genel itibari ile 18 yaş altının fen dersinde gördüğü vajina hakkında yazı yazmasına vesile olabilecek bir platform hazırlayıp, araya 3-5 aklıselim adam koyarak yapılan eylemdir.
-bilgisiz- insanlar üzerinden "bilgi manifestosu" okuyarak para kazanmanın dayanılmaz hafifliği ile son bulacak düşüncedir.
örnekse;
inci sözlüğün bir grup -ahmak- insanı bir araya toplayıp küfür edebilecekleri bir sosyal paylaşım alanı yaratarak para kazanması.
örnekse;
pek zekası olmayan zall'ın -bilgi manifestosu- okuyup, "misyonum bilgi kaynağı" olmak diyen uludağ sözlükte vajina başlıklarına müdahale etmeyip bol bol para kazanması
fikirlerini yazıya dökemeyen yazar düşüncesidir. uludağ sözlük bu arkadaşlardan fazlasıyla barındırmaktadır. sebebini kendimce açıklayacak olursam;
%90'ı, birey değil, anne ve babası olabildiğinden mütevellit karşıt görüşlere karşı fikirlerini yazıya dökemeyen, bunu yapamadıkları içinde sadece "-" verebilen zekasızlardan oluşmaktadır. yaşadıkları çevrede bunu sözlü olarak yapabildiklerini de pek düşünmüyorum.
anne, baba ve mahalle kahvemizin ağır abileri odaklı fikir edinmenin kendi karakterlerince sağlam bir temele oturtulamaması ve tabanı bilgi değil 2.şahıs fikirleri içeren temellere dayanmasından dolayı ortaya böyle bir yazar popülasyonu çıktığını düşünüyorum. maneviyata işleyen mefhumlar üzerinde fikir alışverişi değil, şovenist tavırlarla -şiddet- sergileyebilen, ya da takdis kılıçlar ile imanını tazaleyen bu karakter sözlük içi ve dışı tehlikeli hal alıp, başka insanlarıda tehlikeye sürükler endişesindeyim.
şhrek karakterini requiem for a dream filminde haplanmış eşşeklere parmaklatıcak muhayyileye sahip olabilen bu insanlar tehlikelidir abi. vajina üzerine sayfalar dolusu yazabilirken neden "önem" verilmesi gereken konularda ilk iki cümlede maneviyatımı sarsacak kelime var mı yok mu diye bakarak eksi ya da artı oy verme yönetimine gidiyor merak içerisindeyim.
+ x hakkında ne düşünüyorsunuz?
- düşünmüyorum - veriyorum.
+ neden, uzun uzun açıklamış.
- içerisinde x ya da y geçen başlıkları okumadan eksilerim.
+ okuduğunuz oldu mu hiç ?
- evet.
+ o zaman ne yaptınız, cevap verdiniz herhalde
- yok eksiledim
+ aferin çok aptalsınız
- amin
+ maşallah
- inşallah
hem partiler, hem taraftarları için geçerli olan yavşaklıktır.
x programına, y üniversitesine davet edilen muhalefet parti liderleri, her ne hikmetse yıllardır -alkışlar- ile karşılanıp, öpücükler ile yollanıyor. yıllar boyu penis ucunu dilleyip iktidar koltuğuna oturttuğumuz partilerin bir süre sonra "top benim" mantığı güden, ağzı sulu, sigara içince orgazm olan yapılanmalar olduğunu idrak edemedik. ereği tüm ülkeyi kalkındırmak olan, bunu yapacak pozisyona ulaşınca toplumu kucağına kaldırıp dolarlar ile çengi oynatan pek çok siyasi parti geri dönüşüm kutusuna atılıp yeni bir misyonda tekrar tekrar podyumlara çıkmakta.
bizim en hoşumuza gitmekte olan ise, x-y programında seçim öncesi halk ile karşılaşan siyasi liderlerin, genç öğrenci nüfusuyla aralarında geçen diyaloglardır.
- öncelikle fakültemize hoş geldiniz sayın başkanım
+ selam
- işsizl...
