ''arkadaşım bu ne iticilik, bu ne odun duruştur? lan bi insanın yüzünde en küçüğünden de olsa miniminnacık bi nur olmaz mı arkadaş?'' söyleyince de söyledi, yazınca da yazdı diyolar ya la. inanmazsan al bak. (#9451266) ***
çghb skeçlerini sunarken ''sırada x skecimiz var o, bu, bir de ben birlikte yazdık'' demeleriyle iticiliğin ve çekilmezliğin sınırlarında gezindiğini artık anlayıp da refüş ananenin öss'ye çalışan takoz torunu * olduğu günlerdeki gibi sessiz sakin skeçleri sunmasını dilediğim mutfakcı. hiç sunmasa da olur mu? valla süper olur. ibrahim'e bile razıyım. adam en azından yakışıklı değil ve bunu da bildiği için bu özelliğini unutturmaya çalışmıyor ve kendini yükseklerde görme çabası içerisinde değil. eser yenenler gözümde tam olarak şudur:
-özgür bak feyyaz amcan sana ne almış?
+ne almış anne?
-mp3 almış yavrum, kıraç abini dinle mışıl mışıl uyu geceleri.
+biz yeni evlendik ya hani feyyaz amcanla. (anlamayacak kadar odun mu? evet)
-peki annecim iyi geceler öpiyim gel.
+iyi hadi öp. hepsini feyyaz amcana saklamıştım ama neyse.
sen busun la işte. hep de böyle kalacan. haa merak ettiysen eğer; bunu da ben yazdım. hemi de yalnız. *
hiç bir boka yaramayan özelliktir.
kızlar kendilerini seven, değer veren ve güven veren erkekleri değil de tam tersi düşünenleri sevmeye ve buna bağlı olarak da üzülmeye mahkumdurlar. yaramaz adamları mı seviyosun? sev kardeşim. elini ver ona. bak bakalım neşe huzur mu veriyo sana, yoksa başka bişey mi? kısacası şu ki; bi gidin lan, gözüm görmesin alayınızı..
eski günahlar ismiyle batiatus ve kaşar karısının geçmişte yediği bokları günyüzüne çıkaran yeni bölümlerle ekranlardaki yerini alıyor. o değilde ne işedi lan i.nenin yüzüne.. içimin camları kapandı, akabinde ise yağları eridi. sağolun senaristler.