feridun düzağaç'ın eski albümlerinde şeçtiği 15 şarkıyı seslendireceği kolaksiyon albüm. sevgililer gününde çıkması planlanıyormuş..
fd'den;
Best of..’ albümler tüm dünyada ve ülkemizde sıkça karşılaştığımız koleksiyon albümleridir.sarkı yazarının soluklandığı yeni şarkılar için nadasa kaldığı anlar…kimi zaman geçmişin şık bir özeti…bazen ticari kaygılarla ve yazanın inisiyatifi dışında toparlanıveren…ama içeriden yazanın gözüyle kalbiyle bakıldığında tatlı-acı yorgunluklara,biraz soluklanmak isteğine ve kimbilir bazen ¨üskünlük ve kirilganlıklara ilaç olan albümler…
Ben de 2004′deki ‘uzun uzun feridun duzagaç’tan sonra ikinci kez nadasa bırakıyorum yolculuğumu. Gönlümden geçen, üç kuşak şarkı yazarlarını aynı albümde buluşturacak fazlaca romantik ve prestijli bir albümdü. ne yalan söyleyeyim kuru kuruya ‘best of albümler ‘ hiç nemlendirmedi gözümü gönlümu;bir farkı olmalıydı ve istedim ki gençler ve genç gruplar şarkılarımi söylesinler ve isterdim ki yoluma ışık tutan ‘usta’ların o paha biçilmez kıskanılası şarkıları sesimden size ulaşsın ve yeni şarkılarımız olsun; her istediğimiz olmuyor ki hayatta, sağlık olsun oluyor sonuçta.
Davetime büyük içtenlikle ses veren el veren ,herbiri kendi kulvarında doludizgin giden ‘genç’lere yürekten teşekkur ediyorum Fd abi’leri olarak
bana yaptıkları gençlik aşısı için var olsunlar.On üzerinden on verdigim on isim fd’nin tozlu ve yorgun arşivinden şarkılarıni seçtiler ve bendeniz adıma kurulan bu sayfada sevgisini ilgisini eksik etmeyen siz sevgili dostlardan onbeşinci yılın hatrına eksik kalan beş sarkiyi seçmenizi istiyorum.
neyin kurumamasını sağlamak amaçlı yapılan işlem metodudur. ney kurursa iyi ses alamazsınız. bu yüzden önemli bir ayrıntıdır.
badem, fındık ve susam yağları en uygun olanlarıdır. ama bunların içinde en uygun olanını sorarsanız fındık yağıdır.
yağlama işiyle ilgili bir çok yöntem vardır. yağ dolu derin bir haznede ney'i bir gün boyunca bekletmek gibi .. ama en kolay ve ekonomik olanını ise şimdi size söylüyorum.
1) tüfek temizlemek için kullanılan (harbi fırçası deniliyormuş) fırçalara benzer fırçalar satılıyor. ilk önce onlaradan bir tane ediniyoruz.
2) sonra marketten aldığımız fındık yağına, kokulu bir yağ ekliyoruz. işte bu yağ; portakal olur, lavanta olur. arzuya göre değişir. önemli olan hoş koku yayması.
3) başpareyi çıkartıp fırçayı ney'in altından ney'in baş tarafına kadar sokuyoruz. baş tarafından ney'in içine yarım fincan kadar hazırladığımız fındık yağı karışımını döküyoruz.
4) fırçayı döndürmek süretiyle ney'in içinden çıkartıyoruz. fırçayı bir kaç kez daha ney'in içinde gezdirdikten sonra, ney'in başparesini takıp altına bir şey (tabak olur, çanak olur) koyup dik şekilde 5, 6 saat kadar bekletiyoruz. ney'i kullanmaya başlamadan önce bir peçete yardımıyla etrafındaki yağları temizliyoruz.
5) son olarak bu işlemi banyo yada balkonda yapmanızı tavsiye ederim. haliyle batmasın ortalık.
neyde önemli bir perdedir. geçiş noktasındadır bile diyebiliriz. çünkü sadece dudak hareketiyle aynı yerden aynı devrede iki sesi -bkz:acemaşiran) ve (bkz: hüseyniaşiran)- almayı başabilmek gerekir.
9 dairenin baktığı(yani büyük bir havalandırma) havalandırmayı camlardan sarkarak hortum, fırça vs yardımıyla yıkamak.. bu işe nasıl girişiyorlar hala anlam veremesemde annemde bu grubun içinde.. umarım bunun bir üst aşaması apartmanın cephesini yıkmak olmaz.
günün tüm yorgunluğunu atmış olmak gerekirken gerçekleşmiş olan durum...onca saat uykudan sonra ayaklardan yukarı dogru azalan sırta gelince tekrar artan bir yorgunlukla uyanmak nefret edilesi bir hal..
O lisenin her türlü derdini yeni oluşundan dolayı çıkan her türlü sonrununu büyük bir metanetle çekmiş olmaktır... Gün gelir devlet sizi öğrenciden saymaz ve kitap göndermez.. öğretmen eksikliği hatta bina eksikliği çekip başka okulların bünyesinde okumak gibi bir yığın sorunu çekmekte cabası... bir gün geçte olsa okul binanız yapılmıştır ve sizde büyük bir zevkle okulun açılış törenine katılırsınız.. zaten bunların hepsi sizin içindir.. evet hiç bir dert kalmadı geriye kalan 2 yılı burda rahatlıkla okuyabileceğinizi düşürsünüz. ama gelin görün ki sorunlar peşinizi bırakmaz ve yağmurlu bir günde okula vardığınızda okulun en üst katından merdivenlere doğru suların şiddetle aktığını görürsünüz.. öyle böyle derken o son yılınıza gelirsiniz o okuldaki. Bir an önce bitirmek umuduyla.. ve son senenizde sınıftaki ahmaklar yüzünden berbat geçer ve siz artık okulu hiçte iyi anmayacak hale gelirsiniz..
olaylar böyle olunca insan mezuniyet törenini merak ediyor haliye.. ilk mezunlarız ya pek bir hazırlık pek özen göstermişler saolsunlar.. ee bizim gibi öğrencilerede böyle harika bir mezuniyet yaraşırdı..