+ ben işsizliği çözeceğim
- bunu nas..
+ herkese 700 tl para vereceğim
- nasıl olac...
+ vazgeçtim ulan, 2000 tl vereceğim
- yok efen..
+ kimse çalışmayacak ben çalışacağım
- peki bu na..
+ s.keyim hepinizi
- istihda..
+ sana da en güzel oyuncakları alacağım.
- iyi günler
+ sağolun alkış patlar
- yök hakkında ne düşünüyorsunuz?
+ yök gibiler maşallah, oh ilik gibi.
- anlamadım ?
+ istihdam, kolluk kuvvetleri ve öğrenci protestolarına baklava açarım.
- yök kalkacak yani?
+ ben kaldıracağım, bak kaldırdım eheh
- anladım. peki türban hakkında ne düşünüyorsunuz?
+ din ve devlet su işlerini birbirinden ayrırım ben
- devlet su işleri ne alaka?
+ pardon devlet bahçeli.
- yani üniversitelere türban ile girebilecekler?
+ başka soru sor
- bu sene hangi takım şampiyon olur?
+ hepsi şampiyon olur
- anladım
+ ee bana oy veriyor musun ?
- evet başkanım
+ aferin çok aptalsın alkış patlar
- hoşgeldin sayın başgan. öncelikle şun...
+ ben yapacağım!
- hay t.şşaklarını öperim senin ya canım benim
+ onu sonra yaptıracağım, merak etme. alkış patlar
edit: önümüzdeki seçim için yapılan bir yorum değildir. türkiye'nin kısır döngüsü için yapılan bir genellemedir. bülent ecevit'i tenzih ediyorum.
--spoiler--
arkadaşlar, 5 yıldır gece gündüz sözlüğü tüm türkiye'ye faydalı bir bilgi kaynağı haline getirmek için çalışıyoruz. bunda da başarılı olduk sayılır. artık tahmin edemeyeceğimiz kadar çok kişi her gün bir şeyler öğrenmek için uludağ sözlük'e giriyor ve merak ettikleri konularda bilgi sahibi oluyor. ister istemez tanımadığımız pek çok kişinin hayatını etkiliyoruz. bu hale kolay gelmedik. bunun için 5 yıldır bütün bildiklerini türkiye ile paylaşan yazarlarımıza, gece gündüz sözlüğün hatasız işlemesi için uğraşan moderatör, gammaz ve yetkililerimize teşekkür ediyorum. 5. yılımızda sözlük için yenilikler bizi bekliyor. bütün yazarlarımızın 5. yılını kutluyorum
--spoiler--
öncelikle işin ucunda -t.şşak- geçme eğilimi var mı yok mu onu öğrenelim.
--spoiler--
merak ettikleri konularda bilgi sahibi oluyor
--spoiler--
merak eğilimi bilgi üzerine olan bir kitleye mi hitap etmek, yoksa ekonomik getirisi yüksek olan -göt- arama butonlarına tıklamayı seven farklı bir topluluğa mı hitap etmektir misyonunuz ? ya da -bilgi veren bir sözlük- formatı ile başlayıp, ekonomik getirinin tadına varılması nedeniyle her atletine attırma hayali (#10632014) kuran yazarın yanına konsomatris koyarak vur patlasın çal oynasın konsepti ile devam mı etti ? bu yapıyı oluşturan kişinin bu erdeme nail olamadığı konusunda karar kılıp bir diğer -5 yıldır bütün bildiklerimizi türkiye ile paylaşma- mevzusuna geçiyorum.
--spoiler--
bunun için 5 yıldır bütün bildiklerini türkiye ile paylaşan yazarlarımıza
--spoiler--
5 yıldır komşu kızları üzerinde bilumum fantezi gerçekleştirip, diğer yazar arkadaşların hayat kullanma klavuzuna değerli notlar düşen yazarları 5.yıl'da tebrik etmek hoş iş. yazar, sözlüğe uyumundan bu yana, gerek derslerde gördüğü vajina, gerek silik hayatında söyleyemediği düşünceler üzerine yazdığı-çizdiği çeşitli doktrinler ile bildiklerinin büyük çoğunluğunu -bilgiye aç- kimselerle paylaşmış. bu oluşumun vajina paylaşımından intifa etmek, sözlük formatının diline bal sürüp, bu bilgi havuzuna katkıda bulunanların ağzını sözlük sahibi kişinin dolar ile silmesiyle sonuçlanır sanıyorum.
--spoiler--
h) entry sadece şu yazılardan ibaret olunca silinir.*"ankara: bir şehir." silinir, ancak "ankara: iç anadolu bölgesinde bir şehir." bu silinmez
--spoiler--
ankara başlığı altına -bir şehir- yazmak, vajinanınnın ayak altında olma muhayyilesinin ürünü olan cümlelerden daha faydalı olacağında hemfikir olduğumuzu düşünüyorum. alfabe'nin harflerini kullanarak madde yapmak, 4 görevliye 30 meme üzerinde sivilce patlatan entry'den 2 tanesini silme hakkı vermek kadar basit sanırım.
--spoiler--
5 yıldır gece gündüz sözlüğü tüm türkiye'ye faydalı bir bilgi kaynağı haline getirmek için çalışıyoruz
--spoiler--
(bkz: belediye otobüsünde hunharca dayanan amca)* ; tüm türkiye'ye faydalı bir bilgi kaynağından kasıt belediye otobüslerinde hunharca dayanan amcaya karşı alınması gereken önlemler ise, gözümü kırpmadam amcanın sakalını çekince erojen bölgelerinin uysallaşıp uysallaşmadığını öğrenmek için okuyacağım gece gündüz.
bilgi kaynağı olmayı hedefleyen uludağ sözlük, pek çok dalkavuğun alice'i harikalar diyarında okşaması hayalini sözlüğe yazmasına izin veriyor, -bilgi kaynağı- misyonundaki sözlüğün demokrasi haklarını önesürerekte buna savunma yapıyorsa;
işin ucunda büyük bir t.şşak geçme vardır. uludağ sözlüğün 5.yıl şerefi ve bilgi kaynağı olma yolundaki sürecine destek vermek amacıyla, testislerin sol tarafta olanına bir fıske atıp, çıkan sese kulak verip gözlerimi kapayarak komşu kızını düşünüyor; ve bunu birazdan yazılı olarak sözlüğe yazıyorum.
voltaire ile mektuplarında, düşüncelerinin doğruluğu üzerinden 18.yüzyılın en zeki kadınlarından biri olarak görülür.
voltaire, 1761'de basılan -iyi kalpli bir brahman'ın hikayesi- yazısı için, 1759'da deffand'a gönderdiği mektupta şöyle diyor; "size takdim ettiğim şu hikayeyi okumanızı rica ederim; çok kısa süren hayattan, elinizden geldiği kadar kam alın; bir hiç olan ölümden de korkmayın.
rüşvet ile sperm tahsis edip belirsiz rahimlere yerleştirmek suretiyle çocuk doğurtup kadrolaşmaya giderseniz, ortaya bu şekil bir seviye çıkar. ana rahminde kulağına sadece -allah- seslenişi yaptığınız çocuk -karakter, namus, erdem vb- mefhumlardan bihaber, seviyesiz, cahil ama müslüman bir birey olarak hayatını idame ettirir. üzücü olan bu bireylerin karar mekanizmalarında olmasıdır.
stendhal'ın eksik romanı. zangoç ailenin evlatlık aldığı lamiel isimli küçüğün(düşes böyle çağırıyor) -halk şeytanın dölü diyor- taşradan saraya ve oradan haydutlara giden hayatını konu alıyor. meb basımı vahdi hatay çevirisinde, önsöz sonrası bir kaç karakteri stendhal belirtiyor.
sfinks: son derece çirkin bir kanbur. insanların acı çekmesinden keyif alan zeki bir adam
fedor: düşes'in yakışıklı oğlu. lamiel'e göre zayıf bir adam.
bunun üzerine mustaine ağzına aldığı zemzem suyunu gargara yapıp, sağ tarafına doğru tükürmüş. aniden hayhuy başlamış. bir bakmışlar, meğer sağ taraftan o sıra geçen kanuni sultan süleyman, yemiş suratına tükürüğü.
--spoiler--
- Sözlük kalitesiz yazarlardan arındırılabilir.
- arama motorlarından hiç bir şekilde sözlüğe yönlendirilmeyecek başlıkların açılması önlenebilir.
- daha bilgiye dayalı bir sol frame oluşur.
--spoiler--
en mühim madde;
hadi dağılın şimdi.
--spoiler--
bu ve bunun gibi bir çok faydası dokunur sözlüğe aslında, kaale alınır mı bilmiyorum
--spoiler--
bu ve benzeri güzel düşünceleri olan arkadaşlar dikkate alınır mı bilmiyorum ama, zall vatandaşının ne derece dikkate alınacağına siz karar veriniz.
bu aralar sık sık medyada gördüğümüz türkçe öğretmeni genç siviller üyesi. inanılmaz itici bir siması var. tartışma ortamında hal ve hareketleri ile bu iticiliği üst seviyelere çıkarmaktadır.
medyada çizdiği portre ile kendisine ahmet kayadan entel maganda şarkısını armağan ediyorum;
bir eli televizyonda
öteki eli basında
birşeylerin tadı kalmış
dişlerinin arasında
başkalarına hümanist
karısına karşı dayı
nasil beceriyor bilmem
ikisi birden olmayı
konuşurken solcusun
yaşarken karambolcusun oportunizme bulaşmış
tipik bir orta yolcusun
siyaset konusunda değil ama dini bağ olarak iradeye büyük etki eden -korku- sefaletinin bu aşamalardan geçmesinin çok zor olacağını tahmin ediyorum. bu bir bilet, iradeyi ele alıp kendini yeniden şekillendirip birey olmayı başarıbilen bir kimse için bile kaybetmek istemediği bir bağ bu. fakat esas sorunun bu tanrı merkezli yaşamın başka coğrafi bölgelerde ne tür felaketlere yol açtığıdır. tavsiyem, insan merkezli yaşama geçip kültürel anlamda kendilerine bir şey katmaları.
ve ben bu dini bağların kültürürel yoksulluk ile paralel gittiğini savunduğum için, arayada birer parça yaş farkı koyduğum için uludağsözlüğün düzeleceğini tahmin etmiyorum. kötü olan, bu bağları aşamayanların ortaya "değişen ben" gerçeğini çıkarmasıdır. yani bir süre sonra adapte olan ben ve sen ya da biz oluyoruz.
-yazar- derken büyük ironi yapılan, belli bir süreç geçirdikten sonra farz olan fantastik ve bir o kadar yapılması arzulanan eylemdir.
sözüm meclisin dışından dolanıp, "boşaldığım günlükleri orantılı paylaşıyorum" kıvamında anı defteri güzin ablası eşref paşalı gödiklere kadar gider. -boşaldığını en iyi bu anlatmış, çok tatlı-
yaklaşık 1 saat sözlük içerisinde gezinmekte olan şu bünye, "yapma", "etme" diş sıkmalarına sonunda dayanamamış;
"sizin gibi yazarları sözlüğe alan moderasyon bünyesine kafamı sokayım"
+ zall olabilir. hmm, sonra şey olsun... ay ne bileyim ya.
daha bu dangalaklar ne tür "yazıyorum" hevesiyle sözlük formatını alt üst edecekler, -merak ediyorum falan dememi bekleme- itiraf ediyorum çok fazla umrumda değil. kişi yazarlık yapacağı konu altına "x ve y bana girsin" diye bkz: veriyor, "kafamı götüme sokabiliyorum" başlığına uzun uzun entry giriyor.
şaka gibi. şaka gibi olan, kafasını götüne sokan adam değil, kafası götüne benzeyen bu "yazar" arkadaşlar.
itiraf ediyorum, bu ispanyol düğümü atıp 25 tane ufak taşı anal yoldan bünyelerine katmak istediğim yazar arkadaşlar "alttaki üyenin yaşını tahmin ediyoruz" evresine atlarda, ben de o günleri yazar olarak görürsem, zall denen aldığı yazarlara benzeyen sözlük sahibi kişinin üzerine söz veriyorum, 25 değil 36 fındık tanesi sokacağım o bünyelere. anal, gene anal. vallahi bak.
gün içinde ya da yaşamımız boyunca tanıştığımız/tanıdığımız insanların sığ ve zararlı düşünceleri doğrultusunda ufak bir parçada olsa dünyayı yaşanılmaz kılmaları sonrası, kişiyi düşündüren, düşündürürken ızdırap çektiren insanlardır.
az sonra örnek vereceğim pek çok kişinin hala daha bu dünyadan beklentilerini ve toplum içerisinde kendilerine nasıl bir yer edindiklerinin cevabını bulamamış durumdayım. her konuşmanın dinlenmesi sonrası parmak uçları titreyen bu bünye, hemen bulunduğu ortamı terk etmek isteyen bu beden, etrafında bu insanların ne kadar fazla olduğunu gördükçe daha fazla işkence çekmekte, hayattan soğumaktadır.
referansı dünyanın kendi etrafında dönmesi olan ve bilgiye ulaşmak istememenin verdiği ısrarlı tavrı, kişinin aidiyet duygusu ya da fikren aykırı olma durumunu acı bir tebessüm ile gözler önüne sermektedir. bu ısrarlı ve içinden çıkılamayacak duruma gelmiş yaşam tarzının üzerine riyakarlık ve yalan serpildiğinde, artık kişi için "bu insanların ölmesine sıcak bakıyorum" fikri temel atmıştır.
uzak durulmak istenen bu yaşamlar "hoşgörü" çerçevesinde ufakta olsa hayatınızın bir köşesinde yer bulmaktadır.
kadın-erkek ilişkilerinin erkek tarafından "hakim" durumu ve kadına cinsel obje olarak bakmanın değer bulduğu toplumun bağrından kopan delikanlılar, size miğde ağrıları, bacak titremeleri, sağ bacağın havaya kalkması gibi durumlar yaşatacak düşüncelerini ve anılarını masaya serer.
bu anlatacağım durumların hepsi aynen yaşanmıştır/yaşanmaktadır.
+ ne o niye kafanı çevirdin birden ?
- ya bi kız vardı. onu gördüm.
+ ee
- kaşar ya. mesaj attı bana bir gün. yok beni bir yerlerde görmüşte çok hoşlanmış
+ ee
- dedim ben öyle sevgili olma falan durumlarına gelemem. böyle deyince bu sordu tabi "yani?"
+ sen ne dedin
- sikişmek isterim diye yazdım eheh *
+ hadi ya e sonra ?
- attım bunu eve işte.
ulan o kızı ilk defa gördüğünü bilmiyor muyum sanki ? bi de o kucaklarda taşınmasını hayal ettiğin bedeninin en hafif yeri kafanı edalı edalı sağa çevirmen de neyin nesi ? yalan olduğunu bilir, hafifte olsa güler ve bakışlarınızı kaçırırsınız. artık 2.bir içecek isteme lüksünüz yoktur ve oradan uzaklaşmak için ayaklarınız harekete geçmiştir bile.
+ e senin kız ne oldu ?
- ne olsun devam işte 4 yıldır.
+ evlilik falan ?
- 1-2 sene sonra düşünüyoruz ama babası var muhafazakar.
+ kaçırırsın ya boşver
- yok ya ne kaçırması bu devirde.
+ kıza çaktıktan sonra vermek zorunda merak etme
ayağa kalkıp suratını ani bir hareketle indirdiğiniz pantolondan çıkan şekilsiz kalçalarınızın arasına alıp, sol bacağınızı ağzına sokmak istersiniz ama sevmeseniz bile eski arkadaşınızdır, yapamazsınız.
+ bizim oraya staja geldi 3 tane üniversiteli kız
- ee
+ bunlar güzel tabi ben hemen bunları aldım emrim altına. e kaç yıldır çalışıyoruz olacak o kadar.
- sonra ?
+ bunların ağzına sıçtım 2 yıl. bana x bey dedirttim zorla. bi de üniversite okumuş kaşarlar.
- hadi ya
e g.t oğlanı, tanımadığın her kadına kalkan cinsel organın bu kızlara kalkmadı mı ? onlar ile cinsel bir münasebetin olmadı mı ? söylesene lan, senin dilinden tekrar soruyorum "s.kmedin mi onları?"
üniversitenin ağırlığı ve güzel kadın imajı yalan dünyasında zorlu bir elma olduğu için burada o elma ağacında asılı kaldı ve "o kadar da atmayayım" düşüncesinin hakimliği ile bu kızlar sağ kurtuldu.
+ sen gene iyi bulmuşsun kız. ben bulamadım. herkes kaşar güvenemiyorum
bu sırada dışardan geçen 3-4 kişilik kadın grubuna "kızlar gelin çay içelim" lafı atılır.
+ kız diyordum
- evet kız diyordun
evet kız diyordun seni yavşak. ulaşılamıyacağını bildiğin kadın, ya da idrak edemeyeceğin düşüncelere karşı takındığın bu sığ ve yalan hayatının, bu dangalak egoist tavırlarınla senin olmayan kadınları itin g.tüne sokup, -namussuz- diye nitelemenden sonra böyle bir "kadın yok piyasada" diye -bekaret- arayan o üzerine sıçmak istediğim bedenin karşımda oturuyor ve utanmadan "güvenemiyorum" cümlelerini kuruyor.
bu aslında kadın üzerine sakat fikirlerin somut örnekleriyle gözlemlendiği -yaşamasını istemediğiniz- bir insanın anı defteridir.
"düşünceye özgürlük" bu konuda cam fanusa konup, benzer insanlar ile anal alışverişinde kullanılsa daha makbul olacak fikri haksız olmayacak.
hayatımızın bir başka köşesinde -arkadaş- olarak sindirmeye çalıştığımız supermanler, berbat fikirleri ile idame ettirdiği hayatında diğerleri gibi bir yerlere gelememiş, toplumda yer edinemememiş olduklarından dolayı ara sıra gözlüklerini takıp klark kent tavrı takınsalarda hayatlarının büyük bölümünü bize superman olduklarına inanmamızı sağlamaya çalışarak sürdürmektedirler.
+ koşu yarışındayım abi o zamanlar ortaokuldayız tabi
- ee
+ ben böyle hiç takmayan bir tavırla yürüyorum, öndekiler yardırmış koşuyor
- eehm heh
+ baktım hoca yan taraftan "ulan ibne koşsana" falan demeye başlayınca sinirlendim
- ee
+ bi bastım deparı
- birinci oldun ?
+ nerden bildin ?
- s.ktir et sen devam et.
+ neyse hoca gelmiş beni sormuş bizim çocuk nerde diye. "1.oldu" dediklerinde şaşırmış falan. ama nasıl göt ettim inanamazsın
- senin bu bacakları kesip sergilemek lazım
+ ehehe eyvallah
ulan senin o bacaklarını kesip g.tüne sokmak lazım. 5 dakka havaya baktıktan sonra nasıl bir depar ki bu 1.olabiliyorsun. hatta hocan seni gözden kaybediyor.
+ 89 kişi geldi bunlar kavga edicekler benle.
- yuh
+ dışarı çıkardılar beni tabi
..
+ ben çıktım tartışmaya başladık. artık o kadar sinirlendim ki 26 kişiye aynı anda kafa atıp diğer 12 kişiyi tokatladıktan sonra diğerleri üstüme atladı
- ee sonra ne oldu ?
+ bunların hepsini bi fırlattım inanamazsın. önüme geleni tekme tokat savurup uzaklaştırdım
- hiç dayak yemedin yani ?
+ yok yemedim
benim karşıma 3 kişi gelse kesin çok pis dayak yerim. ağzım gözüm şişer, kanlar içinde eve giderim. ama sen utanmadan inandırabileceğini düşündüğün bir anıyı bana anlatıp "yumurtalıklarımı öpmeyecek misin?" sorusunu soruyorsun dolaylı yoldan.
üniversitede anlaşabildiğim hoş bir bayan ile okumamı sürdürüp, üzgün bir şekilde ayrıldıktan sonra paşa paşa evime geldim. 8 kişilik evde kaldım ama hiç biri 26 kadınla aynı anda birlikte olup, öğretim üyesinden rektöre kadar kimseye parmak atmadı.
+ ne üniversiteydi be inanamazsın
- dur abi dur. hepsini s.kmişsindir inanıyorum ne olur anlatma
+ belediye başkanını anlatmadım o zaman ben sana ?
- hadi iyi günler
örnekler fazlasıyla çoğalabilir.
çarpıcı bir mesaj olmadan;
artık gerçekten bu ve benzeri insanların yaşamasına bir mana bulamıyorum.
porno sektörüne katkı sağlayan internet aktiviteleri ile günde 2 kere mastürbasyon yapan, ilk sevgililerini genelevlerde tanıyıp bakirlik bozarak evleneceği kadından bekaret isteyen insanların fantezisidir, hastalıklı halleridir.
namus meselelerinde, geride bıraktığı ev yaşantısını, bilgisayar başında, koltukta, balkonda o iğrenç sesleri çıkartarak masturbasyon yapışını, içsel teyze kızı, komşu kızı fantezilerini bir kenara bırakıp "namus bekçliği" yaparak bekaret konulu kadınsal konuşmalarda o.rspu kelimesini dillerinden düşürmeyen ve toplumda "ahlaklı" değerlendirilen bu hastalıklı zihniyet, bu yaşam tarzıyla en büyük riyakarlığı, en büyük ahlaksızlığı sergilemektedirler. pedofiliyi dinsel betimlemeler yaparak etik kılan bu zihniyet, din dayanaklı kabul görmüş ahlak anlayışından nemalanarak vicdan temizlemekte, toplumda "ahlaklı adam" olarak nitelendirilmektedirler.
ayrıca "senin sevişme hakkın, mastürbasyon hakkın var da, kadının yok mu o.rspu çocuğu" şeklinde çeşitli sorular sorulabilecek, ama cevap alamayacağınız kişi ve kişilerin fantezileridir.
ayakkabının ayağı hareketsiz kıldığını ve doğanın öngördüğü gibi işlevini sürdürmesini de engellediğini söyleyen, amerika'nın ayakkabılara olan kültürel bağımlılığını yıkmayı amaçlayan ve bu yüzden her yerde çıplak ayakla yürüyen daniel howell isimli profesördür.
fazla fazla atıp tutulan askerlik anılarını değiştirecek yaklaşımdır.
+ baktım 8 tanesi karşımda. komutanlar falan beni arıyor tabi o sırada.
- ee abi sen ne yaptın?
+ cebimden çıkardım 3 tane fındık kadar taşı, aynı anda 3 tanesini indirdim zaten.
- helal be. sonra ?
+ taşlar bitmez mi ?
- hadi beee
+ akşam gazetesinden yapılma tüf tüfü çıkardım, yuvarlanarak tüf tüfledim, 4 tanesi daha indi aşşağı.
- off be bi tane kaldı onu ne yaptın ?
+ o şaşırdı tabi. takla atarak yanına gittim, tuttum bunun s.kini istiklal marşını okuttum.
- helal valla abi. daha sonra tekrar anlatırsın askerlik anılarını, görüşürüz.
+ eyvallah
sivri sinek kovalamak gibi bir benzetmeyi güden ateistlerdir. denildiği gibi çoğunluğu müslüman bir ülkede, ateistlerin-deistlerin*; mormon, hristiyan, musevi vb dini inançlarla dalga geçecek hallerinin olmadığını idrak edecek zekaya sahip olduğumuzu düşünüyorum.